Fatih Sultan Mehmet

THE zoRRo

Uzman üye
26 Tem 2022
1,670
1,607
19
Türk Deniz Kuvvetleri

7lu6zi4.png
II. Mehmet (Osmanlıca: محمد ثانى) veya bilinen adıyla Fatih Sultan Mehmet ya da kısaca Fatih (d. 30 Mart 1432 – ö. 3 Mayıs 1481), Osmanlı İmparatorluğu'nun 7. padişahıdır. İlk olarak 1444-1446 yılları arasında kısa bir dönem, daha sonra 1451'den 1481 yılındaki ölümüne kadar 30 yıl boyunca hüküm sürdü. 29 Mayıs 1453 tarihinde İstanbul'u fethetti, 1058 yıllık Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu'nu yıktı ve bu olaydan sonra "Fatih" unvanıyla anılmaya başladı. Bu olay, birçok kesimlerce Orta Çağ'ın sonu ve Yeni Çağ'ın başlangıcı olarak kabul edildi. Ayrıca bu vesileyle İslam peygamberi Muhammed'in "Konstantiniyye elbet fetholunacaktır. Onu fethedecek komutan ne güzel komutan, onu fetheden ordu ne güzel ordudur." hadisine nâil olduğu için günümüzde Müslüman dünyasının bir kesiminde "kahraman" olarak görülmektedir.

30 Mart 1432 tarihinde Edirne'de doğdu. Babası Sultan
II. Murad, annesi ise Hüma Hatun'dur. Küçük yaşta tahsiline ve yetişmesine çok önem verilen Şehzade Mehmed, devrin en üstün âlimlerinden eğitim gördü. 11 yaşına geldiğinde, idari yönden tecrübe kazanması için Manisa sancakbeyliğine tayin edildi. Felsefe, hadis, tefsir, fıkıh, kelâm, tarih, geometri ve matematik alanlarında fevkalade yetişti. 1444 yılında babası II. Murad, tahtı 12 yaşındaki oğlu Mehmet'e devrederek Manisa'ya çekildi. Ancak Osmanlı tahtına küçük yaşta birisinin geçtiğini duyan Avrupa ülkeleri, bir kez daha Osmanlı topraklarına yöneldi. Bunun üzerine II. Murad, 1446 senesinde tekrar tahta geçti.

II. Mehmed, 1451 yılında babasının ölmesi üzerine 19 yaşında tekrar Osmanlı tahtına oturdu. 1453'te Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu'na, 1460'ta Mora Despotluğu'na, 1461'de Trabzon İmparatorluğu'na son verdi. 1473'te, Akkoyunlu Devleti hükümdarı Uzun Hasan'ı Otlukbeli Muharebesi ile yendi. II. Mehmed, döneminde çıkardığı kanunları ''Fatih Kanunnamesi'' adıyla kitaplaştırdı. Bu kanunla birlikte Osmanlı'ya ''Kardeş Katli Yasası'nı" getirdi. 1481'de, Anadolu’ya doğru yeni bir sefere çıkan Fatih, yolun başında hastalandı ve 3 Mayıs 1481’de, Gebze yakınlarındaki Hünkârçayırı'ndaki ordugâhında, 49 yaşındayken öldü. Genel olarak gut (niksir) hastalığından ötürü öldüğü düşünülmekle birlikte, zehirlendiği iddiaları da bulunmaktadır. Mezarı İstanbul'un Fatih ilçesindeki Fatih Camii'nde yer almaktadır.

Ayrıca Fatih Sultan Mehmet'in, ana dili olan
Osmanlıcanın yanında Yunanca, Latince, İbranice, Arapça ve Farsça olmak üzere beş tane yabancı dil bildiği belirtilmektedir.

ay6jbpk.png

Adlandırmalar


II. Mehmet 1453 yılında, 21 yaşındayken İstanbul'u fethederek Roma İmparatorluğu'nun varisi olan 1058 yıllık Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu'na son verdi ve bu olay bazı tarihçiler tarafından Orta Çağ'ın sonu ve Yeni Çağ'ın başlangıcı olarak kabul edildi. Bu fetihten sonra ''Fethin Babası'' anlamına gelen Ebû'l-Feth (ابو الفتح), daha sonraki dönemlerde ise "Çağ Açan Hükümdar" ve Kayser-i Rûm (قیصر روم, "Roma İmparatoru") unvanları ile anıldı. Kayser-i Rum unvanı Fatih'in Rum olduğunu göstermez. Bu unvan siyasi emeller için kullanılmıştır. Batı'da Grand Turko ("Büyük Türk") takma adıyla bilinirken; birçok tarihî kaynaklarda ismi, Mehmet isimli diğer padişahlarınki gibi, Muhammed şeklinde ve divan edebiyatındaki mahlasıyla Avni de geçer. Üstelik Sultanü'l-Berreyn ve Hakanü'l-Bahreyn ("İki Karanın ve İki Denizin Hükümdarı") olarak da tanınırdı.
ay6jbpk.png

Şehzadeliği

27 Receb 835 (30 Mart 1432) Pazar günü şafak vaktinde, devletin başkenti olan Edirne'de, II. Murad'ın dördüncü oğlu olarak dünyaya geldi. Annesi Hüma Hatun, tarihçi Babinger ve yazar Lord Kinross’a göre gayrimüslim bir köledir. Yine Babinger'e göre, ölümünden sonra İran efsanelerindeki cennetkuşu hümadan esinlenilerek Hüma Hatun olarak adlandırılmıştır.

