Virtualization (Sanallaştırma) Teknolojisi Nedir?
--------------------------------------------------------------------------------------------------
Sanal Makinalar, İşletim Sistemi Sanallaştırması ve Uygulamaları
Sanallaştırma Teknolojisi Nedir?
Gerek İntel gerekse AMD işlemcilerinin çoğu modellerinde masaüstü PCler için de artık sanallaştırma teknolojilerini destekleyen işlemcileri var. Nedir bu sanallaştırma teknolojisi, ne işe yarar? Bu makalede bu teknolojiden bahsedeceğiz.
"Virtualization" yani sanallaştırma esnek PC ile bilgisayarlara daha geniş işlevler ve bağımsız sistemler kazandırmak amaçlanıyor. Sanal makinalar kullandığınız işletim sisteminize bir program yükleyerek yarattığınız sanal bir donanım ortamıdır.
Bu ortama istediğiniz 2. veya 3. bir işletim sistemi yükleyebilirsiniz ve bu sistemleri ana işletim sistemi üzerinden kullanabilirsiniz. Bu da Windowsda bir pencere içerisinde Linux kullanmanız anlamına gelmektedir. Böylece tek bir sistemde birbirinden bağımsız ve birbirine etkisi olamayan bölümlemeler yapılabiliyor. Virtualization sayesinde bağımsız bölümlerde birden fazla işletim sistemi ve uygulama çalıştırmak mümkün oluyor. Bu teknoloji ile yapılabilecekler ve kullanıcılara sağlanacak olanaklar kısaca şu şekilde ifade ediliyor:
1- Bir bilgisayar üzerinde birden fazla işletim sistemi kurmak ve boot (başlatma) esnasında bunlardan birini seçip o işletim sisteminde çalışmak mümkün. Ancak işletim sistemleri arasında her geçiş için bilgisayarı yeniden başlatmadan, bir iki fare hareketiyle bunu yapmak ve kolayca ikinci bir sisteme geri dönmek ne güzel olurdu değil mi? Bilgisayarınızda bir işletim sistemi yüklüyken, bir başka işletim sistemini kullanmanız mümkündür.
Bilgisayarınız içinde sanal bir bilgisayar oluşturursunuz ve dilediğiniz gibi yeni bir işletim sistemini, var olan yapı içinden kullanabilirsiniz. Örneğin Windows içinden Linux; Linux içinden Solaris kullanabilmek bu sayede mümkündür. Yazıyı okuyan çoğu kişi, muhtemelen benim gibi Windows ailesinden bir şeyler kullanıyordur. Bazıları bilgisayarına birden fazla işletim sistemi yüklemiştir ve açılışta belirttiği işletim sistemiyle çalışıyor olabilir. Ama sonuçta bir bilgisayarda kullandığınız işletim sistemi aynı anda iki tane değildir. Sadece Windows veya Unix tabanlı bir işletim sistemi kullanırsınız. Eğer aynı anda farklı işletim sistemlerini kullanabilmek isterseniz, o zaman iş değişir.
2- Sürekli yeni GNU/Linux dağıtımlarını ya da başka işletim sistemlerini denemek istiyorsanız, çok sayıda problemle karşı karşıya kalmanız sıradan bir durumdur. Öncelikle, sabit diskinizde yeterli alan, hatta önceden ayrılmış boş bir disk bölümü bulunmalı.
3- Diyelim ki disk alanınız var. Peki, yeni bir işletim sistemi kurduktan sonra eski işletim sisteminizi, hatta daha kötüsü her ikisini birden yükleyememe ihtimaliniz olduğunu düşündünüz mü? Bu genelde sık işletim sistemi kuran ve GRUB'la (GRUB Unix işletim sistemi kurulan bir makinada başka bir işletim sistemi olduğu takdirde bilgisayarın açılması sırasında seçim yapmayı sağlayan Lilo benzeri önyükleyicidir.) fazla sıkı fıkı olmayan birçok yeni kullanıcının başına gelen bir durum.
4- Sorunlar bunlarla sınırlı da değil. Genelde yeni bir işletim sistemi kurmak, kurulum aşaması 15 dakika olsa bile, neredeyse tüm bir gününüzü alır. İndirdiğiniz iso dosyasından yeni bir CD ya da DVD yazmak, bilgisayarı kapatmak, BIOS ayarlarını yapmak, yeni işletim sistemini kurmak, bilgisayarı yeniden açmak, yeni sistemin ayarlarını yapmak, sürücü yüklemek ve hesapta bile olmayan bir sürü aksiliğe çare aramak...
5- Kritik bir ağ testi yapacaksanız, fiziksel bir ortamda çalışmaktansa, kontrolü daha kolay sanal bir ortamı tercih edersiniz. Bunun dışında, bir hosting firmasıysanız, bir makine üzerine çok sayıda işletim sistemini sanal olarak kurarsınız ve Sanal Özel Sunucu ( VPS - Virtual Private Server ) hizmeti vermeye başlarsınız. Tek bir makineyi, 7-8 kişiye ayrı ayrı pazarlayabilmek sanal makine teknolojisi sayesinde mümkündür. Herkes kendisine özel bir bilgisayar varmışçasına işlerini görmektedir ama aslında kullandıkları, sizin kurmuş olduğunuz sanal bir bilgisayardan başka bir şey değildir. Sanal makinelerin temelde var olma amacı maliyeti düşürmektir.
