Sosyal Mühendisliğin Boyutları
Bu yazımda sosyal mühendisliğin alanlarından bahsedeceğim.Kastettiğim şey Sosyal Mühendisliğin geniş kitlelere uygulandığı kurumlar* ağlar vs.Sosyal Mühendisliği şimdi biraz çeşitlendirelim isterseniz.
Sosyal Mühendislik bir toplumun genel yargılarını değiştirmek için uygulandığında Toplum Mühendisliği adını alır.
Sosyal Mühendislik bir ülkenin kültürünü bozmak ya da esnetmek* genişletmek için uygulandığında Kültür Mühendisliği adını alır.
Kültür ve Toplum Mühendisliğini aynı şeyler olarakda ele alabiliriz.
Ne alaka kardeşim diyebilirsiniz.Ama unutmayalımki hepimizin evinde bulunan Televizyonlar en ileri seviyede birer Sosyal/Kültür/Toplum mühendisidir.Bir toplumun özellikleri(gelenekleri*adetleri*yemek kültürü*davranış kültürü*dürüstlüğü vs ) görsel medya ile çok etkili bir şekilde yıpratılıp zamanla değiştirilebilir.Fakat bu değişim öyle kısa sürede gerçekleşemez.Sindire sindire çaktırmadan yapılır böyle operasyonlar.Televizyonlarımızdan örnek verecek olursak ; şu an özellikle yemekteyiz programı ve en büyük hayran kitlesi çocuklar olan Smack Down dövüş programı.Bu iki program biri özellikle ev hanımlarına diğeride çocuklara hitap ediyor.İzleyici kitleleri bu iki kesim.Bu programlar içinde yaşanan ahlak dışı diyebileceğimiz davranışlar izleyenlere ilk başta “hadi ordan bizde öyle şey olmaz* bu nasıl program* böyle insanlık olmaz* bu ne saçmalık” dedirtir/dedirtebilir.Ancak izlenmeye devam edildiğinde zamanla ilk başta karşı çıkılan şeyler normalleşmeye başlar ve artık günlük hayatta kınanmaz/ayıplanmaz.Bunlar seyirciye yansıtılırken önemli unsur zamandır.Çünkü bu işi yapanlar gerçekten bir sanat icra etmekteler.Eğer tüm bunları bir topluma birden yüklemeye kalkarlarsa kabağın kendi başlarında patlayacağını biliyorlar.İşte bu yüzden bu operasyonlar büyüklüğüne ve etki alanına göre aylara hatta uzun yıllara yayılabilir.
Kültür/Toplum mühendisleri bazı kısıtlamalarla topluma yaptırım uygularlar.
Buna örnek verecek olursak.İnternetten bir çok gencimizin p yerine q * v yerine w * evet yerine ok/okay vs.. yazmalarıdır.Bu yabancı dil bilmek ya da geliştirmek değildir.Bunun açık anlamı yobazlık* özünü bilmezliktir.Gençlerimiz neden böyle yazışıyor ? Çünkü hala internet ortamında site isimlerinde Türkçe’deki ü*ş*ö*ç*ğ harfleri etkin değil.
Çünkü gençlerin sıkça gittiği kafe(cafe) vs ortamların isimleri ne tam Türkçe nede tam İngilizce. Örn ; Cafe Baskha * Ali’s Kuaför vs
Çünkü gençlere avrupalılar*amerikalılar gibi olmak iyidir*hoştur*çağdaşlıktır diye öğretildi.
Kültür/Toplum mühendislerinin Aile Yapısına yönelik saldırıları :
Aile yapısını bozmaya yönelik faaliyetleri tahmin edersiniz.Bunda en büyük etken dizilerdir.Üzülerek yazmalıyım ki şu televizyon kanallarında ki yüzlerce diziden belki bir iki tane vardır gerçekten iyi olan.Takip etmediğim için isim yazamayacağım.Ancak çok az birer ikişer bölüm seyrettiğim diziler oldu.Seyrederken durumu fark ettim bu dizilerle aslında toplumumuzda hiçde yeri olmayan*rastlanıldığında ayıplanan*uzaklaşılan şeyler yavaş yavaş normalleştiriliyor.Çarpık ilişkiler*bozuk arkadaşlıklar ve davranışlar yavaş yavaş damarlarımıza enjekte ediliyor.Tıpkı serum gibi.Damla damla…
Bu yazımda sosyal mühendisliğin alanlarından bahsedeceğim.Kastettiğim şey Sosyal Mühendisliğin geniş kitlelere uygulandığı kurumlar* ağlar vs.Sosyal Mühendisliği şimdi biraz çeşitlendirelim isterseniz.
