Atatürk Hakkında İlginç Gerçekler

TOZQOPARAN

Uzman üye
3 Nis 2021
1,257
3
678
Eski Anka Underground Tim
ATATÜRK HAKKINDA İLGİNÇ GERÇEKLER!

1881 yılında Selanik'te dünyaya gelen Atatürk, 1923 yılında imkansız bir süreçte yoktan bir bayrak yaratarak, 10 Kasım 1938'de vefat etti.

Ben TOZQOPARAN bu gün Atatürk'le ilgili ilginç gerçekleri ve gerçek hayat hikayelerini sizinle paylaşıyorum.



Gerçek hayat hikayelerini içeren konular:
• "Toprağım beni kirletmez"
• "Ben yarını gezdiriyorum"
• "Benim hatırım için şapkanı çıkarır mısın?"
• "Bu resmi kimseye gösterme"

"Toprağım beni kirletmez"

Cumhurbaşkanı seçilen Mustafa Kemal, deniz yoluyla bir dizi Türk topraklarını ziyaret ediyormuş. Sahil illerinden birine su yoluyla giden Atatürk, kıyıya ulaşmak için hızlı yürürken aniden ayağı takılır ve tam düşecekken, parmaklarını sahil kumuna daldırarak düşmekten kendini korur. Ona koşmak ve kirli ellerini temizlemesine yardım etmek istediler. Ama Atatürk bir süre parmaklarına baktı ve cevap verdi: - Burası benim toprağım. Beni asla kirletmeyecek "


"Ben yarını gezdiriyorum"

Atatürk bir gün, Çankaya'da olucak bir toplantıya gidiyormuş. Şoföre ise kendisini çok sayıda misafir beklediği için onu en kısa sürede toplantı yapılacak yere hızlıca götürmesini söyler. Ancak geçtiği yerlerden birinde halk onu büyük bir kalabalıkla karşılar. Atatürk arabadan iner, onlarla kısa bir süre el sıkışır ve halkın geçim durumunu sorgular. Zaman yetersizliğinden arabaya binmek ister. O sırada küçük çocuğun ağladığını duyar. Annesinin kollarında, ellerini uzatan ve ağlayan bir çocuk görür. Atatürk çocuğun yanına gelir, onu kollarına alır ve yanağından öper. Çocuk ellerini arabaya uzatır, ısrar eder ve ağlar. Annesi utanarak Atatürk'e çocuğun istediği arabanın bu olduğunu söyler. Atatürk tek kelime etmeden çocukla arabaya oturur ve arabayla çocuğu gezdirir. Görüşmedeki gecikmeye rağmen çocuğu kendisi getirir ve annesine teslim eder. Annesi özür dilediğinde, Atatürk şöyle cevap verir:

- Ben Türkiyenin yarınını gezdirdim. Bu yarın her şeyden ve herkesten daha önemli.


"Benim hatırım için şapkanı çıkarır mısın?"
Bir gün halk arasında gezerken, çarşaflı bir kadına rastlar. "Benim için başörtünüzü çıkarır mısınız" diye kadına seslenir. Kadın başörtüsünü çıkartarak Atatürkün önünde eğilir ve onun ellerinden öper.

KAYNAK

"Bu resmi kimseye gösterme"

Ağır Sakarya savaşından zorlu bir zaferle dönen Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde önündeki sorunları ve zorlukları gösteren bir rapor hazırladı. Ana odak noktası, gıda ve maddi durumun olmamasıdır. Sakaryadaysa, askerler ve düşmanlar için yiyecek eksikliği konusunda yazıyor. Tüm bu zorluklara rağmen o savaşı kazanmıştı, bu yüzden bir sanatçı Meclis'e giriyor ve tablosunu Atatürk'e saygının bir göstergesi olarak sunuyor. Tabloda Sakarya Savaşı tasvir edilmiştir. Burada Atatürk şişman, şişman bir atın üzerinde heybetli bir şekilde duruyordu. Resim güzel olduğu için seyirciler onu alkışlıyor. Ama Atatürk birden sanatçıya: "Başka gören oldu mu?

Sanatçı hayır deyince, "O

zaman lütfen başkasına gösterme" der.