6- Sanallaştırma özellikle veri yedekleme ve sunucu tarafında kendisini gösteren bir teknoloji olarak, mevcut donanım kaynaklarını en verimli şekilde kullanmayı hedefleyerek, öncelikle yönetim, bakım ve dolayısıyla maliyet konularını adresleyerek kendisine pazarda yer açmaya çalışıyor. Başka bir deyişle donanım olarak sunucu sayısını azaltmak, donanım maliyetlerinden bu anlamda tasarruf etmek ve işlem gücünü en üst düzeyde kullanabilmek için, sanallaştırma, şimdi bir reçete olarak endüstri tarafından şiddetle öneriliyor. Ancak kuşkusuz bu teknoloji, şimdilik, iki üç sunucusu olan Kobilerden ziyade gerçek verimini ve tasarrufunu, onlarca sunucuyu yönetmek zorunda olan büyük bilgi işlem departmanlarında göstermeye aday gibi.
7- İşletim sisteminin ötesinde sanallaştırma özellikle Linux makinalarda daha az bilgisayar belleği harcaması ve daha fazla disk bölümlemesine (partitioning) olanak tanımasıyla kullanıcıya ciddi bir esneklik kazandırırken, özellikle yeni yazılımları denemek isteyen kullanıcılar, kolayca yeni disk bölümleri oluşturabiliyor ve iş ile ev kullanımları için bilgisayarlarını daha iyi optimize edebiliyor. Bu arada web tarayıcılar üzerinden gelebilecek tehlikelere karşı farklı işletim sistemleri, farklı amaçlarla aynı anda kullanılarak kritik ve özel bilgiler koruma altına alınabiliyor.
8- Öncelikle, kimi şirketler virtualizationu bir test ortamı olarak kullanmaktalar: Bu şirketler, Çoklu İşletim Sistemli yazılımlarını test etmek istediklerinde, her İşletim Sistemine bir fiziksel makina ayırmaktansa virtualization Sanal Makinaları ile denemeler yaparak çok daha ucuz bir yöntemi tercih etmekteler; Bunun yanı sıra, virtualization ile birden fazla işletim sistemini farklı makinalardaymışçasına eş zamanlı çalıştırmaları, söz konusu şirketlere görece daha az karmaşık ağ senaryoların deneme amaçlı simülasyonu için ideal çözüm ortamı sağlamaktadır.
9- Çift işletim sistemi sayesinde, örneğin şirket bünyesinde bulunan bir PC, kişisel görevleri ve sistem yönetimi güncellemeleri için ayrı parçalara ayrılabilir. Bir ev bilgisayarında ise kullanıcı bir bölümde sayısal video kaydı yapabilir bir diğer bölümde de sıradan işleri yerine getirebilir.
10- Varsayalım ki kurumsal ağınızda bir Windows NT sunucunuz var ve işiniz açısından kritik bir göreve sahip. Ancak üretici firma artık sunucunun donanımına desteğini kaldırmış. RAM'ler bozulduğu zaman yenisini bulmakta zorlanacak, disk çöktüğü zaman yeni bir disk bulamayacaksınız. İş dünyasında kritik süreçlerde dakikalar bile büyük mali kayıplara neden olabilir. Bu durumda ne yapacaksınız?
Virtualization, bu tür durumlarda hayat kurtarıcı olabilir. Gerek donanım üreticileri, gerekse çeşitli yazılım firmaları tarafından üretilen virtualization ürünleri, çok sayıda sunucuyu bir tek güçlü sunucuda konsolide etmenizi, sanal network ve test ortamları oluşturmanızı, failover için gerçek sunucuların sanal eşdeğerleriyle cluster'lar yaratmanızı, eski sunucuları sanal makinelere aktararak eski donanımdan kurtulmanızı, bu sayede yatırım, yönetim ve bakım maliyetlerini azaltmanızı sağlar.
11- Sanallaştırma, veri depolama teknolojilerinde de en yenilikçi ve heyecan verici çözümlerden biri olarak dikkat çekiyor. Sanallaştırılmış bir ortamda yer, zaman ve kapsam sorun yaratmıyor; hedef veri depolama kaynaklarının tespit edilip, işe gerçek katma değeri sağlayabilecek şekilde etkin olarak kullanılması önem taşıyor. Sanallaştırmanın, veri depolama kaynaklarını "sahne arkasında" bir araya getirmesiyle bu kaynaklar paylaşılabiliyor ve tek bir birim olarak yönetilebiliyor.
En üst katmanda bulunan uygulamalardan en alt katmandaki network bileşenlerine kadar pek çok konuda çeşitli oranlarda ve farklı tanımlarda sanallaştırma kullanılmakta. Veri depolama dünyası içinde sanallaştırma aslında hiçte yeni bir kavram değil. Uzun zamandan beri depolama sistemleri üzerinde sanal kelimesini kullanıliyor. Depolama sistemlerinde bu terim belli bir olgunluğa erişmiş ve hemen her yapıda farklı derecelerde kullanılmaktadır.
