Fatiha Suresi

3333

Emektar
27 Ara 2005
3,212
45
Little Town.
Mekke'de inmiştir, yedi ayettir. Peygamber efendimize gelen ilk vahiylerdendir. Bazı rivayetler Fatiha'nın Hz. Peygamber'e indirilen ilk vahiy olduğuna işaret ediyor olsa bile Alâk suresinin ilk beş ayetinin vahyin başlangıcı olduğunu belirten sahih hadislerin varlığı bu rivayetleri oldukça zayıflatmaktadır. Yine de sahih hadislere dayanarak Fatiha'nın -indirilen ilk vahiy olmasa bile- bütün olarak vahyedilen ilk sure olduğunu söyleyebiliyoruz.

Fatiha suresi Kur'an'ı Kerim'in küçük bir özeti olarak ele alınabilir. Kur'an'daki tüm sureler Fatiha'yı tasdik ederler.

Fatiha suresi en büyük dua ve münacattır. Bu surede Alemlerin Rabbi olan Allah bize ne kadar yüce olduğunu, bağışlayıcılığını ve esirgeyiciliğini vurguladıktan sonra bize kendisine nasıl dua etmemiz gerektiğini, bizden ne istediğini en net şekilde belirtmiştir.

Fatiha suresinin onu aşkın ismi vardır. Fatih Arapça'da bir şeyi ya da bir yeri açan manasına gelir. İşte bu yüzden Kur'an'ı açan ona bir anahtar bir önsöz olan manasında Fatiha adını almıştır. Açılması çok güç olan kimsenin açamadığı kilitleri açan kimselere de Fatih denilir. Bu açıdan bakıldığında Fatiha'ya açılması güç olan kimsenin açamadığı kalp gözünü açan, hayatın kendisi olan Kur'an'ın anahtarı diyebiliriz. Fatiha Kur'an'daki tüm surelerin aslı durumundadır. Diğer surelerse Fatiha'nın yorumu niteliğindedirler, bu nedenle Fatiha'ya Kitabın Anası manasında Ümmül Kitab da denilir. Hicr suresinin 87. ayetinde "Biz sana tekrarlanan yedi ayeti ve yüce Kur'an'ı verdik." buyurulmuştur. Bir hadise göre buradaki "yedi ayet"le kastedilen günde beş vakit namazın her rekatında tekrar edilen Fatiha suresidir, bu yüzden Fatiha'ya "tekrarlanan yedi" manasında Es-Sebul Mesani de denilir.

Kelimeler

Rahman:Rahmet kelimesinden türemiştir. Rahmeti büyük, rahmet saçıcı manasındadır. Allah'ın Rahman olması dünya hayatında iyi olsun, kötü olsun, mümin olsun, kafir olsun bir ayrım gözetmeden tüm kullarına büyük rahmet göstermesi onları rızıklandırmasıdır.

Rahim:Bu kelime de Rahman gibi Rahmet kelimesinden türemiştir. Rahmeti devamlı manasındadır. Allah'ın Rahim olması bizim ona itaat ettiğimiz ölçüde rahmetini ahirette de bizim için devam ettireceğini belirtir. Rahman sıfatıyla Allah rahmetini kullarına bahşetmek için bir karşılık beklemez. Fakat Rahim sıfatında ise karşılıklı bir alışveriş söz konusudur. Kısaca Rahim sıfatı sadece müminleri ilgilendirir diyebiliriz.

Allah:Cenab-ı Hakk'ın özel ismidir. Türkçe'deki "tanrı" İngilizce'deki "god" Fransızca'daki "dieu" Almanca'daki "got" ve Arapça'daki "ilah" kelimeleri eş anlamlıdırlar. İlah ve diğer dillerdeki eş anlamlıları hem Cenab-ı Hak hem de başkaları için kullanılsa da Allah ismi sadece Cenab-ı Hakk'a mahsustur, diğer dillerde karşılığı olmadığı için aynen kullanılmaktadır.

Hamd:Allah'in yüceligini bilerek O'na yapılan övgüdür. Şükürden farklıdır, çünkü şükür nimet karşılığı olur, hamd ise Allah'in kendi varlığından dolayı övülmesidir.

Rabb:Terbiyeden türemiştir. Bir şeyin sahibi, ıslah edici, o şey üzerinde otoritesi bulunan, başından sonuna kadar oluşturan ve devam ettiren manasına gelir. Kur'an'da (el) belirtme takısıyla birlikte kullanılarak tüm evrenin tek hakimi ve her çeşit otoritenin tek kaynağı olan Allah'ı ifade eder.