Sanatçı aniden susarak yutkunur ve ne diyeceğini bilemez. Atatürk, tablonun resim gibi güzel bir sanat eser olduğunu ekliyor. Ama burada at çok iyi besleniyor, aynı zamanda ben de çok neşeli ve dolgun görünüyorum. Ama vallahi, öyle değildi. Sakarya'da atlar bir deri bir kemik, biz ise çöpe dönüşen biriydik. Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun?

Hatasını anlayan sanatçı: - Bu tablo Sakarya savaşının değerini düşüren bir eserdir. Atatürk bu sözlere sadece gülümser ve sanatçının elini sıkar.



Atatürk hakkında ilginç bilgiler


1. En sevdiği yemek: Gençliğinden kalan bir alışkanlıkla hayatı boyunca en sevdiği yemek kuru fasulye pilavıydı. Tatlıları sevmezdi asla.

2. Favori kitabı: Rashad Nuri Guntaki'nin "Yırtıcı Kuşu" hayatı boyunca hatta cephede bile yanından ayırmaz, her gün kitabın rastgele bir sayfasını açar ve birkaç sayfa okurmuş.

3. Favori hayvanlar: Atlar ve köpekler. "Tilki" adını verdiği köpek her zaman yatağının kenarında uyurmuş.

4. En sevdiği dans: En sevdiği dans vals idi. Klasik müziğin yanı sıra Anadolu ezgilerini dinlemeyi çok severdi.

5. Elbise: Bütün gömlekleri beyazdı. Yerel bir mal firmasına göre gömleklerini önce İsviçre'de, daha sonra Beyoğlu'ndaki bir terzide dikti. Kostümlerini her zaman kendisi tasarlardı. Mavi takım elbise giymeyi sevmiyordu.

6. Fiziksel göstergeler: Boyu 1.74 sm idi. Hayatının sonuna kadar 76 kg ağırlığındaydı. Ancak daha sonra hastalık ilerledikçe ağırlığı 46 kg'a düştü. 43 numara siyah cilalı ayakkabı giyiyordu.

7. Kahvaltı alışkanlıkları: Kahvaltıyı sevmez, uyanır uyanmaz odasındaki kanepeye oturur, günün ilk kahvesini ve sigarasını içerdi.

Hastalığının başlangıcında teşhis koyan doktor, Fissingergen'e günde kaç paket sigara içtiğini sordu. Atatürk "sekiz" dedi.

Doktor ona günde sadece bir paket sigara içmesini tavsiye etti. Bunu duyan Atatürk gülümsedi ve "Ben zaten günde bir paket sigara içiyorum. Ondan sonra izninizle yapacağım" dedi.


8. Tuhaflık: Gittiği şehirlerde veya köylerde kendisi için kurban edilen hayvanlara bakamıyordu. Bu durumda ya yüzünü çevirdi ya da kurbanın kesilmesine izin vermezdi. Ön saflarda bir savaşçı olarak en ilginç özelliği, savaş alanının dışında kan gördüğünde onun durumunun kötüleşmesiydi.

KAYNAK

 
Son düzenleme:

Alcatraz0657

Katılımcı Üye
14 May 2020
284
80
ATATÜRK HAKKINDA İLGİNÇ GERÇEKLER!

1881 yılında Selanik'te dünyaya gelen Atatürk, 1923 yılında imkansız bir süreçte yoktan bir bayrak yaratarak, 10 Kasım 1938'de vefat etti.

Ben TOZQOPARAN bu gün Atatürk'le ilgili ilginç gerçekleri ve gerçek hayat hikayelerini sizinle paylaşıyorum.



Gerçek hayat hikayelerini içeren konular:
• "Toprağım beni kirletmez"
• "Ben yarını gezdiriyorum"
• "Benim hatırım için şapkanı çıkarır mısın?"
• "Bu resmi kimseye gösterme"

"Toprağım beni kirletmez"

Cumhurbaşkanı seçilen Mustafa Kemal, deniz yoluyla bir dizi Türk topraklarını ziyaret ediyormuş. Sahil illerinden birine su yoluyla giden Atatürk, kıyıya ulaşmak için hızlı yürürken aniden ayağı takılır ve tam düşecekken, parmaklarını sahil kumuna daldırarak düşmekten kendini korur. Ona koşmak ve kirli ellerini temizlemesine yardım etmek istediler. Ama Atatürk bir süre parmaklarına baktı ve cevap verdi: - Burası benim toprağım. Beni asla kirletmeyecek "