-Depolama sistemleri üzerindeki diskleri parçalayıp bölerek sunuculara istediğimiz kadar alanı veriyoruz.
-Kullandığımız volume manager'lar ile bu disk alanını daha küçük mantıksal alanlara bölebilirsiniz.
-Son zamanda yarattığımız sanal tape sürücülerine backup'lar alınabiliyor.
Veri depolamada sanallaştırma ile ilgili son zamanlarda en ilgi çekici teknoloji ise sanallaştırmayı ne sunucu (volume manager) ne de depolama sistemi üzerinde (RAID) değil de direk SAN üzerinde yapan özelleştirilmiş aletlerdir (appliance). Bu ekipmanları kullanarak iki şekilde sanallaştırma yapılabilmektedir.
1. Simetrik Sanallaştırma (in-band): Bu methodta sanallaştırma ekipmanı (appliance) direk sunucu ile depolama sistemi arasına girer. Bu yöntemin en büyük avantajı yapının daha basit olması. Ancak bu durumda da tüm veri bu ekipmandan geçtiği için her hangi bir sorunda tüm veri yolu durmuş olacaktır.
2.Asimetrik sanallaştırma (out-band): Bu methodta sanallaştırma ekipmanı (appliance) direk sunucu ile depolama sistemi arasındaki veri yolu arasına girmez sadece kontrol bilginin kendisi üzerinden akmasını sağlar. İlk çözüme göre daha karmaşıktır.
Günümüzün artan depolama ihtiyacını karşılamak için sürekli daha büyük kapasiteli ve çeşitli depolama sistemleri alıyoruz. Ancak zamanla çeşitlenen bu sistemlerini tek bir ekrandan yönetecek, üzerinde bulunan veriyi daha akıllı yönetmemizi sağlayacak ürünlere de ihtiyaç duyuyoruz.
12- Örneğin, Virtualization ile bilgisayar ağında bulunan istemciler üzerine biri kişisel kullanım diğeri de servisler olmak üzere iki farklı işletim sistemi kurulabiliyor. Böylece kişisel kullanım nedeniyle kapılabilecek virüs, atak ve tüm saldırılar şirket ağına bulaşmıyor.
Yine örneğin e-mail ile gelen bir virüs kullanıcı tarafından açıldığında virüs servis ağına erişemediğinden bilgisayar ve tüm ağ zarar görmüyor. Virtualization sayesinde eski veya başka işletim sistemlerinde çalışan uygulamalarda yeni işletim sistemine geçince çalışmaya devam edebiliyor.
13- Unix ortamında çalışan bir stok takip programınız varsa ve tüm sistemleri Windows´a geçirme kararı aldıysanız işte burada Virtualization imdadınıza yetişiyor. Virtualization ile bilgisayarları bölümleyerek çalışanların diyelim ki hem Windows işletim sistemini hem de Unix´deki uygulamaları kullanabilmelerine olanak sağlanıyor
14- Hiç bir sanal sunucuya ayrıca bir yedekleme yazılımı kurmadan, sistemlerin ister imaj yedeğinin(tüm işletim sistemleri için), ister dosya seviyesinde full yada incremental yedeğinin(sadece Windows işletim sistemi için) alınıp geri dönülmesini sağlar. Bu özellik hem lisans maliyetlerinden ciddi avantaj sağlamakta hem de sistemler üzerine ekstra yük gelmeden yedeklemenin yapılmasını sağlamaktadır.
15- Size Merkezi yönetim imkânı verir. Tek merkezden tüm sunucular yönetim ve raporlamasına imkan verir.
16- Hızlı sistem oluşturabilirsiniz. Şablonlardan çok kısa sürede yeni sunucular oluşturulabilir.
17- Virtual Pc programı mevcut Windows işletim sisteminiz üzerinde sanal bir pc oluşturmanızı ve kullanmanızı sağlar.Yani pc içinde pc diyebiliriz.Örnekle kullanımdaki faydalarını açıklamaya çalışırsak normal işletim sisteminizle sadece güvenli web siteleri ziyaret ederek güvenli olmayan bazı sitelere sanal pc üzerinden girebiliriz.Böylece asıl işletim sistemimizi virüs,trojan vb.tehlikelerden korumuş oluruz.
Özetlersek;
Sanallaştırma özellikle üç kullanıcı grubu için önemli avantajlar sağliyor.Birinci kullanıcı grubu işinin çoğunu internete yapan grub için çok önemli.
Sanal sisteme bir virüs veya hacker girdiğinde, gerçek sisteme sızma ihtimali yok.Çünkü her iki işletim sistemi birbirinden bağımsız olarak çalışiyor.Yapmanız gereken, dökümanlarınızı gerçek bilgisayarınızda bırakmanız ve internet için sanal sistemi kullanmanız yeterlidir. Sanal bilgisayarınıza istenmeyen yazılımlar bulaşırsa, sanal PC'yi ilk durumana şansınız her zaman vardır.
İkinci kullanıcı grubu ise; Yazılımcı grubudur.
Sanal sistemler, sıkça yeni bir yazılım denemek için de uygun.Bir sanal PC'yi, asıl bilgisayarınız hiçbir şekilde yavaşlamayacak ve şişmeyecek şekilde istediğiniz kadaryazılımla doldurabilirsiniz.Sanal sistemi sıfırlamanız gerekirse bir kaç tıklama yapabilirsiniz. tüm sistemi baştan kurmanıza gerek yok.