Mehmet 2 yaşına kadar Edirne'de kaldıktan sonra 1434’te sütninesi ve küçük ağabeyi Alâeddin Ali ile birlikte 14 yaşındaki büyük ağabeyi Ahmet’in
Rum sancakbeyi olduğu Amasya'ya gönderildi. Burada ağabeyi Ahmet'in erken yaşta ölmesi üzerine Mehmed 6 yaşında Rum sancakbeyi oldu (İnalcık'a göre şüpheli). Diğer ağabeyi Alâeddin Ali ise Manisa'da Saruhan sancakbeyi oldu. 2 yıl sonra babaları II. Murad'ın talimatıyla iki kardeş yer değiştirdiler ve Mehmet Saruhan sancakbeyi oldu.

Mehmet’in eğitimi için babası çeşitli hocalar görevlendirdi. Ancak zeki olduğu kadar hırçın bir çocuk olan Mehmet’in eğitilmesi kolay olmadı. Sonunda babası heybetli ve otoriter bir alim olan Molla Gürani’yi görevlendirdi. Anlatılana göre Murad, Gürani'ye bir değnek vermiş ve Mehmet itaatsizlik ederse kullanmasını söylemişti. Molla Gürani Mehmet’e, dersini dikkate almayan bir öğrencinin hocası tarafından dövülmesi ile ilgili edebi bir cümleyi inceletmiş, Mehmet durumun ciddiyetini kavrayarak eğitimine önem vermeye başlamıştır.

Şehzade Mehmet'in medrese kökenli hocalarının yanı sıra bilgi edindiği Batılı şahsiyetler de bulunmaktaydı. Saruhan (Manisa) sarayında İtalyan hümanisti Anconalı Ciriaco ve saraydaki başka İtalyanlar onun Avrupa tarihi ile Antik Yunan filozoflarının hayatlarıyla ilgili kitaplar okumasına önayak olmuştu. Bu durum Şehzade Mehmet'e çok-kültürlülük kazandırmıştır. Topkapı Sarayı arşivinde bulunan II. Mehmet'in şehzadelik yıllarına ait olan karalama defterinde Latin harfleri, Arap harfleri, Roma büstlerini andıran insan çizimleri ve Osmanlı figürleri bulunmaktadır. Ayrıca Fatih Sultan Mehmet'in Arapça ve Farsçanın yanı sıra Latince, Yunanca ve İtalyanca bilmesi bu dönemdeki münasebetlerine dayandırılmaktadır.

