
Nereye baksam "gel beni bul" diye haykiriyor ASK.
Takilip gidiyorum ardindan askin sesinin. Ulasmaya çalisirken o sese,
yakalamaya çalisirken; tökezliyorum her defasinda ona giden yolda
Düsüyorum...
Her düsüsten sonra, yamali bir sevda daha birakiyorum ardimda.
Ve anliyorum her defasinda neden hep kaçtigimi sevdalarimi yasamaktan...
Ve anliyorum her defasinda neden hep yarim biraktigimi asklarimi..
Ve anliyorum her defasinda, kendime yasakladigim sevdalarim ve sevdayi
yasamamisliklarim, bitisleri görme cesareti yoksunlugundan baska birsey
degil...
"Sonsuz ve ölümsüz ask yoktur"
Ama o ses...
Ahh o askin beni çagiran sesi yok mu?
Tikayamiyorum kulaklarimi artik.
"Buldugumda yasayacagim bu sefer" kararliligi ile kosuyorum hep.
Düsüyorum....
En ufak bir sendelemede hemen yeni bir arayisa itiliyor yüregim, sonra bir
yeni arayisa daha, sonra bir yenisine daha.....
Bu öyle bir kisirdöngü ki, ayni anda çogul sevdalar esiyor yüregime;
eszamanli asklar yasiyorum..
Firtinayi bekleyen ben, yetinmeye çalisiyorum rüzgârlarla..
Üselik çogu rüzgâr bile degil ve aslinda ben çogunu en bastan anliyorum,
kendimi kandiriyorum..
Ama gene de atiyorum askin ilik esen rüzgârlarina kendimi.
Sonu basindan belli yarim yamalak sevdalar yasiyorum.
Her yamali asktan sonra daha fazla artiyor açligim, daha fazla artiyor kana
kana içme ihtiyacim..
Her biri için "acaba bu kez dogru kisi mi" diyerek es zamanli asklar
yasiyorum.
Ve ben, her defasinda; daha da üsüyen bir yürekle basbasa kaliyorum, daha da
yalniz bir yürekle..
Ahh!
Ama suç bende, salaklik bende..
Çok sey istiyorum ben!!!!
Insan olmali ruh ikizim olmali, erkek olmadan önce...
Ruhumu soyabilmeli giysilerimden önce..
Zihinsel uyum "olmazsa olmaz" larimin basinda geliyor..
Elleri bedenimden önce saçlarimda gezinebilmeli...
Ruhum ile sevisebilecek bir yürege sahip beden olmali yatagimdaki..
Ve eger mümkün ise..
Lütfen..
Birlikte uyuyup birlikte uyanabilecegim biri olsun bu sefer...
Görüyorsunuz ya; ne çok sey istiyorum. Üstelik bu kadar da degil, liste daha
uzuyor...
Tekrar aski yasamayi yasaklasam kendime, eskisi gibi yarim birakip gitmeye
karar versem???...
mi acaba?
Ama hayir, ben artik gerekirse bogulmak istiyorum sevda denizinde.
Sonlari da yasamak istiyorum artik..
Simdilerdekilerde degil ama, öncekiler, önceki sevdalarimda hep isil isil
gözler vardi...
sürekli düsünüldügüm ve düsündügüm, arandigim ve aradigim, çilginca
özledigim ve özlendigim, bulutlarin üzerinde yasiyormuscasina yasanan
sevdalardi benimkiler.
Hep öyle kalsinlar istedigim için yarim birakildilar zaten.
Istemedim o isil isil gözlerin donuklasmasini..
Istemedim telefonumun nadiren çalmasini..
Istemedim paranoyalarimla basbasa kalmayi..
Korktum hep bitislerin acimasizligindan..
Sanirim ask benden intikam aliyor.
Dolu dolu, dopdolu asklari yasamadim, yarim biraktim.
"Madem öyle gel böye" diyor simdi bana...
"Gel beni bul" diye haykirirken bir yandan, diger yandan da "ohh canima
degsin, sana sundugum firsatlari geri teptin zamaninda, kendi düsen aglamaz"
diyor sanki..
Ey Ask !
Af diliyorum senden iste...
Çiksana artik karsima, savursana beni firtinalarinla....