Üçüncü kullanıcı grubu ise Sistem Mühendisleridir.Yukarıda da anlatıldığı gibi sistem Mühendisine Merkezi yönetim imkânı verir. Tek merkezden tüm sunucular yönetim ve raporlamasına imkan verir.
Konuyu karşılaştırmalı olarak özetlersek:
Sanallaştırma Öncesi
- Her sunucu için tek işletim sistemi vardır.
- Yazılım ve donanım ayrılamaz haldedir.
- Aynı sunucuda birden fazla uygulamayı çalıştırmak çoğu zaman çakışmalara neden olur.
- Kaynaklar tam olarak kullanılamaz
- Esnek olmayan ve pahalı bir altyapı vardır.
Sanallaştırma Sonrası
- İşletim sistemi ve donanım arasındaki bağ koparılmıştır.
- İşletim sistemi ve uygulama sanallaştırılarak aynı donanım için yönetilebilir ayrı bir sanal sunucu haline getirilmiştir.
- Güçlü hata ve güvenlik izolasyonu oluşturulmuştur
- Sanal makineler arasında kaynakları paylaşabilir ve aralarında dosyaları, klasörleri sürükleyip bırakabilirsiniz.
- Esnek ve ucuz bir altyapı vardır
NASIL ÇALIŞIR?
Mantık ise şöyle ana makinemiz yani host'umuz üzerinde konuk yani guest bir bilgisayar kuruyor ve kullanıyoruz. Burada ana makine denilmesinin sebebi örneğin Windows kullanıyorsunuz ki bu host sistemdir ve bunun üstünde sanal bir makine oluşturur ve buna Linux kurarsanız bu sistem de guest olur.
Nasıl oluyor derseniz öncelikle host sisteminiz bu iş için yeterli güce sahip olması lazım ki bu olmazsa olmazdır.
Daha önce de söylenildiği gibi işlemcinizde VT ya da AMD-V (SVM) desteği olmaması virtualization'in çalışmayacağı anlamına gelmiyor, sadece eğer varsa bir miktar daha hızlı çalışıyor sisteminiz.
Diğer gereken ise bu iş için bir yazılımdır.(VMware,VirtualBox,Virtual Pc,Parallels gibi....)
Daha sonra ise guest sistemimize belirli bellek ayırır ve var olan işlem gücümüzün belirli bir kısmını da bu iş için kullanırız.
Ayrıca diskimizin de belirli bir bölümünü bu iş için ayırırız.
Performansa gelince; Performans o kadar da yüksek değil tabiî ki öncelikle deneysel 3D söz konusu ki bu örneğin VMware Fusion ve Parallels for Mac hariç hiç bir uygulama sorunsuz bir 3D sağlayamıyor ki zaten bu uygulamalarda sadece Mac için var.
Eğer 2D bana yeter diyorsanız eğer yeterli bellek ve yeterli işlem gücüne sahipseniz yeterli performansı alabilir hatta host sistem ile hiç bir fark olmadığını görürüsünüz.
Virtualization, aslında son kullanıcıya yönelik bir teknik olarak ortaya çıkmadı. Aslında, daha basit örneklerin kökeni 1970'lere kadar gidiyor. IBM'in bazı mainframe'leri bu tekniği çok daha basit düzeyde kullanmaktaydılar; ancak günümüzde kullanılan modern virtualization tekniği muhtemelen Solaris'in uzun süre önce kullanmaya başladığı "Zones", daha sonra BSD'de "Jails" adıyla ortaya çıktı; nihayet GNU/Linux'a da "Jails" adıyla entegre edilmeye başlandı. Bunun bir türevi olan Xen, SuSE içinde bir süredir standart olarak gelmekte. Özellikle hosting pazarına özel GNU/Linux çözümleriyle tanınan SWSoft firması, Virtuozzo isimli virtualization yazılımıyla uzun süredir piyasada.
Sanal Makinelerde Hız
Sanal makinelerde ki en büyük sıkıntı, çalışma hızının düşüklüğüdür. Normalde son derece hızlı çalışacak bir işletim sistemi, oldukça yavaşlar. Üstelik performans kaybı, kullandığınız temel işletim sisteminde de yaşanır. Eğer güçlü bir bilgisayarınız yoksa bu yavaşlığı son raddesine kadar hissedersiniz. Yavaş bir makinede kullanılan sanal makine, sizi çileden çıkartabilir.
Sanal PC yazılımları daha önce bir çok işlemci komutunu ve anabellek kodlarını önce ana bilgisayarın işletim sistemine göndermek zorundaydı.İşletim sistemi bunları daha sonra CPU'ya ve RAM'e yönlendiriyordu.İntel'in Vanderpool ve AMD'nin Pacifica teknolojileri sayesinde bu programlar artık doğrudan donanıma erişebiliyorlar.Böylece komutların yeniden hesaplanması gerekmiyor.Gelecekte sanallaştırma yazılımları daha fazla donanım bileşenine doğrudan ulaşabilecek.
