Kiyamet Günü Gerçekleşecek Olaylar

3333

Emektar
27 Ara 2005
3,212
45
Little Town.
Yer, o şiddetli sarsıntısıyla sarsıldığı, Yer, ağırlıklarını dışa atıp-çıkardığı, Ve insan: "Buna ne oluyor?" dediği zaman; O gün (yer), haberlerini anlatacaktır. Çünkü senin Rabbin, ona vahyetmiştir. (Zelzele Suresi, 1-5)

Kıyamet günü "İnsanların, alemlerin Rabbi için kalkacağı gündür" (Mutaffifin Suresi, 6) O gün, canlılarla birlikte tüm evrenin yok olduğu dehşetli bir gündür. Bu yokoluş, şimdiye kadar hiçbir yerde görülmemiş olaylar sonucunda gerçekleşecektir. O gün, insanların, hayvanların, var olan herşeyin, kısaca kainatın ölüm günüdür. O gün, Allah'ın yüce kudretinin açıkça görüldüğü ve insanların tümü tarafından idrak edildiği gündür. O gün, inkarcılar için dehşet, korku ve acı dolu bir gündür. O gün, daha önce hiç yaşanmamış bir pişmanlık ve aşağılanmanın hissedileceği gündür.
Kıyamet gününün özellikleri Kuran ayetlerinde kimi zaman çeşitli benzetmelerle ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Bu bölümde Kuran'da kıyamet günü gerçekleşeceği bildirilen olayların genel tasviri yapılacaktır, Allah'ın ayetlerde bildirdiği olayların işaret ettiği manaların üzerinde durulacaktır. Elbette herşeyin en doğrusunu Allah bilir ve Allah'ın ilmi sonsuzdur. Biz ise her konuda olduğu gibi kıyamet konusunda da yalnızca O'nun bize bildirdiği ve öğrettiği kadarını anlatabiliriz.
Bu bölümde anlatılan olayların hepsinin kaynağı Kuran ayetleridir ve hepsinin gerçekleşeceği kesindir. Tüm tasvirlerin gerçekleşme şekli de Allah tarafından belirlenmiştir. Fakat bu olaylar tahmin edilenden çok daha farklı biçimlerde gerçekleşebilir. Bizim kesin olarak bildiğimiz şey Allah'ın vaat ettiği olayların mutlaka yaşanacağı, insanların kıyamet gününde, daha önce hiç karşılaşmadıkları muazzam bir manzara ile karşı karşıya kalacakları ve evrenin içinde barındırdığı tüm canlılarla birlikte tamamen yok olacağıdır. İnsanların ise bütün bunların sebebini öğrenme, bu felaketlerden kaçıp kurtulabilme ya da çözümler arama gibi bir ihtimalleri olmayacaktır. O gün herkesin göreceği gerçek; Allah'ın ve ahiretin varlığıdır.


Sur'a Üfürülüş
Sur'a da üfürülmüştür. İşte bu, tehdidin (gerçekleştiği) gündür." (Kaf Suresi, 20)

Sur'a üfürülmesi, Allah'ın Kuran'da bildirdiğine göre, dünya hayatının bittiğini ve ahiretin başladığını haber veren ilk alamettir. Dünyada kaldığı süre boyunca bu büyük günde göreceklerine karşı haberdar edilen ve verecekleri hesap ile uyarılan herkes, artık kendilerine vaat edilen gerçekle karşı karşıyadırlar. Hiç beklenmedik bir anda duydukları bu ses daha önce duyulan seslere hiç benzemeyen bir sestir. İnsanlar, kendilerine verilen sürenin son bulduğunu bu işaretten anlayacaklardır. Bu ses, küfre sapanların sonsuza kadar kesintisiz olarak yaşayacakları dehşet ve yılgınlık dolu, zorlu bir günün başladığının habercisidir:

Çünkü o boruya (sur'a) üfürüldüğü zaman, İşte o gün, zorlu bir gündür; Kafirler içinse hiç kolay değildir. (Müdessir Suresi, 8-10)

