Şöyle diyordu bir konuşmacı: "Artık dünya karanlıklardan kurtulup aydınlık çağa girecektir."
Oysa Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz'in dünyayı şereflendirmesi ile zaten karanlıklardan dünya çıkmış ve aydınlığa girmişti. Bunu hemen söyledikten sonra 2012 yılından başlayarak belli periyotlara göre dağılmış tarihler verilerek belli evreler anlatılmaktadır. Dinî ve bilimsel argümanlar harmanlanarak "2012 yılından sonra dünya şöyle olacak…böyle olacak." "Işık çağı başlayacak." diyerek yeni felsefi akımlar ve mistik kavramlar yüklenerek sahte bir dinin ayak sesleri insanlık bilincine duyurularak yavaş yavaş enjekte edilmektedir. Bu çağ sözde bildiğimiz çağlar gibi de değildir. Milyonlar sene zarfında gezegenlerin, yıldızların bir araya gelmesi ile başlayacağı iddia edilen bir çağdır söylediklerine göre. Takdir edilir ki, bu çağa ve bu yeni dine bir de peygamber gerekir. Tabii ki sahte bir peygamber. Senaryo böyle sürüp gitmekte. İnsanlık beynine bunları yerleştirmek için kullandıkları en güçlü silah, zamanın modası 'Mistisizm'dir.
Mistisizmi bilimsel, dinî ve felsefi argümanlarla harmanlayıp insanların beynine reddedemeyecekleri bir şekilde senaryolaştırmışlardır.
Hemen burada bizim yazar, çizer ve bilim adamlarımıza da bir uyarıda bulunmak isterim.
Sakın, bu hiçbir bilimsel gerçekliği olmayan, dinî kaynaklarda delili bulunmayan senaryoya, bilimden ve dinî verilerden örnekler vererek alet olmasınlar. Bu akımın modalaştırılma ve yaygınlaştırılmasında bir payları olmasın.
Hitit, Sümer ve Eski Mısır kaynaklarında bulunan bazı bilgilerle yıldızlara bakıp, gök hareketlerinden bir sonuç çıkartarak bu plana katkıda bulunmasınlar.
Bu bir senaryo dedik. İnsanın aklının reddedemeyeceği delillerle(!) kurgulanan bu senaryo hakkında yazdıklarımıza, 2012'de kullanacakları bir düzenbazlık projesinin belgesini açıkladığımızda umarım hak vereceklerdir.
Tabii her zamanki gibi birileri de kızacaktır.
2012 yılına girildiğinde bütün dünya medyasında bir bomba haber "Flaş! Flaş! Flaş!" spotlarıyla yürürlüğe konacaktır. Konu başlığı: "İnsanlık bilinci, tüm gerçek diye bildiklerimizi, ezberlerimizi bozacak bir bilgi keşfetmiştir."
Bazı eski uygarlıklar(!) şeytanı bugün olduğu gibi boynuzlu, sakallı, toynaklı, yarı hayvan biçiminde tasvir etmişlerdir.
Bunu rasgele yapmamışlardır. Meğerse şeytan yeryüzü coğrafyasının bir parçasında kendi suretini göstermişte, o zamanki uygarlıklar bu sureti ileri bilgileri ile nakşetmişlerdir.
Meğerse şeytan Hazar bölgesindeki bir kara parçasında bu sureti insanlığa gösteriyormuş. Tabii bu şeytanın suretini görebilmek için, uzaydan dünyaya bakmak gerekir.
Eski uygarlıklar dedikleri tabii ki seçilmişleri. Tabii seçilmişlerinin de seçilmişleri. Sözü uzatmayalım. Bu eski uygarlık neden İsrailoğulları olmasın ki?
Bu teknoloji ile uzaydan dünyaya bakıp şeytanın o suretini çekmişler.
Tabii buraya kadar olan düzenbaz kurgu için şu söylenebilinir: "Bu bir hikayedir." Haklısınız; ama devamını okuyup öyle karar verin.
