Türkiye'de Bilişim Hukuku (04.05.2007 - ∞)
Türkiye'de bilişim alanında ilk kanun 2007 yılında meclis onayı ile çıkarılmıştır, ilgili yılda siber suçların artması ve bürokratlarında bunlardan etkilenmesi devleti bu konuda kanun çıkartmaya yürütmüştür.
İlgili görselde de görüleceği üzere 2007 yılında siber suçlarda gözle görülür bir artış gözüküyor, bu artışın önünü kesmek için çeşitli kanunlar ve hamleler yapılmıştır.
İlgili hamlelerin başlangıcı 4 mayıs 2007'de meclis onayı ile çıkarılmıştır, daha sonrasında Resmi Gazete'de ilgili kanun yayınlanmıştır.
Bilişim Hukuku Nedir?
Bilişim hukuku, dijital bilgilerin paylaşımıyla ilgilenen bir hukuk dalıdır. İnternet kullanımına ilişkin yasal çerçeveyi tanımlayan İnternet Yasaları bütünüdür.
Bilgi Teknolojileri Kanunu'nun 'Bilgi Teknolojileri Kanunu' ve 'İnternet Kanunu' olmak üzere iki başlığa ayrılır.
Bilgi Teknolojileri Yasası, hem dijitalleştirilmiş bilgilerin hem de bilgisayar programlarının etki alanlarını düzenler ayrıca bilgi güvenliğini ve elektronik ticareti sağlamaya yönelik düzenlemeler içerir.
İnternet hukuku ise interneti kullanırken ortaya çıkan hukuki problemler ilgilenir.
İnternet hukuku, hukukun birçok alanıyla etkileşim halindedir. İnternet erişimi ve kullanımı aynı zamanda güvenlik, ifade özgürlüğü ve yargı yetkisi gibi hukukun diğer alanlarıyla da ilgilidir.
Türkiye'de Bilişim Hukuku
Teknoloji her geçen gün ilerledikçe her gün farklı suçlar ortaya çıkıyor. Bu bağlamda değişime ve gelişime en açık suç bilişim suçlarıdır. Küreselleşen dünyada yeni teknolojik gelişmeler tüm dünyaya yayılıyor.
Bu nedenle ülkemizde gelişen teknolojiye bağlı olarak yeni siber suçlar ve kanunları ortaya çıkmıştır. Ülkemizde siber suçlara karşı herhangi bir yasa bulunmamaktadır. Bunun yerine mevcut yasalara siber suç hükümleri eklendi. Türkiye'de bilişim alanındaki mevzat genel olarak AB direktiflerine göre hazırlanmaktadır.
Bilişim suçları suçun her alanına ilişkin hükümler içermektedir.
Buradan ihtiyaçlar ortaya çıktıkça birçok kanun çıkarılmıştır. bilgi teknolojisine ilişkin hükümlerle desteklenmiştir. Bilişim suçlarına ilişkin en kapsamlı hüküm 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nda yer almaktadır.
Türk Ceza Kanununun onuncu bölümünde bilişim sistemine erişim, sisteme erişimin engellenmesi, sisteme müdahale edilmesi, verilerin yok edilmesi veya değiştirilmesi ile bankacılık ve bankacılık hukukunun kötüye kullanılması suçları bilişim teknolojileri suç adı altında düzenlenmiştir.
Türk Ceza Kanununun 243, 244 ve 245. maddeleri, siber suçları düzenleyen maddelerden bağımsız olarak düzenlenir. Şimdi bu üç noktaya daha yakından bakalım:
Bilişim Sistemine Girme Suçu
Türk Ceza Kanununun 243. maddesi: “ Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir. Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
Türk Ceza Kanunu'nun 243. maddesine göre bir bilişim sistemine veya onun bir parçasına hukuka aykırı olarak girmek ve bu sistemde kalmak suçtur. Verilerin geri yüklenmesine gerek kalmadan bir bilgi sistemine mağdurdan habersiz olarak sızmak ve bilgi sisteminin güvenliğini bozmak suç haline gelmiştir.
Sistemi Bozma, Verileri Yok Etme Veya Değiştirme
Türk Ceza Kanununun 244. maddesi:
“ Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde iki yıldan altı aya kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sistme veri yerleştiren var olan verileri başka bir yere gonderen kişi altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Bu fiille bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşun ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.”