Bİ TEŞEKKÜRÜ HOR GÖRMEYİN ARKADAŞLAR
--------------------------------------------------------------------------------------------------
Sanal Makinalar, İşletim Sistemi Sanallaştırması ve Uygulamaları
Sanallaştırma Teknolojisi Nedir?
Gerek İntel gerekse AMD işlemcilerinin çoğu modellerinde masaüstü PCler için de artık sanallaştırma teknolojilerini destekleyen işlemcileri var. Nedir bu sanallaştırma teknolojisi, ne işe yarar? Bu makalede bu teknolojiden bahsedeceğiz.
"Virtualization" yani sanallaştırma esnek PC ile bilgisayarlara daha geniş işlevler ve bağımsız sistemler kazandırmak amaçlanıyor. Sanal makinalar kullandığınız işletim sisteminize bir program yükleyerek yarattığınız sanal bir donanım ortamıdır.
Bu ortama istediğiniz 2. veya 3. bir işletim sistemi yükleyebilirsiniz ve bu sistemleri ana işletim sistemi üzerinden kullanabilirsiniz. Bu da Windowsda bir pencere içerisinde Linux kullanmanız anlamına gelmektedir. Böylece tek bir sistemde birbirinden bağımsız ve birbirine etkisi olamayan bölümlemeler yapılabiliyor. Virtualization sayesinde bağımsız bölümlerde birden fazla işletim sistemi ve uygulama çalıştırmak mümkün oluyor. Bu teknoloji ile yapılabilecekler ve kullanıcılara sağlanacak olanaklar kısaca şu şekilde ifade ediliyor:
1- Bir bilgisayar üzerinde birden fazla işletim sistemi kurmak ve boot (başlatma) esnasında bunlardan birini seçip o işletim sisteminde çalışmak mümkün. Ancak işletim sistemleri arasında her geçiş için bilgisayarı yeniden başlatmadan, bir iki fare hareketiyle bunu yapmak ve kolayca ikinci bir sisteme geri dönmek ne güzel olurdu değil mi? Bilgisayarınızda bir işletim sistemi yüklüyken, bir başka işletim sistemini kullanmanız mümkündür.
Bilgisayarınız içinde sanal bir bilgisayar oluşturursunuz ve dilediğiniz gibi yeni bir işletim sistemini, var olan yapı içinden kullanabilirsiniz. Örneğin Windows içinden Linux; Linux içinden Solaris kullanabilmek bu sayede mümkündür. Yazıyı okuyan çoğu kişi, muhtemelen benim gibi Windows ailesinden bir şeyler kullanıyordur. Bazıları bilgisayarına birden fazla işletim sistemi yüklemiştir ve açılışta belirttiği işletim sistemiyle çalışıyor olabilir. Ama sonuçta bir bilgisayarda kullandığınız işletim sistemi aynı anda iki tane değildir. Sadece Windows veya Unix tabanlı bir işletim sistemi kullanırsınız. Eğer aynı anda farklı işletim sistemlerini kullanabilmek isterseniz, o zaman iş değişir.
2- Sürekli yeni GNU/Linux dağıtımlarını ya da başka işletim sistemlerini denemek istiyorsanız, çok sayıda problemle karşı karşıya kalmanız sıradan bir durumdur. Öncelikle, sabit diskinizde yeterli alan, hatta önceden ayrılmış boş bir disk bölümü bulunmalı.
3- Diyelim ki disk alanınız var. Peki, yeni bir işletim sistemi kurduktan sonra eski işletim sisteminizi, hatta daha kötüsü her ikisini birden yükleyememe ihtimaliniz olduğunu düşündünüz mü? Bu genelde sık işletim sistemi kuran ve GRUB'la (GRUB Unix işletim sistemi kurulan bir makinada başka bir işletim sistemi olduğu takdirde bilgisayarın açılması sırasında seçim yapmayı sağlayan Lilo benzeri önyükleyicidir.) fazla sıkı fıkı olmayan birçok yeni kullanıcının başına gelen bir durum.
4- Sorunlar bunlarla sınırlı da değil. Genelde yeni bir işletim sistemi kurmak, kurulum aşaması 15 dakika olsa bile, neredeyse tüm bir gününüzü alır. İndirdiğiniz iso dosyasından yeni bir CD ya da DVD yazmak, bilgisayarı kapatmak, BIOS ayarlarını yapmak, yeni işletim sistemini kurmak, bilgisayarı yeniden açmak, yeni sistemin ayarlarını yapmak, sürücü yüklemek ve hesapta bile olmayan bir sürü aksiliğe çare aramak...
5- Kritik bir ağ testi yapacaksanız, fiziksel bir ortamda çalışmaktansa, kontrolü daha kolay sanal bir ortamı tercih edersiniz. Bunun dışında, bir hosting firmasıysanız, bir makine üzerine çok sayıda işletim sistemini sanal olarak kurarsınız ve Sanal Özel Sunucu ( VPS - Virtual Private Server ) hizmeti vermeye başlarsınız. Tek bir makineyi, 7-8 kişiye ayrı ayrı pazarlayabilmek sanal makine teknolojisi sayesinde mümkündür. Herkes kendisine özel bir bilgisayar varmışçasına işlerini görmektedir ama aslında kullandıkları, sizin kurmuş olduğunuz sanal bir bilgisayardan başka bir şey değildir. Sanal makinelerin temelde var olma amacı maliyeti düşürmektir.
