Atatürk'ün Profesörlük ünvanı...

C0M!S3R-eX

Uzman üye
14 Kas 2006
1,174
27
Bir tarih dersine girdiğinde tarihin çok monoton* kitaba bağlı ve sıkıcı anlatıldığını gören Atatürk "Tarih dersinde müfredatı öğrenmek yerine önce tarihimizi sevdirmek; sonra da bu dersi niye okuduklarını* ileride onlara ne zaman lazım olacağını anlatmak gerekir*" der ve şu anısını anlatır. "Kurtuluş Savaşı başlamıştı. Her Mehmetçik* subay ve komutanlar destanlar yaratıyordu. Birgün düşmanın saldırıya geçeceği haberi alındı. Subaylar üçgen tepelerin en geridekini bütün bilgi ve gereçleri ile donatmışlardı. Ovaya inecek düşmanı buradan ateş yağmuruna tutup yok edeceklerini düşünmüşler. Aslında görüntü olarak bu çok doğru bir hareketti. Ama ben hemen bu tepeyi boşaltmalarını istedim. Küçük olduğu halde başka bir tepeyi tutmalarını söyledim. Komutan ve subaylar şaşırmışlardı. Hazırlanan tepeyi tümü ile boşaltmak istemediler. Küçük bir birlik bırakarak yeni tepeyi tuttular. Düşman topçusu amansız bir ateş yağdırmaya başlamış* piyadeleri de ovaya yayılmıştı. Hafif bir rüzgar esiyordu. Düşman bırakılan tepeye saldırmıştı. Orada bırakılan küçük birlik hiç ateş edemiyordu. Bir yandan güneş* bir yandan sertleşen rüzgar oradaki Mehmetçiklerin gözlerini görmez etmişti. Nişan alıp ateş edemiyorlardı. Hepsi şehit oldu.
Öğleden sonra Türk süvarileri bu tepeyi alan düşmanı tamamen yok etmişti. Bana o gece komutanlar; bu tepenin savunma için çok iyi bir tepe olarak görünmesine rağmen* benim bu tepeyi isabetli bir kararla neden boşalttığımı sordular. Onlara şunu söyledim. "O tepe Sezar ordularını* İskender ordularını en son da Yıldırım Beyazıt ordularını aldatmıştır. Bu tepeyi ovaya hakim sanan askerler karşılarındaki düşmana değil; güneşle başlayan fırtınaya yenilmişlerdir. Tarih boyunca nice ordulara mezar olan bu yeri Türk askerine mezar yapmak istemezdim." "İşte tarih yalan söylemez* Tarihi bir masal olarak değil; aynı hataları tekrarlamamak için okumak gerekir."
Daha sonra bu anısını anlattığı sınıftan; bu anıdan çok etkilendiklerini ve yollarını buna göre çizdiklerini söyleyen iki tarihçimiz yetişecektir.

Atatürk'e 19 Eylül 1923'te İstanbul Darülfünunu'nda Fahri Türk Müderrisliği (profesörlüğü) payesi verilmiştir.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.