Alemin:Alem kelimesinin çoğuludur fakat maddi manevi tüm varlıkları içine alan tüm evrenin adıdır. Yani salt olarak alemler demek değil, alemlerdeki tüm birimlerin hepsi demektir.

Malik:Maddi manevi tüm yönetimin gerçek sahibi ve kudreti manasına gelir.

Yevm:Gün.

Din:Arapça ceza manasına gelir. Türkçe'deki ceza ve ödülün ***sini de içine alır.

Na'büdü:
Kulluk etmek mastarından türemiştir, kulluk ederiz anlamına gelir..

Nestain:Dilemek(istemek )fillinin çekiminden elde edilen bu kelime dileriz "demektir".

Sirat:Yol.

Müstakim:Kendisinde eğrilik ve sapma bulunmayan şey.

Dallin:Yanlışta kalan, sapanlar.

Mağdub:Nasipsiz, gazaba mahkum olmuş.

* * *

1-Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

Tevbe ve Fatiha suresi dışında Kur'an'daki surelerin hiçbirinde ayet olarak geçmez. Müslüman bir kimse her işe Allah'ın adıyla başlamalıdır. Bu onu kötülükten uzak tutacak, onu Allah'ın yardımıyla şeytandan koruyacaktır.

2-Hamd yalnızca Alemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur.

Övme ve övülme yalnızca canlı cansız ve varsa bunları yaratan ve tüm yaratılmışların (her şeyin) efendisi olan Allah'a mahsustur. Burada tüm varlıkların üstünde olan Allah'ın yüceliği vurgulanmaktadır. O o kadar yücedir ki varlığından dolayı övülmelidir.

3-O Rahmandır ve Rahimdir.

Rahmetiyle her şeyi kapsar ve bu dünya hayatına her kim olursa olsun tüm kullarını yaratmış, rızıklarını vermiş ve onlara doğru yolu göstermiştir. Ahirette yalnız müminler için O'nun sonsuz rahmeti devam edecektir. Kendisine ibadet edenlere Ahirette özel muamele gösterecektir.

4-Din gününün mal***dir.

O ahiret gününün tek hakimidir. O gün hiç kimsenin bir diğerine faydası ya da zararı olmayacaktır.

Burada 3. ayette Allah'ın rahmetinden bahsedilmesinin ardından Ahiret gününün hatırlatılmasıyla O'nun sonsuz merhametine dayanarak gözümüzün boyanması engellenmiştir. Allah her ne kadar merhametli olursa olsun unutulmamalıdır ki mahşer gününde hesaba çekileceğiz. Aynı zamanda bu ayetle birlikte Allah'ın adil olduğu da vurgulamaktadır. Allah adildir, çünkü; o gün geldiğinde herkes Allah'a hesap verecek O' da kullarının dünyevi hayatlarındaki amellerine göre onları cezalandıracak ya da mükafatlandıracaktır. Fakat O günde de her zaman olduğu gibi tüm varlıkların efendisi olan Allah dilediğini cennete dilediğini cehenneme gönderecektir. Çünkü ceza gününde Allah'tan başka hiç kimsenin söz hakkı olmayacaktır.

5-(Allah'ım!) Yalnız sana kulluk eder, yalnız senden yardım dileriz.

Burada ibadet edilecek tek yüce varlığın ve yardım dilenecek, yalvarılacak tek kişinin de Allah olduğu ifade edilmiştir. Yalnız buradaki "yardım"la Allah'ın rızasına ulaşmak için istenen yardım kastedilmiştir. Böylelikle "Biz onlardan bizi Allah'a ulaştırmaları için yardım diliyoruz." Diyerek putlara tapanlara kesin cevap verilmiştir.

6-Bizi doğru yola ilet.

O yol ki o hak yoludur. O sırat-ı müstakimdir. Onda bir eğrilik yoktur, o inişi çıkışı olmayan doğru yoldur. O senin(Allah'ın) yolun, bizi sana ulaştıran yegane yoldur.

7-Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna, gazabına uğrayanların ve sapanlarınkine değil.

Burada sırat-ı müstakimin sıradan bir yol olmadığı bir kez daha gösterilmiştir. Ayette nimet bahşedilenlerle kastedilenler peygamberler ve mümin kullardır. Gazaba uğrayanlarla da İsrailoğulları ve Nasraniler'e işaret edilmiştir. Doğru yol bir tanedir, o da nimet verilenlerin yoludur.

5-6-7. ayetlerle birlikte bir Müslüman'ın Allah'tan istemesi gerekenler en kısa haliyle özetlenmiştir. Son ayette doğru yolun kendilerine nimet verilenlerin izledikleri yol olduğu söylenmiştir.