6- Sanallaştırma özellikle veri yedekleme ve sunucu tarafında kendisini gösteren bir teknoloji olarak, mevcut donanım kaynaklarını en verimli şekilde kullanmayı hedefleyerek, öncelikle yönetim, bakım ve dolayısıyla maliyet konularını adresleyerek kendisine pazarda yer açmaya çalışıyor. Başka bir deyişle donanım olarak sunucu sayısını azaltmak, donanım maliyetlerinden bu anlamda tasarruf etmek ve işlem gücünü en üst düzeyde kullanabilmek için, sanallaştırma, şimdi bir reçete olarak endüstri tarafından şiddetle öneriliyor. Ancak kuşkusuz bu teknoloji, şimdilik, iki üç sunucusu olan Kobilerden ziyade gerçek verimini ve tasarrufunu, onlarca sunucuyu yönetmek zorunda olan büyük bilgi işlem departmanlarında göstermeye aday gibi.
7- İşletim sisteminin ötesinde sanallaştırma özellikle Linux makinalarda daha az bilgisayar belleği harcaması ve daha fazla disk bölümlemesine (partitioning) olanak tanımasıyla kullanıcıya ciddi bir esneklik kazandırırken, özellikle yeni yazılımları denemek isteyen kullanıcılar, kolayca yeni disk bölümleri oluşturabiliyor ve iş ile ev kullanımları için bilgisayarlarını daha iyi optimize edebiliyor. Bu arada web tarayıcılar üzerinden gelebilecek tehlikelere karşı farklı işletim sistemleri, farklı amaçlarla aynı anda kullanılarak kritik ve özel bilgiler koruma altına alınabiliyor.
8- Öncelikle, kimi şirketler virtualizationu bir test ortamı olarak kullanmaktalar: Bu şirketler, Çoklu İşletim Sistemli yazılımlarını test etmek istediklerinde, her İşletim Sistemine bir fiziksel makina ayırmaktansa virtualization Sanal Makinaları ile denemeler yaparak çok daha ucuz bir yöntemi tercih etmekteler; Bunun yanı sıra, virtualization ile birden fazla işletim sistemini farklı makinalardaymışçasına eş zamanlı çalıştırmaları, söz konusu şirketlere görece daha az karmaşık ağ senaryoların deneme amaçlı simülasyonu için ideal çözüm ortamı sağlamaktadır.
9- Çift işletim sistemi sayesinde, örneğin şirket bünyesinde bulunan bir PC, kişisel görevleri ve sistem yönetimi güncellemeleri için ayrı parçalara ayrılabilir. Bir ev bilgisayarında ise kullanıcı bir bölümde sayısal video kaydı yapabilir bir diğer bölümde de sıradan işleri yerine getirebilir.
10- Varsayalım ki kurumsal ağınızda bir Windows NT sunucunuz var ve işiniz açısından kritik bir göreve sahip. Ancak üretici firma artık sunucunun donanımına desteğini kaldırmış. RAM'ler bozulduğu zaman yenisini bulmakta zorlanacak, disk çöktüğü zaman yeni bir disk bulamayacaksınız. İş dünyasında kritik süreçlerde dakikalar bile büyük mali kayıplara neden olabilir. Bu durumda ne yapacaksınız?
Virtualization, bu tür durumlarda hayat kurtarıcı olabilir. Gerek donanım üreticileri, gerekse çeşitli yazılım firmaları tarafından üretilen virtualization ürünleri, çok sayıda sunucuyu bir tek güçlü sunucuda konsolide etmenizi, sanal network ve test ortamları oluşturmanızı, failover için gerçek sunucuların sanal eşdeğerleriyle cluster'lar yaratmanızı, eski sunucuları sanal makinelere aktararak eski donanımdan kurtulmanızı, bu sayede yatırım, yönetim ve bakım maliyetlerini azaltmanızı sağlar.
11- Sanallaştırma, veri depolama teknolojilerinde de en yenilikçi ve heyecan verici çözümlerden biri olarak dikkat çekiyor. Sanallaştırılmış bir ortamda yer, zaman ve kapsam sorun yaratmıyor; hedef veri depolama kaynaklarının tespit edilip, işe gerçek katma değeri sağlayabilecek şekilde etkin olarak kullanılması önem taşıyor. Sanallaştırmanın, veri depolama kaynaklarını "sahne arkasında" bir araya getirmesiyle bu kaynaklar paylaşılabiliyor ve tek bir birim olarak yönetilebiliyor.
En üst katmanda bulunan uygulamalardan en alt katmandaki network bileşenlerine kadar pek çok konuda çeşitli oranlarda ve farklı tanımlarda sanallaştırma kullanılmakta. Veri depolama dünyası içinde sanallaştırma aslında hiçte yeni bir kavram değil. Uzun zamandan beri depolama sistemleri üzerinde sanal kelimesini kullanıliyor. Depolama sistemlerinde bu terim belli bir olgunluğa erişmiş ve hemen her yapıda farklı derecelerde kullanılmaktadır.
-Depolama sistemleri üzerindeki diskleri parçalayıp bölerek sunuculara istediğimiz kadar alanı veriyoruz.
