Ben* seni; adını bilmeden sevdim. Ve* varlığınla gülüşünü...
Ben seni* yaşını bilmeden* gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ve* yarlığa süzülüşünü.
Ben seni* sesini duymadan sevdim...
Ve duymadan nefesini.
Ben seni adını bilmeden sevdim...
Ama; sevdim!..
Üşüyüşünü sevdim...
Üşüyüşünü sevdim onüçüncü ayın ilk günü;
Gel* ısıt deyişini!..
Bekleyişini sevdim beşinci mevsimin gün bitimlerinde* bilerek gelmeyeceğimi...
Akşam alacalarının gönlüne yürüyüşünü sevdim...
Ve* kıpırtısız* karanlığa gömülüşünü sevdim.
Bir de;
Gel* ışıt deyişini!..
Ben seni* adını bilmeden sevdim.
İhtiyacım... Cevabım...
İsimler koydum sana; bahar yelim* çiçek tarlam... Gökkuşağım* ışığım...
Kuşkanadım* pembe rüyam* çiy tanem...
Seni* adını bilmeden sevince öğrendim; seni sevmek için gerekmiyordu ismini bilmem...
...Sevdim işte!
Ben* seni; yaşını bilmeden sevdim... Yani bilmeden sevdim deden yaşında mıyım* torununla akran mı!
Ben seni* gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ben seni* sesini duymadan sevdim.
Ve hatta öğrenmeye korkarken* bilmeye kıyamazken seni...
...seni sevdim.
Seni sevdim.
İçime salıncaklar kurdum gönlümün ipleriyle...
Oturdun* sallayamadım; dokunurum diye korkumdan!
Dolaştın boynuma bir sarmaşık gibi; okşayamadım.
...Koklayamadım!
Dalgalarını taramamış olan parmaklarım yabancı saçlarına...
ve hâlâ bilmiyorum* gözlerin ne renk?.. Hangi yıldızlar mahpus içinde?
ve ben sana hâlâ seni sevdiğimi söyleyemedim!..
Ama ben seni; adını bilmeden* yaşını bilmeden... Yüzünü bilmeden* sesini bilmeden...
...seni bilmeden sevdim.
Seni* bilmeden sevdim!
Senin olmadığın ve benim olmadığım bir sokaktaki köşebaşında çarpıştı duygularımız!
Döküldü içindekiler ve döküldü içimdekiler...
Sen yoktun orda ve ben de yoktum;
Ama sevda vardı...
Ve* ben; seni adını bilmeden sevdim...
Alıntı...
Ben seni* yaşını bilmeden* gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ve* yarlığa süzülüşünü.
Ben seni* sesini duymadan sevdim...
Ve duymadan nefesini.
Ben seni adını bilmeden sevdim...
Ama; sevdim!..
Üşüyüşünü sevdim...
Üşüyüşünü sevdim onüçüncü ayın ilk günü;
Gel* ısıt deyişini!..
Bekleyişini sevdim beşinci mevsimin gün bitimlerinde* bilerek gelmeyeceğimi...
Akşam alacalarının gönlüne yürüyüşünü sevdim...
Ve* kıpırtısız* karanlığa gömülüşünü sevdim.
Bir de;
Gel* ışıt deyişini!..
Ben seni* adını bilmeden sevdim.
İhtiyacım... Cevabım...
İsimler koydum sana; bahar yelim* çiçek tarlam... Gökkuşağım* ışığım...
Kuşkanadım* pembe rüyam* çiy tanem...
Seni* adını bilmeden sevince öğrendim; seni sevmek için gerekmiyordu ismini bilmem...
...Sevdim işte!
Ben* seni; yaşını bilmeden sevdim... Yani bilmeden sevdim deden yaşında mıyım* torununla akran mı!
Ben seni* gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ben seni* sesini duymadan sevdim.
Ve hatta öğrenmeye korkarken* bilmeye kıyamazken seni...
...seni sevdim.
Seni sevdim.
İçime salıncaklar kurdum gönlümün ipleriyle...
Oturdun* sallayamadım; dokunurum diye korkumdan!
Dolaştın boynuma bir sarmaşık gibi; okşayamadım.
...Koklayamadım!
Dalgalarını taramamış olan parmaklarım yabancı saçlarına...
ve hâlâ bilmiyorum* gözlerin ne renk?.. Hangi yıldızlar mahpus içinde?
ve ben sana hâlâ seni sevdiğimi söyleyemedim!..
Ama ben seni; adını bilmeden* yaşını bilmeden... Yüzünü bilmeden* sesini bilmeden...
...seni bilmeden sevdim.
Seni* bilmeden sevdim!
Senin olmadığın ve benim olmadığım bir sokaktaki köşebaşında çarpıştı duygularımız!
Döküldü içindekiler ve döküldü içimdekiler...
Sen yoktun orda ve ben de yoktum;
Ama sevda vardı...
Ve* ben; seni adını bilmeden sevdim...
Alıntı...