"Ben yarını gezdiriyorum"

Atatürk bir gün, Çankaya'da olucak bir toplantıya gidiyormuş. Şoföre ise kendisini çok sayıda misafir beklediği için onu en kısa sürede toplantı yapılacak yere hızlıca götürmesini söyler. Ancak geçtiği yerlerden birinde halk onu büyük bir kalabalıkla karşılar. Atatürk arabadan iner, onlarla kısa bir süre el sıkışır ve halkın geçim durumunu sorgular. Zaman yetersizliğinden arabaya binmek ister. O sırada küçük çocuğun ağladığını duyar. Annesinin kollarında, ellerini uzatan ve ağlayan bir çocuk görür. Atatürk çocuğun yanına gelir, onu kollarına alır ve yanağından öper. Çocuk ellerini arabaya uzatır, ısrar eder ve ağlar. Annesi utanarak Atatürk'e çocuğun istediği arabanın bu olduğunu söyler. Atatürk tek kelime etmeden çocukla arabaya oturur ve arabayla çocuğu gezdirir. Görüşmedeki gecikmeye rağmen çocuğu kendisi getirir ve annesine teslim eder. Annesi özür dilediğinde, Atatürk şöyle cevap verir:

- Ben Türkiyenin yarınını gezdirdim. Bu yarın her şeyden ve herkesten daha önemli.


"Benim hatırım için şapkanı çıkarır mısın?"
Bir gün halk arasında gezerken, çarşaflı bir kadına rastlar. "Benim için başörtünüzü çıkarır mısınız" diye kadına seslenir. Kadın başörtüsünü çıkartarak Atatürkün önünde eğilir ve onun ellerinden öper.

KAYNAK

"Bu resmi kimseye gösterme"

Ağır Sakarya savaşından zorlu bir zaferle dönen Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde önündeki sorunları ve zorlukları gösteren bir rapor hazırladı. Ana odak noktası, gıda ve maddi durumun olmamasıdır. Sakaryadaysa, askerler ve düşmanlar için yiyecek eksikliği konusunda yazıyor. Tüm bu zorluklara rağmen o savaşı kazanmıştı, bu yüzden bir sanatçı Meclis'e giriyor ve tablosunu Atatürk'e saygının bir göstergesi olarak sunuyor. Tabloda Sakarya Savaşı tasvir edilmiştir. Burada Atatürk şişman, şişman bir atın üzerinde heybetli bir şekilde duruyordu. Resim güzel olduğu için seyirciler onu alkışlıyor. Ama Atatürk birden sanatçıya: "Başka gören oldu mu?

Sanatçı hayır deyince, "O

zaman lütfen başkasına gösterme" der.

Sanatçı aniden susarak yutkunur ve ne diyeceğini bilemez. Atatürk, tablonun resim gibi güzel bir sanat eser olduğunu ekliyor. Ama burada at çok iyi besleniyor, aynı zamanda ben de çok neşeli ve dolgun görünüyorum. Ama vallahi, öyle değildi. Sakarya'da atlar bir deri bir kemik, biz ise çöpe dönüşen biriydik. Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun?

Hatasını anlayan sanatçı: - Bu tablo Sakarya savaşının değerini düşüren bir eserdir. Atatürk bu sözlere sadece gülümser ve sanatçının elini sıkar.



Atatürk hakkında ilginç bilgiler


1. En sevdiği yemek: Gençliğinden kalan bir alışkanlıkla hayatı boyunca en sevdiği yemek kuru fasulye pilavıydı. Tatlıları sevmezdi asla.

2. Favori kitabı: Rashad Nuri Guntaki'nin "Yırtıcı Kuşu" hayatı boyunca hatta cephede bile yanından ayırmaz, her gün kitabın rastgele bir sayfasını açar ve birkaç sayfa okurmuş.

3. Favori hayvanlar: Atlar ve köpekler. "Tilki" adını verdiği köpek her zaman yatağının kenarında uyurmuş.

4. En sevdiği dans: En sevdiği dans vals idi. Klasik müziğin yanı sıra Anadolu ezgilerini dinlemeyi çok severdi.

5. Elbise: Bütün gömlekleri beyazdı. Yerel bir mal firmasına göre gömleklerini önce İsviçre'de, daha sonra Beyoğlu'ndaki bir terzide dikti. Kostümlerini her zaman kendisi tasarlardı. Mavi takım elbise giymeyi sevmiyordu.