Doğru yolda olmak isteyen kişiye Allah Kur'an'ı göndermiş, "madem sen doğru yolu, kendisinde sapma ve bozulma olmayan yolu istiyorsun, işte bu Kur'an sana o doğru yolu gösterecektir" demiştir.

Fatiha suresinin hemen ardından Bakara suresinin ***nci ayetinde "Kendisinde hiçbir şekilde şüphe olmayan bu kitap, muttakiler için bir hidayet kaynağı ve yol göstericidir." buyurulmuştur. Ve Kur'an'ın tamamında Yahudilerin ve Hıristiyanların olsun diğer yanılgıya düşerek doğru yoldan uzaklaşan kavimlerin yaptıkları yanlışlarda örnekler verilerek, "İşte bu gazaba uğrayanların ve sapıkların yoludur, sen o yoldan gitme." mesajı verilmiştir. Ve tabii Peygamber efendimizin ve diğer resul ve nebilerin hayatlarından örneklemelerle de "İşte bunlar kendilerine nimet verilenlerdir. Onların yolu seni hidayete eriştirir." denilmek istenmiştir
.


 

3333

Emektar
27 Ara 2005
3,212
45
Little Town.
Fatiha suresinin fazileti

Fatiha suresinin fazileti


Namazlardan sonra Kur'an-ı kerim okunduktan sonra, Fatiha demek gerekir mi?
CEVAP

Namazlardan sonra Kur'an-ı kerim okumak da, okumamak da caizdir. Yani okunsa da olur, okunmasa da olur. Ancak Kur'an-ı kerim okumak çok sevap olduğu için vakit müsait ise, Kur'an-ı kerim okumak elbette çok iyidir. Kur'an-ı kerim okuyup Sübhane rabbike âyetinden sonra Fatiha okumasına sebep olunur. Fatiha okumak ise çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Fatiha her derde devadır.) [Beyheki]
(Evinde, Fatiha ve Âyet-el kürsi okuyana, o gün cin ve şeytan zarar veremez.) [Deylemi]
(Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar değmez.) [Deylemi]

(Kur'an-ı kerimde hayrı en çok olan sure Fatihadır.) [İ. Ahmed]
(Kur'an-ı kerimin en faziletli suresi Fatihadır.) [Hakim]
(Fatiha suresi Allahü teâlânın gadabını önler.) [Şir’a]
(Fatiha suresi zehire şifadır.) [Ebuşşeyh]

Bir sahabi, Fatiha suresini okuduğunu söyleyince Peygamber efendimiz buyurdu ki:
(Yemin ederim ki, Allah, ne Tevratta, ne İncilde, ne Zeburda, ne de Furkanda, o surenin benzerini indirmemiştir. O, namazlarda tekrar edilen yedi âyet olup, bana verilen Kur'an-ı azimdendir.) [Tirmizi]
Peygamber efendimiz, Cebrail aleyhisselamla otururken bir melek gelip dedi ki:
(Senden önce hiç bir peygambere verilmeyen, sadece sana verilen *** nur ile seni müjdeliyorum. Bunlar Fatiha suresi ile Bekara suresinin son âyetleridir. Bu *** sureden okuyacağın her harften dolayı, istediğin mutlaka verilecektir.) [Müslim]

Bir kabile reisini yılan soktu. Eshab-ı kiramdan biri Fatiha suresini okuyunca, Allah’ın izni ile hasta şifaya kavuştu. Kabile reisi, bir sürü koyun hediye etti. Sahabi, caiz olup olmadığını bilmediği için Peygamber efendimize sordu. Resulullah, (Ne okudun?) buyurdu. O da, Fatiha suresini okuduğunu bildirince, Peygamber efendimiz buyurdu ki:
(Fatihanın şifa olduğunu nereden bildin? O koyunları al, yanındakilere pay et!) [B.Arifin]

Berika’da buyuruluyor ki:
(Dua okuması bildirilen yerlerde, Fatiha okumak daha iyidir. Namazlardan sonra dua edilmesi hadis-i şerifle bildirilmiştir. Fatiha suresi, duaların en iyisini bildirmek için nazil oldu. İmam, Fatiha dediği zaman, herkesin sessizce okumaları iyi olur. Çünkü duaların sonunda hamd etmek müstehaptır. Hamd etmenin en iyisi de Fatiha okumaktır.) [s.137]

Namazlardan sonra, Kur'an-ı kerim okumak, Kur'an-ı kerim okunduktan sonra Fatiha okumak caizdir. Okunmazsa günahı olmaz. Fakat okunursa sevap olur.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.