Yazının gerekçesinde de belirtildiği gibi sistemlere zarar vermek suç haline gelmiştir. Bilgi sistemlerindeki veri veya programların kısmen veya tamamen yok edilmesi, işlevlerinin değiştirilmesi, normal işleyişinin engellenmesi, erişimin sınırlandırılması vb. eylemler.
genellikle bilgi sistemlerine yönelik maddi zarar olarak düzenlenmektedir. Suçun konusu, işleyişi engellenen veya zarar gören bir bilgi sistemi veya bilgi sisteminde yer almasına rağmen zarar gören, yok edilen, değiştirilen veya kullanılamaz hale getirilen veya sisteme aktarılarak başka bir yere gönderilen bilgidir.
Bilişim sisteminde sistemin bloke edilmesi, işleyişine müdahale edilmesi, verilerin yok edilmesi, verilerin değiştirilmesi ve kullanılamaz hale getirilmesi gibi eylemler suçun esaslı unsurlarıdır.
İnternet Hukuku
5651 sayılı Kanununun 8. maddesinde erişimi engellenebilecek suçları liste halinde saymıştır. İnternet ortamında yapılan ve içeriği aşağıdaki suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe sebebi bulunan yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesine krar verilir. Bunlar:
1) İntihara yonlendirme
2) Çocukların cinsel istismarı
3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma
4) Sağlık için tehlikeli madde temini
5) Müstehcenlik
6) Fuhuş
7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama
Ek.. - 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar.
Kişilik Hakları İhlali
5651 Sayılı Kanun'un 9. maddesine göre, internet ortamında yayınlanan içerikler nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden gerçek ve tüzel kişi, kurum ve kuruluşlar, içerik sağlayıcıya itirazda bulunabilecekleri gibi, itirazda bulunamamaları halinde; Servis sağlayıcı, uyarı yöntemiyle veya doğrudan ceza mahkemesine başvurarak içeriğin diziden kaldırılmasını talep edebilir, ayrıca içeriğe erişimin engellenmesini de talep edebilir. İçerik ve yer sağlayıcıları kanunda şu şekilde tanımlanmıştır:
İçerik üreticisi: İnternet aracılığıyla kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve ileten gerçek veya tüzel kişilerdir.
Barındırma sağlayıcısı: Hizmetleri ve içeriği barındıran sistemleri sağlayan veya kullanan gerçek ve/veya tüel kişiler.
Türkiye'de bilişim alanında ilk kanun 2007 yılında meclis onayı ile çıkarılmıştır, ilgili yılda siber suçların artması ve bürokratlarında bunlardan etkilenmesi devleti bu konuda kanun çıkartmaya yürütmüştür.
İlgili görselde de görüleceği üzere 2007 yılında siber suçlarda gözle görülür bir artış gözüküyor, bu artışın önünü kesmek için çeşitli kanunlar ve hamleler yapılmıştır.
İlgili hamlelerin başlangıcı 4 mayıs 2007'de meclis onayı ile çıkarılmıştır, daha sonrasında Resmi Gazete'de ilgili kanun yayınlanmıştır.
Bilişim Hukuku Nedir?
Bilişim hukuku, dijital bilgilerin paylaşımıyla ilgilenen bir hukuk dalıdır. İnternet kullanımına ilişkin yasal çerçeveyi tanımlayan İnternet Yasaları bütünüdür.
Bilgi Teknolojileri Kanunu'nun 'Bilgi Teknolojileri Kanunu' ve 'İnternet Kanunu' olmak üzere iki başlığa ayrılır.
Bilgi Teknolojileri Yasası, hem dijitalleştirilmiş bilgilerin hem de bilgisayar programlarının etki alanlarını düzenler ayrıca bilgi güvenliğini ve elektronik ticareti sağlamaya yönelik düzenlemeler içerir.
İnternet hukuku ise interneti kullanırken ortaya çıkan hukuki problemler ilgilenir.
İnternet hukuku, hukukun birçok alanıyla etkileşim halindedir. İnternet erişimi ve kullanımı aynı zamanda güvenlik, ifade özgürlüğü ve yargı yetkisi gibi hukukun diğer alanlarıyla da ilgilidir.
Türkiye'de Bilişim Hukuku
Teknoloji her geçen gün ilerledikçe her gün farklı suçlar ortaya çıkıyor. Bu bağlamda değişime ve gelişime en açık suç bilişim suçlarıdır. Küreselleşen dünyada yeni teknolojik gelişmeler tüm dünyaya yayılıyor.