Milattan önce. basılmış, bugün kataloglarda ve müzelerde bulunan bir paranın üzerinde bu resim nakşedilmiş ve bu bir delil olarak gösterilir. Senaryoları için, tarihsel bir belge sayılan bu eski paranın üzerindeki resmi örnek gösterip, "İşte o söylediğimiz şeytanın sureti bu." derler. Hikayelerine müze ve kataloglarda eski çağlara ait olduğu bilinen bir paranın üzerinde bulunan resimden devam ederler
Sizde okumaya devam edin lütfen. Bir de bunlara son teknoloji ile uzaydan çekmiş oldukları Dünya fotoğrafında; Hazar'da bulunan o kara parçası, yani şeytanın sureti olduğunu iddia ettikleri, yani paranın üzerindeki o resmi gösterince, biraz bilgisiz ve inanç zaafı içerisinde olanlar için reddedemeyecekleri bir delil olacaktır.
M.Ö DÖNEMİNDEKİ MEDENİYETLERİN KULLANMIŞ OLDUĞU YARI İNSAN YARI HAYVAN GÖRÜNÜMLÜ VARLIKLARIN RESİMLERİ. PARADAKİ SİLUETLE HAZAR BÖLGESİNDEKİ SİLUETİ KARŞILAŞTIRIN LÜTFEN
Şöyle diyecekleridir: "O para çok eski dönemlere ait bir para. Gösterdikleri kara parçası bugün son teknoloji ile çekilmiş bir resim. Nasıl oluyor da o zamanki çağlardan bu bilinebiliyor? Demek ki söylenenler doğru. İşte bilimsel veriler. İşte belgeler. Bu reddedilemez." Bir de şöyle bir kurgu yapılsa: Suret Hazar'da; yani bütün enerji bölgelerinin kesişim yerinde. Savaşlarda enerji anlamında orada. Savaşın olduğu yerde de şeytan mevcuttur. Hadi çık işin içinden çıkabilirsen. Para ve Hazar bölgesinin son çekilmiş resimlerini örnek veriyoruz. Resimleri iyice incelediğiniz zaman bu şeytanî düzenbazlığın ne kadar tehlikeli olduğunu daha iyi anlayacaksınızdır. Doğal olarak aklı karışabilecekler için şu bilgiyi vermek istiyorum.
İŞTE DÜNYANIN UZAYDAN ÇEKİLEN EN NET FOTOĞRAFI. HAZAR BÖLGESİNDEKİ SİLUET GÖZLER ÖNÜNDE
belki görememiş olabilirsiniz.hazar denizinde türkiyeye doğru bakan bir şeytan kafası gözüküyor(paralar ile aynı şekilde bir silüet)
Oysa Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi vesellem) Efendimiz'in dünyayı şereflendirmesi ile zaten karanlıklardan dünya çıkmış ve aydınlığa girmişti. Bunu hemen söyledikten sonra 2012 yılından başlayarak belli periyotlara göre dağılmış tarihler verilerek belli evreler anlatılmaktadır. Dinî ve bilimsel argümanlar harmanlanarak "2012 yılından sonra dünya şöyle olacak…böyle olacak." "Işık çağı başlayacak." diyerek yeni felsefi akımlar ve mistik kavramlar yüklenerek sahte bir dinin ayak sesleri insanlık bilincine duyurularak yavaş yavaş enjekte edilmektedir. Bu çağ sözde bildiğimiz çağlar gibi de değildir. Milyonlar sene zarfında gezegenlerin, yıldızların bir araya gelmesi ile başlayacağı iddia edilen bir çağdır söylediklerine göre. Takdir edilir ki, bu çağa ve bu yeni dine bir de peygamber gerekir. Tabii ki sahte bir peygamber. Senaryo böyle sürüp gitmekte. İnsanlık beynine bunları yerleştirmek için kullandıkları en güçlü silah, zamanın modası 'Mistisizm'dir.
Mistisizmi bilimsel, dinî ve felsefi argümanlarla harmanlayıp insanların beynine reddedemeyecekleri bir şekilde senaryolaştırmışlardır.
Hemen burada bizim yazar, çizer ve bilim adamlarımıza da bir uyarıda bulunmak isterim.
Sakın, bu hiçbir bilimsel gerçekliği olmayan, dinî kaynaklarda delili bulunmayan senaryoya, bilimden ve dinî verilerden örnekler vererek alet olmasınlar. Bu akımın modalaştırılma ve yaygınlaştırılmasında bir payları olmasın.
Hitit, Sümer ve Eski Mısır kaynaklarında bulunan bazı bilgilerle yıldızlara bakıp, gök hareketlerinden bir sonuç çıkartarak bu plana katkıda bulunmasınlar.