6. Fiziksel göstergeler: Boyu 1.74 sm idi. Hayatının sonuna kadar 76 kg ağırlığındaydı. Ancak daha sonra hastalık ilerledikçe ağırlığı 46 kg'a düştü. 43 numara siyah cilalı ayakkabı giyiyordu.

7. Kahvaltı alışkanlıkları: Kahvaltıyı sevmez, uyanır uyanmaz odasındaki kanepeye oturur, günün ilk kahvesini ve sigarasını içerdi.

Hastalığının başlangıcında teşhis koyan doktor, Fissingergen'e günde kaç paket sigara içtiğini sordu. Atatürk "sekiz" dedi.

Doktor ona günde sadece bir paket sigara içmesini tavsiye etti. Bunu duyan Atatürk gülümsedi ve "Ben zaten günde bir paket sigara içiyorum. Ondan sonra izninizle yapacağım" dedi.


8. Tuhaflık: Gittiği şehirlerde veya köylerde kendisi için kurban edilen hayvanlara bakamıyordu. Bu durumda ya yüzünü çevirdi ya da kurbanın kesilmesine izin vermezdi. Ön saflarda bir savaşçı olarak en ilginç özelliği, savaş alanının dışında kan gördüğünde onun durumunun kötüleşmesiydi.

KAYNAK

ellerinize sağlık güzel bir konu olmuş
 

Z'nick

Üye
5 Ara 2021
104
44
PAHİYTAHT
ATATÜRK HAKKINDA İLGİNÇ GERÇEKLER!

1881 yılında Selanik'te dünyaya gelen Atatürk, 1923 yılında imkansız bir süreçte yoktan bir bayrak yaratarak, 10 Kasım 1938'de vefat etti.

Ben TOZQOPARAN bu gün Atatürk'le ilgili ilginç gerçekleri ve gerçek hayat hikayelerini sizinle paylaşıyorum.



Gerçek hayat hikayelerini içeren konular:
• "Toprağım beni kirletmez"
• "Ben yarını gezdiriyorum"
• "Benim hatırım için şapkanı çıkarır mısın?"
• "Bu resmi kimseye gösterme"

"Toprağım beni kirletmez"

Cumhurbaşkanı seçilen Mustafa Kemal, deniz yoluyla bir dizi Türk topraklarını ziyaret ediyormuş. Sahil illerinden birine su yoluyla giden Atatürk, kıyıya ulaşmak için hızlı yürürken aniden ayağı takılır ve tam düşecekken, parmaklarını sahil kumuna daldırarak düşmekten kendini korur. Ona koşmak ve kirli ellerini temizlemesine yardım etmek istediler. Ama Atatürk bir süre parmaklarına baktı ve cevap verdi: - Burası benim toprağım. Beni asla kirletmeyecek "


"Ben yarını gezdiriyorum"

Atatürk bir gün, Çankaya'da olucak bir toplantıya gidiyormuş. Şoföre ise kendisini çok sayıda misafir beklediği için onu en kısa sürede toplantı yapılacak yere hızlıca götürmesini söyler. Ancak geçtiği yerlerden birinde halk onu büyük bir kalabalıkla karşılar. Atatürk arabadan iner, onlarla kısa bir süre el sıkışır ve halkın geçim durumunu sorgular. Zaman yetersizliğinden arabaya binmek ister. O sırada küçük çocuğun ağladığını duyar. Annesinin kollarında, ellerini uzatan ve ağlayan bir çocuk görür. Atatürk çocuğun yanına gelir, onu kollarına alır ve yanağından öper. Çocuk ellerini arabaya uzatır, ısrar eder ve ağlar. Annesi utanarak Atatürk'e çocuğun istediği arabanın bu olduğunu söyler. Atatürk tek kelime etmeden çocukla arabaya oturur ve arabayla çocuğu gezdirir. Görüşmedeki gecikmeye rağmen çocuğu kendisi getirir ve annesine teslim eder. Annesi özür dilediğinde, Atatürk şöyle cevap verir:

- Ben Türkiyenin yarınını gezdirdim. Bu yarın her şeyden ve herkesten daha önemli.


