Android’in dünü, bugünü ve geleceği

Héraklés

Özel Üye
27 Haz 2011
6,162
23
Google’ın mobil işletim sistemi Android ilk çıktığı zamanlardan beri iOS’a rakip olarak gösteriliyor. Aslında piyasaya çıktığı ilk zamanlar iOS’a rakip olacak yetenekte bir işletim sistemi değildi fakat bugün rahatlıkla söyleyebiliriz ki pek çok konuda en az onun kadar yetenekli. Hatta bazı özellikleri ile iOS’un önüne dahi geçiyor. Bu yazımızda Android eskiden nasıldı, şimdi nasıl, gelecekte nasıl olacak/olabilir ona bir bakıyoruz.



Android’in tarihi Ekim 2003′te Palo Alto’da Android şirketinin Andy Rubin, Rick Miner, Nick Sears ve Chris White tarafından kurulmasıyla başlıyor. Kuruculardan Andy Rubin şu an Google Mobil’den sorumlu üst düzey yönetici ve başkan yardımcısı olarak görevini sürdürüyor.

Şirket 2005 yılında Google tarafından satın alınıyor. Bu zamana kadar geçen süre içinde Android’i herhangi bir mobil cihazda görmüyoruz. Şirket 2007 yılında ise şu an 84 üyesi bulunan Open Handset Alliance’ı kuruyor. Bu oluşumu Symbian şirketinin kurduğu Symbian vakfına benzetebiliriz.





2007 yılının Kasım ayında ise Android uygulama geliştirme kitinin beta sürümü yayınlandı. Bundan yaklaşık bir sene sonra yani tarihler Eylül 2008′i gösterdiğinde ise Android’in 1.0 sürümü yayınlandı. Dikkat ettiyseniz Android şirketinin kurulması ve Android’in ilk sürümünün yayınlanması arasında neredeyse 5 sene var. Bir işletim sisteminin olgunlaşması için fazla uzun olmayabilir fakat burada 6 aydlık periyotlarla yenilenen bir sektörden bahsediyoruz ve böyle bir sektör için oldukça uzun bir süre. Android’in bu kadar popüler olmasının sebebi belki de kuluçka süresi diye adlandırabileceğimiz bu uzun süreydi. Firma, pek çok eksiği bulunan bir işletim sistemini piyasaya sürmek yerine seçimlerini akıllı telefonlarda bulunması gereken özelliklere sahip, kabul edilebilir derecede iyi bir sistem oluşturmaktan yana kullanmış gibi görünüyor.

Android 1.0′ın temel özelliklerini Google servisleriyle entegrasyon, HTML ve XHTML destekli web tarayıcı, Android Market, multi-tasking, Wi-Fi ve bluetooth desteği olarak sıralayabiliriz. Multi-tasking özelliğini saymazsak Android’in ilk kararlı sürümünün özellikleri o zamanlar için nefes kesici sayılmazdı. İnsanları heyecanlandıran asıl husus Android’in açık kaynaklı mobil işletim sistemi olmasıydı. Bir de bu sistem Google gibi el attığı her işi layıkıyla yapan bir firmanın elinden çıkınca Android’e olan ilgi ister istemez arttı. Android 1.0 sürümüne sahip ilk akıllı telefon ise HTC’den geldi. HTC Dream o zamanlar için orta-üst diyebileceğimiz donanıma sahip, fiziksel klavyeli bir modeldi.






Şubat 2009′da ise HTC Dream’e özel yapılan Android 1.1 sürümü çıktı. Bu sürüm 1.0′ın bazı eksikliklerini gideriyordu. Android’i yeni çıkan pek çok cihazda görmemiz ise Nisan 2009′da çıkan, 2.6.27 versiyon numaralı Linux çekirdeğiyle gelen Cupcake kod adlı 1.5 sürümüyle oldu. Cupcake ile birlikte AGPS desteği, sanal klavye, YouTube ve Picasa entegrasyonu geldi. Android pek çok cep telefonu üreticisi için artık oldukça cazip bir işletim sistemiydi.

Aynı yılın Eylül ayında 1.6 (Donut) sürümü çıktı. Bu sürüm temelde çok büyük farklılıklar getirmiyor, onun yerine mevcut özellikleri iyileştiriyordu. 1.5 sürümünden en büyük farkı ses ile arama özelliğiydi. Bu özellik şimdiye kadar olanlardan biraz daha farklıydı çünkü ses ile arama özelliği ile yol tarifi alabiliyor, google araması yapabiliyordunuz. 1.6 sürümüne sahip herhangi bir cihaz satın almayı düşünen bilinçli kullanıcıların merak ettiği tek şey ise aldıkları telefona yakında çıkacak olan 2.0 (Eclair) sürüm güncellemesinin gelip gelmeyeceğiydi. Çünkü Eclair, kullanıcıların şikayet ettiği pek çok eksikliği gideriyordu.