Sosyal Mühendislik bir toplumun genel yargılarını değiştirmek için uygulandığında Toplum Mühendisliği adını alır.
Sosyal Mühendislik bir ülkenin kültürünü bozmak ya da esnetmek* genişletmek için uygulandığında Kültür Mühendisliği adını alır.
Kültür ve Toplum Mühendisliğini aynı şeyler olarakda ele alabiliriz.
Ne alaka kardeşim diyebilirsiniz.Ama unutmayalımki hepimizin evinde bulunan Televizyonlar en ileri seviyede birer Sosyal/Kültür/Toplum mühendisidir.Bir toplumun özellikleri(gelenekleri*adetleri*yemek kültürü*davranış kültürü*dürüstlüğü vs ) görsel medya ile çok etkili bir şekilde yıpratılıp zamanla değiştirilebilir.Fakat bu değişim öyle kısa sürede gerçekleşemez.Sindire sindire çaktırmadan yapılır böyle operasyonlar.Televizyonlarımızdan örnek verecek olursak ; şu an özellikle yemekteyiz programı ve en büyük hayran kitlesi çocuklar olan Smack Down dövüş programı.Bu iki program biri özellikle ev hanımlarına diğeride çocuklara hitap ediyor.İzleyici kitleleri bu iki kesim.Bu programlar içinde yaşanan ahlak dışı diyebileceğimiz davranışlar izleyenlere ilk başta “hadi ordan bizde öyle şey olmaz* bu nasıl program* böyle insanlık olmaz* bu ne saçmalık” dedirtir/dedirtebilir.Ancak izlenmeye devam edildiğinde zamanla ilk başta karşı çıkılan şeyler normalleşmeye başlar ve artık günlük hayatta kınanmaz/ayıplanmaz.Bunlar seyirciye yansıtılırken önemli unsur zamandır.Çünkü bu işi yapanlar gerçekten bir sanat icra etmekteler.Eğer tüm bunları bir topluma birden yüklemeye kalkarlarsa kabağın kendi başlarında patlayacağını biliyorlar.İşte bu yüzden bu operasyonlar büyüklüğüne ve etki alanına göre aylara hatta uzun yıllara yayılabilir.
Kültür/Toplum mühendisleri bazı kısıtlamalarla topluma yaptırım uygularlar.
Buna örnek verecek olursak.İnternetten bir çok gencimizin p yerine q * v yerine w * evet yerine ok/okay vs.. yazmalarıdır.Bu yabancı dil bilmek ya da geliştirmek değildir.Bunun açık anlamı yobazlık* özünü bilmezliktir.Gençlerimiz neden böyle yazışıyor ? Çünkü hala internet ortamında site isimlerinde Türkçe’deki ü*ş*ö*ç*ğ harfleri etkin değil.
Çünkü gençlerin sıkça gittiği kafe(cafe) vs ortamların isimleri ne tam Türkçe nede tam İngilizce. Örn ; Cafe Baskha * Ali’s Kuaför vs
Çünkü gençlere avrupalılar*amerikalılar gibi olmak iyidir*hoştur*çağdaşlıktır diye öğretildi.
Kültür/Toplum mühendislerinin Aile Yapısına yönelik saldırıları :
Aile yapısını bozmaya yönelik faaliyetleri tahmin edersiniz.Bunda en büyük etken dizilerdir.Üzülerek yazmalıyım ki şu televizyon kanallarında ki yüzlerce diziden belki bir iki tane vardır gerçekten iyi olan.Takip etmediğim için isim yazamayacağım.Ancak çok az birer ikişer bölüm seyrettiğim diziler oldu.Seyrederken durumu fark ettim bu dizilerle aslında toplumumuzda hiçde yeri olmayan*rastlanıldığında ayıplanan*uzaklaşılan şeyler yavaş yavaş normalleştiriliyor.Çarpık ilişkiler*bozuk arkadaşlıklar ve davranışlar yavaş yavaş damarlarımıza enjekte ediliyor.Tıpkı serum gibi.Damla damla…
# Alıntıdır.
