Sökük bir yalnizligin son dikisiyim.
Öyle mecburum tutunmaya. Beni kendimle kaç kez yamalasam da, düsersem eger dagilacagim. Bir yigin karanlik cam kirintisidir darmadaginligim. Daginik kalsam her ürperiste çizilecek suskularim. Toplansam toplarken kanayacagim. Toplanirken kanamak kinci hayatla bir haklasma belki. Ve yüzlesme; avucuma sundugu suyla. Suya hiç kanmiyorum da, hayata nasil da kaniyorum oysa. Gözümü yumdugumda seyrettigim film seritlerine dadanmis düslerim, yine sudan gerekçelerle dimagimi isgale yeltenmede. Ama ben bilinçalti arsivlerimin kelepçesini vurdum sari mühürlü her hüzne. Yakamozlara uzanan trabzanlarda bir yeisin aydinligina kayan düslerim, zaruretler çölünde böyle kadük simdilerde. Zayif yapili bir hür ya da kirkikindiler kadar özgür… Özgür? Yalan! Baksana nasil da kesik kesik soluyor. Parmak uçlari da mor. Gökdelenler dügümlenmis hançeresine, düslerimi boguyor. Ey her gün unuttugum ümitvarligi karga-tulumba hatrima tasiyan kus! Imgelerimin can solugunu da tasi. Gezdigin kentlerin birinde görmüssündür elbet, morg raporlu bir düsten sonraki yasi. Bana aci ve sil üstümde yürüyen bin yillik pasi. Yagmurlara haber sal. Gecenin samdaniyla tutusturdum gün duvarlarindaki kundaklarimi. Günese söyleme sakin. Sessizce yagmurlara haber sal. Kalbim görkem kilifli bulutlarin bir damlasina da razi…
Öyle mecburum tutunmaya. Beni kendimle kaç kez yamalasam da, düsersem eger dagilacagim. Bir yigin karanlik cam kirintisidir darmadaginligim. Daginik kalsam her ürperiste çizilecek suskularim. Toplansam toplarken kanayacagim. Toplanirken kanamak kinci hayatla bir haklasma belki. Ve yüzlesme; avucuma sundugu suyla. Suya hiç kanmiyorum da, hayata nasil da kaniyorum oysa. Gözümü yumdugumda seyrettigim film seritlerine dadanmis düslerim, yine sudan gerekçelerle dimagimi isgale yeltenmede. Ama ben bilinçalti arsivlerimin kelepçesini vurdum sari mühürlü her hüzne. Yakamozlara uzanan trabzanlarda bir yeisin aydinligina kayan düslerim, zaruretler çölünde böyle kadük simdilerde. Zayif yapili bir hür ya da kirkikindiler kadar özgür… Özgür? Yalan! Baksana nasil da kesik kesik soluyor. Parmak uçlari da mor. Gökdelenler dügümlenmis hançeresine, düslerimi boguyor. Ey her gün unuttugum ümitvarligi karga-tulumba hatrima tasiyan kus! Imgelerimin can solugunu da tasi. Gezdigin kentlerin birinde görmüssündür elbet, morg raporlu bir düsten sonraki yasi. Bana aci ve sil üstümde yürüyen bin yillik pasi. Yagmurlara haber sal. Gecenin samdaniyla tutusturdum gün duvarlarindaki kundaklarimi. Günese söyleme sakin. Sessizce yagmurlara haber sal. Kalbim görkem kilifli bulutlarin bir damlasina da razi…