Dünya üzerinde var olan düzenin aldatıcı güzelliğine kanarak ona sımsıkı bağlananlar, Allah'ın varlığı ve birliği gerçeğine karşı kördürler. Bütün bunların bir yaratıcısı olduğunu, bunların yaratılışının bir amacı olduğunu ve tüm yaratılmışların bir sona doğru hızla ilerlediğini asla düşünmeden, sadece aldandıkları bu hayal ile mutlu olur, yetinirler. Oysa onları yanıltan bu kusursuz düzen, herşeyin sahibi olan Allah'ın eseridir ve yine onun tek bir emriyle akıllara durgunluk verecek bir görkemle son bulacaktır. İşte böyle bir gün ile kesin olarak karşılaşmayacakları zannında olanlar, Sur'un sesiyle bu gafletten aniden uyanacaklardır. Ancak bu uyanış faydasızdır, çünkü artık Allah ve ahiret adına birşeyler yapmak için çok geçtir.
Geç kalınmıştır, çünkü bazı insanlar bir imtihana olan dünya hayatını, ahiretin varlığını umursamadan boş bir çaba uğruna harcamışlardır. Ahirete inanmayan insanların böyle bir anlayışa sahip olabilmelerinin temelindeki sebep, dünyadaki bu sınırlı yaşamla tatmin bulmak, daha öncesini veya sonrasını mümkün olduğunca düşünmemektir. Bu anlayış, dünya hayatının geçici zevklerine dalarak ne için yaratıldığını unutmayı da beraberinde getirir. Dolayısıyla, insanların çoğu niye yaşadıklarını, niçin yaratıldıklarını, Yaratan'ın kendilerinden neler istediğini ve neden ölümün var olduğunu düşünmeden bir ömür geçirirler. Ölüm bildikleri birşeydir ama ölüm gerçeğinin, kendilerine üzerinde düşünmeleri gereken birçok soru getireceğinin farkındadırlar. Bunun için mümkün olduğunca bu fikirden uzaklaşmaya bakarlar.
Kuran'da insana emredilen davranış ise çok farklıdır. Kuran'da insana ölümün yakınlığı, dünya hayatının kısalığını, sahip olduğu ve olmadığı herşeyin sadece imtihanın bir parçası olduğu öğretilir. Bunu kavrayan mümin, Kuran aracılığıyla insanlara tarif edilmiş olan gerçeklerle de mutlaka karşılaşacağının farkındadır. Dolayısıyla dünyadaki tek amacın "Allah için yaşamak" olduğunu kavrayabilmiştir. Bunu dünyada kavramak ise insan için büyük bir kazançtır. Böylece aldatıcı bir dünyadan uzaklaşmakta, tek gerçeğe, yani "ahirete yönelmektedir.
Nefsinin, yani sadece zevklerinin, tutkularının peşinden giderek hareket eden bir insanın en büyük isteği, içinde bulunduğu düzenin hep sürmesi, asla son bulmamasıdır. Aslında halinden pek de memnun değildir, çünkü yaşamında sürekli zorluklar ve sıkıntılar vardır. Ama şeytan binbir çeşit oyalama yöntemiyle kendisini aldatmakta, o da sürekli sıkıntı ve üzüntü çektiği bu yaşamı sonsuz bir kurtuluşa tercih etmektedir. Ancak, bir sabah işe giderken, veya bir gece vakti hırslarını ve beklentilerini ertesi sabaha erteleyip uyumaya hazırlanırken, birdenbire "Sur"un sesini duyan bir insanın ruh hali kuşkusuz çaresiz olacaktır. Sürdürmek istediği düzenin son dakikaları gelmiş, bildiği halde inanmayı reddettiği bu muazzam gerçek kendisini aniden yakalamıştır. Hayat boyu kendisini koruyacağını sandığı sahte güçlere sığınmış bir insan için, o an yardım isteyebileceği kimse ya da sığınabileceği hiçbir yer yoktur artık. Çünkü herkes aynı durumdadır, çaresizlik içinde başlarına geleceklere teslim olmuşlar, dünya üzerinde o zamana kadar yaşamış olan tüm insanlar Allah'ın huzurunda toplanmaya başlamışlardır:

Sur'a üfürülmüştür; böylece onlar kabirlerinden (diriltilip) Rablerine doğru (dalgalar halinde) süzülüp-giderler. (Yasin Suresi, 51)

Sur'un sesi bir inkarcı için "hayatı boyunca kaçıp durduğu gerçeklerle karşılaşma" demek olduğu gibi, "artık yaptıklarını telafi imkanının ortadan kalktığı anı" da ifade eder. Dünyada yapılan tüm hataların bir telafisi olabilir. Ancak herşeyin sonunun geldiğini bildiren bu ses, yapılan hataların telafisi için artık vakit kalmadığının habercisidir. O gün her kişi karşılaştığı bu gerçeğe boyun eğecektir:

Sur'a üfürüleceği gün, Allah'ın dilediği kimseler dışında, göklerde ve yerde olan herkes artık korkuya kapılmıştır ve her biri 'boyun bükmüş' olarak O'na gelmişlerdir. (Neml Suresi, 87)

Oysa bu gerçek, insanların tümüne karşılaşacakları böyle bir günden önce hatırlatılmıştır. Allah insanları, hem ayetleriyle hem de elçileriyle "geri dönüşü olmayan bir gün" gelmeden önce uyarmış, aksi bir tavır gösterenlere ise ölüm geldikten sonra yardım edilmeyeceğini bildirmiştir. Beklemediği bir anda azap ile karşılaşan kişiye hiçbir şekilde yardım edilmeyeceği gerçeği Kuran'da şu şekilde açıklanır:

Azab size gelip çatmadan evvel Rabbinize yönelip-dönün ve O'na teslim olun.
Sonra size yardım edilmez. Rabbinizden, size indirilenin en güzeline uyun; siz hiç şuurunda değilken, azab apansız size gelip çatmadan evvel. Kişinin (yana yakıla) şöyle diyeceği (gün): "Allah yanında (kullukta) yaptığım kusurlardan dolayı yazıklar olsun (bana) doğrusu ben, (Allah'ın diniyle) alay edenlerdendim. Veya: "Gerçekten Allah bana hidayet verseydi, elbette muttakilerden olurdum" diyeceği, Ya da azabı gördüğü zaman: "Benim için bir kere daha (dünyaya dönme fırsatı) olsaydı da, ihsan edenlerden olsaydım" (diyeceği günden sakının). "Hayır, Benim ayetlerim sana gelmişti, fakat sen onları yalanladın, büyüklüğe kapıldın ve kafirlerden oldun." Kıyamet günü, Allah'a karşı yalan söyleyenlerin yüzlerinin kapkara olduğunu görürsün. Büyüklenenler için cehennemde bir konaklama yeri mi yok? (Zümer Suresi, 54-60)

Geçici bir çıkar uğruna tercih edilmiş olan dünya hayatı, Sur'un sesiyle artık son bulmaktadır. Bütün insanlar, kendilerine vaat edilenler ile karşı karşıyadır. Meydana gelen olayların gerçekliğinin insanlarda uyandırdığı sarsıntı çok büyüktür. Tüm insanlar aynı çağrıya uymakta, geri dönüşü olmayan gerçekle karşılaştıklarının farkına varmaktadırlar.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.