-Kullandığımız volume manager'lar ile bu disk alanını daha küçük mantıksal alanlara bölebilirsiniz.
-Son zamanda yarattığımız sanal tape sürücülerine backup'lar alınabiliyor.
Veri depolamada sanallaştırma ile ilgili son zamanlarda en ilgi çekici teknoloji ise sanallaştırmayı ne sunucu (volume manager) ne de depolama sistemi üzerinde (RAID) değil de direk SAN üzerinde yapan özelleştirilmiş aletlerdir (appliance). Bu ekipmanları kullanarak iki şekilde sanallaştırma yapılabilmektedir.
1. Simetrik Sanallaştırma (in-band): Bu methodta sanallaştırma ekipmanı (appliance) direk sunucu ile depolama sistemi arasına girer. Bu yöntemin en büyük avantajı yapının daha basit olması. Ancak bu durumda da tüm veri bu ekipmandan geçtiği için her hangi bir sorunda tüm veri yolu durmuş olacaktır.
2.Asimetrik sanallaştırma (out-band): Bu methodta sanallaştırma ekipmanı (appliance) direk sunucu ile depolama sistemi arasındaki veri yolu arasına girmez sadece kontrol bilginin kendisi üzerinden akmasını sağlar. İlk çözüme göre daha karmaşıktır.
Günümüzün artan depolama ihtiyacını karşılamak için sürekli daha büyük kapasiteli ve çeşitli depolama sistemleri alıyoruz. Ancak zamanla çeşitlenen bu sistemlerini tek bir ekrandan yönetecek, üzerinde bulunan veriyi daha akıllı yönetmemizi sağlayacak ürünlere de ihtiyaç duyuyoruz.
12- Örneğin, Virtualization ile bilgisayar ağında bulunan istemciler üzerine biri kişisel kullanım diğeri de servisler olmak üzere iki farklı işletim sistemi kurulabiliyor. Böylece kişisel kullanım nedeniyle kapılabilecek virüs, atak ve tüm saldırılar şirket ağına bulaşmıyor.
Yine örneğin e-mail ile gelen bir virüs kullanıcı tarafından açıldığında virüs servis ağına erişemediğinden bilgisayar ve tüm ağ zarar görmüyor. Virtualization sayesinde eski veya başka işletim sistemlerinde çalışan uygulamalarda yeni işletim sistemine geçince çalışmaya devam edebiliyor.
13- Unix ortamında çalışan bir stok takip programınız varsa ve tüm sistemleri Windows´a geçirme kararı aldıysanız işte burada Virtualization imdadınıza yetişiyor. Virtualization ile bilgisayarları bölümleyerek çalışanların diyelim ki hem Windows işletim sistemini hem de Unix´deki uygulamaları kullanabilmelerine olanak sağlanıyor
14- Hiç bir sanal sunucuya ayrıca bir yedekleme yazılımı kurmadan, sistemlerin ister imaj yedeğinin(tüm işletim sistemleri için), ister dosya seviyesinde full yada incremental yedeğinin(sadece Windows işletim sistemi için) alınıp geri dönülmesini sağlar. Bu özellik hem lisans maliyetlerinden ciddi avantaj sağlamakta hem de sistemler üzerine ekstra yük gelmeden yedeklemenin yapılmasını sağlamaktadır.
15- Size Merkezi yönetim imkânı verir. Tek merkezden tüm sunucular yönetim ve raporlamasına imkan verir.
16- Hızlı sistem oluşturabilirsiniz. Şablonlardan çok kısa sürede yeni sunucular oluşturulabilir.
17- Virtual Pc programı mevcut Windows işletim sisteminiz üzerinde sanal bir pc oluşturmanızı ve kullanmanızı sağlar.Yani pc içinde pc diyebiliriz.Örnekle kullanımdaki faydalarını açıklamaya çalışırsak normal işletim sisteminizle sadece güvenli web siteleri ziyaret ederek güvenli olmayan bazı sitelere sanal pc üzerinden girebiliriz.Böylece asıl işletim sistemimizi virüs,trojan vb.tehlikelerden korumuş oluruz.
Özetlersek;
Sanallaştırma özellikle üç kullanıcı grubu için önemli avantajlar sağliyor.Birinci kullanıcı grubu işinin çoğunu internete yapan grub için çok önemli.
Sanal sisteme bir virüs veya hacker girdiğinde, gerçek sisteme sızma ihtimali yok.Çünkü her iki işletim sistemi birbirinden bağımsız olarak çalışiyor.Yapmanız gereken, dökümanlarınızı gerçek bilgisayarınızda bırakmanız ve internet için sanal sistemi kullanmanız yeterlidir. Sanal bilgisayarınıza istenmeyen yazılımlar bulaşırsa, sanal PC'yi ilk durumana şansınız her zaman vardır.
İkinci kullanıcı grubu ise; Yazılımcı grubudur.
Sanal sistemler, sıkça yeni bir yazılım denemek için de uygun.Bir sanal PC'yi, asıl bilgisayarınız hiçbir şekilde yavaşlamayacak ve şişmeyecek şekilde istediğiniz kadaryazılımla doldurabilirsiniz.Sanal sistemi sıfırlamanız gerekirse bir kaç tıklama yapabilirsiniz. tüm sistemi baştan kurmanıza gerek yok.