Bu nedenle ülkemizde gelişen teknolojiye bağlı olarak yeni siber suçlar ve kanunları ortaya çıkmıştır. Ülkemizde siber suçlara karşı herhangi bir yasa bulunmamaktadır. Bunun yerine mevcut yasalara siber suç hükümleri eklendi. Türkiye'de bilişim alanındaki mevzat genel olarak AB direktiflerine göre hazırlanmaktadır.
Bilişim suçları suçun her alanına ilişkin hükümler içermektedir.
Buradan ihtiyaçlar ortaya çıktıkça birçok kanun çıkarılmıştır. bilgi teknolojisine ilişkin hükümlerle desteklenmiştir. Bilişim suçlarına ilişkin en kapsamlı hüküm 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nda yer almaktadır.
Türk Ceza Kanununun onuncu bölümünde bilişim sistemine erişim, sisteme erişimin engellenmesi, sisteme müdahale edilmesi, verilerin yok edilmesi veya değiştirilmesi ile bankacılık ve bankacılık hukukunun kötüye kullanılması suçları bilişim teknolojileri suç adı altında düzenlenmiştir.
Türk Ceza Kanununun 243, 244 ve 245. maddeleri, siber suçları düzenleyen maddelerden bağımsız olarak düzenlenir. Şimdi bu üç noktaya daha yakından bakalım:
Bilişim Sistemine Girme Suçu
Türk Ceza Kanununun 243. maddesi: “ Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir. Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
Türk Ceza Kanunu'nun 243. maddesine göre bir bilişim sistemine veya onun bir parçasına hukuka aykırı olarak girmek ve bu sistemde kalmak suçtur. Verilerin geri yüklenmesine gerek kalmadan bir bilgi sistemine mağdurdan habersiz olarak sızmak ve bilgi sisteminin güvenliğini bozmak suç haline gelmiştir.
Sistemi Bozma, Verileri Yok Etme Veya Değiştirme
Türk Ceza Kanununun 244. maddesi:
“ Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde iki yıldan altı aya kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sistme veri yerleştiren var olan verileri başka bir yere gonderen kişi altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Bu fiille bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşun ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.”
Yazının gerekçesinde de belirtildiği gibi sistemlere zarar vermek suç haline gelmiştir. Bilgi sistemlerindeki veri veya programların kısmen veya tamamen yok edilmesi, işlevlerinin değiştirilmesi, normal işleyişinin engellenmesi, erişimin sınırlandırılması vb. eylemler.
genellikle bilgi sistemlerine yönelik maddi zarar olarak düzenlenmektedir. Suçun konusu, işleyişi engellenen veya zarar gören bir bilgi sistemi veya bilgi sisteminde yer almasına rağmen zarar gören, yok edilen, değiştirilen veya kullanılamaz hale getirilen veya sisteme aktarılarak başka bir yere gönderilen bilgidir.
Bilişim sisteminde sistemin bloke edilmesi, işleyişine müdahale edilmesi, verilerin yok edilmesi, verilerin değiştirilmesi ve kullanılamaz hale getirilmesi gibi eylemler suçun esaslı unsurlarıdır.
İnternet Hukuku
5651 sayılı Kanununun 8. maddesinde erişimi engellenebilecek suçları liste halinde saymıştır. İnternet ortamında yapılan ve içeriği aşağıdaki suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe sebebi bulunan yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesine krar verilir. Bunlar:
1) İntihara yonlendirme
2) Çocukların cinsel istismarı
3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma
4) Sağlık için tehlikeli madde temini
5) Müstehcenlik
6) Fuhuş
7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama
Ek.. - 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar.
Kişilik Hakları İhlali
5651 Sayılı Kanun'un 9. maddesine göre, internet ortamında yayınlanan içerikler nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden gerçek ve tüzel kişi, kurum ve kuruluşlar, içerik sağlayıcıya itirazda bulunabilecekleri gibi, itirazda bulunamamaları halinde; Servis sağlayıcı, uyarı yöntemiyle veya doğrudan ceza mahkemesine başvurarak içeriğin diziden kaldırılmasını talep edebilir, ayrıca içeriğe erişimin engellenmesini de talep edebilir. İçerik ve yer sağlayıcıları kanunda şu şekilde tanımlanmıştır:
İçerik üreticisi: İnternet aracılığıyla kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve ileten gerçek veya tüzel kişilerdir.
Barındırma sağlayıcısı: Hizmetleri ve içeriği barındıran sistemleri sağlayan veya kullanan gerçek ve/veya tüel kişiler.