2009′un ekim ayında çıkan Eclair sürümü ile Android artık oldukça gelişmişti. Eskiden sadece orta ve üst seviye telefonlarda görülürken artık giriş seviyesindeki telefonlarda da görülmeye başlandı. Birden çok e-posta hesabı yönetebilme özelliği, Microsoft Exchange desteği, yeni kullanıcı arabiriminin yanında tam HTML5 desteğine de sahip internet tarayıcısı ile gelen 2.0 sürümü oldukça beğenilmişti. Adobe Flash desteği dışındaki eksikliklerin çoğu 3. parti yazılımlar ile gideriliyordu.

Android’in tam olarak olgunlaşması ise Mayıs 2010′da çıkan Froyo sürümü ile oldu. Hotspot gibi 3. parti yazılımlarla sağlanan bazı özellikler işletim sistemine entegre olarak bulunuyor, Adobe Flash 10.1 desteği ile iPhone almayı düşünen pek çok kişiyi Android’li telefon almaya teşvik ediyordu. Yüklü uygulamaları sd karta aktarabilme özelliği oldukça beğenilmişti çünkü Android’li pek çok telefon düşük sayılabilecek depolama kapasitesiyle geliyordu. Yüklü uygulamaları güncellemek oldukça kolaylaşmıştı. 2.2 bazı tabletlerde de kullanıldı fakat tabletlere uygun bir arayüze sahip olmadığı için pek tutulmadı.




2010 Aralık ayında şu anda da kullandığımız Gingerbread kod adlı 2.3 sürümü piyasaya çıktı. NFC desteği ve klavyede yapılan iyileştirmeler dışında 2.2′nin üzerine pek fazla bir şey koymayan, daha çok stabilite ve arayüz konusundaki eksiklikleri gideren bu sürümün geliştirilmiş versiyonları şu an Android’li telefonlarımızda bulunuyor.



.2 sürümünü kullanan bazı tabletlerin bulunduğunu fakat tabletlere uygun bir arayüze sahip olmadığı için pek tutulmadığını belirtmiştik. Google, Android’li tablet ihtiyacına cevap vermek için Mayıs 2011′de holografik arayüze sahip Honeycomb’u kullanıcıların beğenisine sundu. 2.3′ün tablete uyarlanmış hali olan bu sürümü tablet piyasasına girmek isteyen firmalar oldukça sevdi. Öyle ki Honeycomb’lu tabletler Apple’ın tableti iPad’in satışlarını tehdit edecek kadar iyiydi. Çoğu firma birbirine benzer ürünler çıkarırken farklılık yaratıp piyasada adını duyurmak isteyenler fiziksel klavyeli tasarımlarıyla karşımıza çıktılar.

Yazımızın bu kısmına kadar olan bölümünde Google’ın mobil işletim sistemi olan Android’in nereden nereye geldiğini özetlemeye çalıştık. Peki bundan sonra ne olacak?

Önümüzdeki aylarda piyasaya çıkması beklenen Android’in Ice Cream Sandwich kod adlı 4.0 numaralı sürümü telefonlara uyarlanmış Gingerbread ile tabletlere uyarlanmış Honeycomb sürümünü bir araya getirip hem tabletlerde hem de telefonlarda aynı işletim sisteminin kullanılmasını sağlayacak.

Ice Cream Sandwich sürümüyle birlikte tablet-telefon melezi 5” ekrana sahip tasarımları piyasada görmemiz mümkün. Bunun yanında ARM mimarisi gelişimini aynı hızda devam ettirirse önümüzdeki senelerde netbook ve giriş seviyesi notebook’larda kullanılmaya başlanabilir ve bu durum gerçekleşirse ARM işlemcili bilgisayarlarda Android kullanılabilir.

Bu yazımızda Android’in nereden nereye geldiğini, nerelere gidebileceğini anlatmaya çalıştık. Bunu yaparken sizi fazla sıkmamak için çok fazla detaya inmemeye çalıştık ve sonuç olarak özet niteliğinde bir yazı ortaya çıktı. Umarız beğenmişsinizdir.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.