ay6jbpk.png

Öğrenim hayatı

Fatih Sultan Mehmet çocukluğundan itibaren yoğun bir İslami ve ilmi eğitim aldı. Kendisinden önceki 6 padişah gibi o da askeri hususlarda bilgi ve tekniğe sahipti. Fatih Sultan Mehmet, birçok tarihçi tarafından bir Rönesans hükümdarı olarak tanımlanmaktadır. Fatih, İtalya ve İtalyan kültürünü tanıyan nadir bir doğu hükümdarıydı. Sultan Mehmet'in yanında bulundurduğu Rum tarihçi Kritovulos, onun kendi anadili olan Türkçe dışında Arapça, Farsça, İbranice, Keldanice, Slavca, İtalyanca, Yunanca ve Latince bildiğini ifade etmektedir. Fatih'in özellikle İstanbul'un fethinden sonra zengin bir kütüphanesi vardı ve binlerce ciltlik kitaba sahipti. Antik tarihe meraklı olan padişah, Pulutarque'nin Geographia isimli eserini Yunanca'dan Türkçeye çevirerek coğrafi bilimlere olan ilgisini göstermiştir. Fatih'in sarayında Yunanca ve İtalyanca bilen iki katip bulunuyor ve padişaha eskiçağ tarihiyle ilgili bilgiler veriyordu. Mitolojiyle ilgilenen Fatih, Homeros'un meşhur İlyada Destanı'nın kopyasını hazırlatmıştı. Fatih'in yanında bulunan İtalyan nedimesi ona Antik Yunanistan'daki düşünürlerin ve Romalı tarihçilerin eserlerini okutmuştu. Fatih papaların, imparatorların, Fransa krallarının, Büyük İskender'in Lombardların vekayinamelerini okumuştu. Bizanslı tarihçi Georgios Frantzis, Fatih'in Büyük İskender, Roma imparatoru Augustus, Bizans imparatoru Büyük Konstantin ve Theodosius gibi şahsiyetlere karşı hayranlık beslediğini söyler. Ayrıca Fatih ateşli silahlara karşı yoğun ilgi göstermiş, tarihteki ilk havan topu olduğu bilinen şahinin çizimlerini bizzat kendisi yapmıştır. Divan edebiyatında Fatih Sultan Mehmet, Avni mahlasıyla şiirler yazmıştır. Yine padişah, huzurunda felsefi tartışmalar yaptırıyordu. Ali Kuşçu, Georgios Trapezuntios ve Hocazade gibi devrin büyük zekalarını korumuş, Hristiyan bilim adamları ve sanatkarları sarayına davet etmiş, onlara iltifat ve ikramlarda bulunmuştur. Fatih ayrıca İtalyan ressam Gentile Bellini'ye kendi hususi resmi olmak üzere çeşitli portreler ve heykeller yaptırmıştır. Hristiyanlığı yakından tanımak isteyen Fatih, İstanbul Ortodoks Kilisesine patrik olarak atadığı Gennadios ile Hristiyanlık akaidi üzerine müzakereye girişmiş ve bu müzakerenin yazılmasını istemişti. (Gennadios İtikadnamesi) Hatta bu durum Avrupa'da Fatih'in Hristiyanlığa meylettiği şeklinde yorumlanmış ve Papa II. Pius padişahı Hristiyanlığa davet eden bir mektup kaleme almıştı. Tarihçi İlber Ortaylı bu konuyla ilgili olarak Fatih'in şüphesiz itikadı olduğunu fakat sofu derecesinde koyu bir Müslüman olmadığını belirtmiştir.
300px-1000_TL_reverse.jpg

Türkiye Cumhuriyeti'nde ilk ve tek padişah
resminin yer aldığı 1000 lira (1986-1992)

ay6jbpk.png


ÖLÜMÜ

Fatih 1481’de, Anadolu’ya doğru yeni bir sefere çıktı. Ama daha yolun başında hastalandı ve 3 Mayıs 1481’de Gebze yakınlarındaki Hünkar Çayırı'ndaki ordugâhında henüz 49 yaşındayken öldü. Gut hastalığından

öldüğü sanılmakla birlikte, Alman tarihçi Franz Babinger göre Yakup Paşa tarafından zehirlendiği de rivayet edilir. Fatih öldükten sonra ölümü saklandı. Padişahın hamam ihtiyacı var denilerek gizlice cenazesi saraya getirildi. O sırada Şehzade Bayezid'e ve Şehzade Cem'e ulak gönderildi. O sırada asker Fatih'in öldüğünü öğrenip İstanbul'a geldi. İstanbul'da büyük bir anarşi başladı.
Karamanlı Mehmed Paşa
, Cem taraftarı olduğu için idam edildi. Her taraf yağmalanmaya başladı. Gayrimüslim tüccarların ev ve dükkânlarına saldırılar düzenlendi. O arada herkes, kendi taraftarını tahta çıkarmak için uğraşırken, Fatih'in cenazesi sarayda karanlık bir odada unutuldu. Baltacılar kethüdası Kasım isimli bir kişi, II. Bayezid'e yazdığı mektupta, sarayda cenazenin yanına gittiğinde 3 gün 3 gece üzerine mum yanmadığını, cesedin kokusundan yanına zor varıldığını söyler. Daha sonra tahnit ustasıyla beraber iç organları çıkarılmış ceset tahnit edilmiştir. Cesedi tahnit edebilmek için elbiselerinin çıkarılması gerekiyordu. Lakin, mevsimin sıcak olması dolayısıyla ceset bozulduğu için elbise cesede yapışmıştı. Bu yüzden, elbisesi sol kolunun üzerinden kesildi ve tahnit bu şekilde yapıldı. Kesik elbise, bugün halen Topkapı Sarayı'ndadır. II. Bayezid, 7 Mayıs'ta babasının öldüğünü öğrenmiş ve 21 Mayıs'ta Üsküdar'a ulaşmıştır. 22 Mayıs 1481 tarihinde ise defnedilmiştir.


7lu6zi4.png

220px-Gentile_Bellini_003.jpg

II. Mehmed'in İtalyan ressam Gentile Bellini'ye
yaptırdığı 1479 tarihli portresi


Tam adı
Mehmet bin Murad
Hanedan
Osmanlı Hanedanı
Babası
II. Murad
Annesi
Hüma Hatun
Dini
İslam
İmzası

125px-Tughra_of_Mehmed_II.svg.png


7a5k2ql.png


Not:
Kendi yorumlarımı da kattım, yanlışım varsa lütfen düzeltin.


Kaynak:
wikipedia

fbq4o89.png
 
Son düzenleme:
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.