Bu bir senaryo dedik. İnsanın aklının reddedemeyeceği delillerle(!) kurgulanan bu senaryo hakkında yazdıklarımıza, 2012'de kullanacakları bir düzenbazlık projesinin belgesini açıkladığımızda umarım hak vereceklerdir.
Tabii her zamanki gibi birileri de kızacaktır.
2012 yılına girildiğinde bütün dünya medyasında bir bomba haber "Flaş! Flaş! Flaş!" spotlarıyla yürürlüğe konacaktır. Konu başlığı: "İnsanlık bilinci, tüm gerçek diye bildiklerimizi, ezberlerimizi bozacak bir bilgi keşfetmiştir."
Bazı eski uygarlıklar(!) şeytanı bugün olduğu gibi boynuzlu, sakallı, toynaklı, yarı hayvan biçiminde tasvir etmişlerdir.
Bunu rasgele yapmamışlardır. Meğerse şeytan yeryüzü coğrafyasının bir parçasında kendi suretini göstermişte, o zamanki uygarlıklar bu sureti ileri bilgileri ile nakşetmişlerdir.
Meğerse şeytan Hazar bölgesindeki bir kara parçasında bu sureti insanlığa gösteriyormuş. Tabii bu şeytanın suretini görebilmek için, uzaydan dünyaya bakmak gerekir.
Eski uygarlıklar dedikleri tabii ki seçilmişleri. Tabii seçilmişlerinin de seçilmişleri. Sözü uzatmayalım. Bu eski uygarlık neden İsrailoğulları olmasın ki?
Bu teknoloji ile uzaydan dünyaya bakıp şeytanın o suretini çekmişler.
Tabii buraya kadar olan düzenbaz kurgu için şu söylenebilinir: "Bu bir hikayedir." Haklısınız; ama devamını okuyup öyle karar verin.
Milattan önce. basılmış, bugün kataloglarda ve müzelerde bulunan bir paranın üzerinde bu resim nakşedilmiş ve bu bir delil olarak gösterilir. Senaryoları için, tarihsel bir belge sayılan bu eski paranın üzerindeki resmi örnek gösterip, "İşte o söylediğimiz şeytanın sureti bu." derler. Hikayelerine müze ve kataloglarda eski çağlara ait olduğu bilinen bir paranın üzerinde bulunan resimden devam ederler
Sizde okumaya devam edin lütfen. Bir de bunlara son teknoloji ile uzaydan çekmiş oldukları Dünya fotoğrafında; Hazar'da bulunan o kara parçası, yani şeytanın sureti olduğunu iddia ettikleri, yani paranın üzerindeki o resmi gösterince, biraz bilgisiz ve inanç zaafı içerisinde olanlar için reddedemeyecekleri bir delil olacaktır.
M.Ö DÖNEMİNDEKİ MEDENİYETLERİN KULLANMIŞ OLDUĞU YARI İNSAN YARI HAYVAN GÖRÜNÜMLÜ VARLIKLARIN RESİMLERİ. PARADAKİ SİLUETLE HAZAR BÖLGESİNDEKİ SİLUETİ KARŞILAŞTIRIN LÜTFEN
Şöyle diyecekleridir: "O para çok eski dönemlere ait bir para. Gösterdikleri kara parçası bugün son teknoloji ile çekilmiş bir resim. Nasıl oluyor da o zamanki çağlardan bu bilinebiliyor? Demek ki söylenenler doğru. İşte bilimsel veriler. İşte belgeler. Bu reddedilemez." Bir de şöyle bir kurgu yapılsa: Suret Hazar'da; yani bütün enerji bölgelerinin kesişim yerinde. Savaşlarda enerji anlamında orada. Savaşın olduğu yerde de şeytan mevcuttur. Hadi çık işin içinden çıkabilirsen. Para ve Hazar bölgesinin son çekilmiş resimlerini örnek veriyoruz. Resimleri iyice incelediğiniz zaman bu şeytanî düzenbazlığın ne kadar tehlikeli olduğunu daha iyi anlayacaksınızdır. Doğal olarak aklı karışabilecekler için şu bilgiyi vermek istiyorum.
İŞTE DÜNYANIN UZAYDAN ÇEKİLEN EN NET FOTOĞRAFI. HAZAR BÖLGESİNDEKİ SİLUET GÖZLER ÖNÜNDE
belki görememiş olabilirsiniz.hazar denizinde türkiyeye doğru bakan bir şeytan kafası gözüküyor(paralar ile aynı şekilde bir silüet)