"Benim hatırım için şapkanı çıkarır mısın?"
Bir gün halk arasında gezerken, çarşaflı bir kadına rastlar. "Benim için başörtünüzü çıkarır mısınız" diye kadına seslenir. Kadın başörtüsünü çıkartarak Atatürkün önünde eğilir ve onun ellerinden öper.

KAYNAK

"Bu resmi kimseye gösterme"

Ağır Sakarya savaşından zorlu bir zaferle dönen Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde önündeki sorunları ve zorlukları gösteren bir rapor hazırladı. Ana odak noktası, gıda ve maddi durumun olmamasıdır. Sakaryadaysa, askerler ve düşmanlar için yiyecek eksikliği konusunda yazıyor. Tüm bu zorluklara rağmen o savaşı kazanmıştı, bu yüzden bir sanatçı Meclis'e giriyor ve tablosunu Atatürk'e saygının bir göstergesi olarak sunuyor. Tabloda Sakarya Savaşı tasvir edilmiştir. Burada Atatürk şişman, şişman bir atın üzerinde heybetli bir şekilde duruyordu. Resim güzel olduğu için seyirciler onu alkışlıyor. Ama Atatürk birden sanatçıya: "Başka gören oldu mu?

Sanatçı hayır deyince, "O

zaman lütfen başkasına gösterme" der.

Sanatçı aniden susarak yutkunur ve ne diyeceğini bilemez. Atatürk, tablonun resim gibi güzel bir sanat eser olduğunu ekliyor. Ama burada at çok iyi besleniyor, aynı zamanda ben de çok neşeli ve dolgun görünüyorum. Ama vallahi, öyle değildi. Sakarya'da atlar bir deri bir kemik, biz ise çöpe dönüşen biriydik. Bunun ne anlama geldiğini biliyor musun?

Hatasını anlayan sanatçı: - Bu tablo Sakarya savaşının değerini düşüren bir eserdir. Atatürk bu sözlere sadece gülümser ve sanatçının elini sıkar.



Atatürk hakkında ilginç bilgiler


1. En sevdiği yemek: Gençliğinden kalan bir alışkanlıkla hayatı boyunca en sevdiği yemek kuru fasulye pilavıydı. Tatlıları sevmezdi asla.

2. Favori kitabı: Rashad Nuri Guntaki'nin "Yırtıcı Kuşu" hayatı boyunca hatta cephede bile yanından ayırmaz, her gün kitabın rastgele bir sayfasını açar ve birkaç sayfa okurmuş.

3. Favori hayvanlar: Atlar ve köpekler. "Tilki" adını verdiği köpek her zaman yatağının kenarında uyurmuş.

4. En sevdiği dans: En sevdiği dans vals idi. Klasik müziğin yanı sıra Anadolu ezgilerini dinlemeyi çok severdi.

5. Elbise: Bütün gömlekleri beyazdı. Yerel bir mal firmasına göre gömleklerini önce İsviçre'de, daha sonra Beyoğlu'ndaki bir terzide dikti. Kostümlerini her zaman kendisi tasarlardı. Mavi takım elbise giymeyi sevmiyordu.

6. Fiziksel göstergeler: Boyu 1.74 sm idi. Hayatının sonuna kadar 76 kg ağırlığındaydı. Ancak daha sonra hastalık ilerledikçe ağırlığı 46 kg'a düştü. 43 numara siyah cilalı ayakkabı giyiyordu.

7. Kahvaltı alışkanlıkları: Kahvaltıyı sevmez, uyanır uyanmaz odasındaki kanepeye oturur, günün ilk kahvesini ve sigarasını içerdi.

Hastalığının başlangıcında teşhis koyan doktor, Fissingergen'e günde kaç paket sigara içtiğini sordu. Atatürk "sekiz" dedi.

Doktor ona günde sadece bir paket sigara içmesini tavsiye etti. Bunu duyan Atatürk gülümsedi ve "Ben zaten günde bir paket sigara içiyorum. Ondan sonra izninizle yapacağım" dedi.


8. Tuhaflık: Gittiği şehirlerde veya köylerde kendisi için kurban edilen hayvanlara bakamıyordu. Bu durumda ya yüzünü çevirdi ya da kurbanın kesilmesine izin vermezdi. Ön saflarda bir savaşçı olarak en ilginç özelliği, savaş alanının dışında kan gördüğünde onun durumunun kötüleşmesiydi.

KAYNAK

eline sağlık
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.