Üçüncü kullanıcı grubu ise Sistem Mühendisleridir.Yukarıda da anlatıldığı gibi sistem Mühendisine Merkezi yönetim imkânı verir. Tek merkezden tüm sunucular yönetim ve raporlamasına imkan verir.
Konuyu karşılaştırmalı olarak özetlersek:
Sanallaştırma Öncesi
- Her sunucu için tek işletim sistemi vardır.
- Yazılım ve donanım ayrılamaz haldedir.
- Aynı sunucuda birden fazla uygulamayı çalıştırmak çoğu zaman çakışmalara neden olur.
- Kaynaklar tam olarak kullanılamaz
- Esnek olmayan ve pahalı bir altyapı vardır.
Sanallaştırma Sonrası
- İşletim sistemi ve donanım arasındaki bağ koparılmıştır.
- İşletim sistemi ve uygulama sanallaştırılarak aynı donanım için yönetilebilir ayrı bir sanal sunucu haline getirilmiştir.
- Güçlü hata ve güvenlik izolasyonu oluşturulmuştur
- Sanal makineler arasında kaynakları paylaşabilir ve aralarında dosyaları, klasörleri sürükleyip bırakabilirsiniz.
- Esnek ve ucuz bir altyapı vardır
NASIL ÇALIŞIR?
Mantık ise şöyle ana makinemiz yani host'umuz üzerinde konuk yani guest bir bilgisayar kuruyor ve kullanıyoruz. Burada ana makine denilmesinin sebebi örneğin Windows kullanıyorsunuz ki bu host sistemdir ve bunun üstünde sanal bir makine oluşturur ve buna Linux kurarsanız bu sistem de guest olur.
Nasıl oluyor derseniz öncelikle host sisteminiz bu iş için yeterli güce sahip olması lazım ki bu olmazsa olmazdır.
Daha önce de söylenildiği gibi işlemcinizde VT ya da AMD-V (SVM) desteği olmaması virtualization'in çalışmayacağı anlamına gelmiyor, sadece eğer varsa bir miktar daha hızlı çalışıyor sisteminiz.
Diğer gereken ise bu iş için bir yazılımdır.(VMware,VirtualBox,Virtual Pc,Parallels gibi....)
Daha sonra ise guest sistemimize belirli bellek ayırır ve var olan işlem gücümüzün belirli bir kısmını da bu iş için kullanırız.
Ayrıca diskimizin de belirli bir bölümünü bu iş için ayırırız.
Performansa gelince; Performans o kadar da yüksek değil tabiî ki öncelikle deneysel 3D söz konusu ki bu örneğin VMware Fusion ve Parallels for Mac hariç hiç bir uygulama sorunsuz bir 3D sağlayamıyor ki zaten bu uygulamalarda sadece Mac için var.
Eğer 2D bana yeter diyorsanız eğer yeterli bellek ve yeterli işlem gücüne sahipseniz yeterli performansı alabilir hatta host sistem ile hiç bir fark olmadığını görürüsünüz.
Virtualization, aslında son kullanıcıya yönelik bir teknik olarak ortaya çıkmadı. Aslında, daha basit örneklerin kökeni 1970'lere kadar gidiyor. IBM'in bazı mainframe'leri bu tekniği çok daha basit düzeyde kullanmaktaydılar; ancak günümüzde kullanılan modern virtualization tekniği muhtemelen Solaris'in uzun süre önce kullanmaya başladığı "Zones", daha sonra BSD'de "Jails" adıyla ortaya çıktı; nihayet GNU/Linux'a da "Jails" adıyla entegre edilmeye başlandı. Bunun bir türevi olan Xen, SuSE içinde bir süredir standart olarak gelmekte. Özellikle hosting pazarına özel GNU/Linux çözümleriyle tanınan SWSoft firması, Virtuozzo isimli virtualization yazılımıyla uzun süredir piyasada.
Sanal Makinelerde Hız
Sanal makinelerde ki en büyük sıkıntı, çalışma hızının düşüklüğüdür. Normalde son derece hızlı çalışacak bir işletim sistemi, oldukça yavaşlar. Üstelik performans kaybı, kullandığınız temel işletim sisteminde de yaşanır. Eğer güçlü bir bilgisayarınız yoksa bu yavaşlığı son raddesine kadar hissedersiniz. Yavaş bir makinede kullanılan sanal makine, sizi çileden çıkartabilir.
Sanal PC yazılımları daha önce bir çok işlemci komutunu ve anabellek kodlarını önce ana bilgisayarın işletim sistemine göndermek zorundaydı.İşletim sistemi bunları daha sonra CPU'ya ve RAM'e yönlendiriyordu.İntel'in Vanderpool ve AMD'nin Pacifica teknolojileri sayesinde bu programlar artık doğrudan donanıma erişebiliyorlar.Böylece komutların yeniden hesaplanması gerekmiyor.Gelecekte sanallaştırma yazılımları daha fazla donanım bileşenine doğrudan ulaşabilecek.
Bİ TEŞEKKÜRÜ HOR GÖRMEYİN ARKADAŞLAR
Son düzenleme:
