BİR HACKERIN HAYATI
BÖLÜM 1 VE BÖLÜM 2
Bir Coder düşünün 23 yaşlarında henüz gençliğinin baharında asosyal bir genç ve tek dostu bilgisayar. Sevdiği kız uğruna, dünyayı değiştirmek uğruna kötülüğü yok etmek için uğraşan bir Hacker, bir Coderi düşünün. İşte bütün hikaye bundan ibaret
BÖLÜM 1 VE BÖLÜM 2
Bir Coder düşünün 23 yaşlarında henüz gençliğinin baharında asosyal bir genç ve tek dostu bilgisayar. Sevdiği kız uğruna, dünyayı değiştirmek uğruna kötülüğü yok etmek için uğraşan bir Hacker, bir Coderi düşünün. İşte bütün hikaye bundan ibaret
Düşünün odadasınız ve kıpkırmızı gözler, oda karanlık, masanın üstünde bir bilgisayar var ve sadece bilgisayarın ekranından gelen ışık. Masa dağınık, oturan bir programcı, hacker. Boyu 190 cm. Vücut yapısı yerli yerinde siyah saçlı, kahverengi gözleri ve sürekli giydiği kapşonlu hırkası Masanın üzeri yaptığı algoritma kağıtlarıyla dolu. Sürekli bir plan dahilinde projesini yapmaya çalışıyor. Evi 3 odalı. yatak odası, çalışma odası ve spor odası. Spor odasında genelde vücut geliştirici aletler var. Yatak odasında sıradan bir yatak var tam odanın ortasında, giysi dolabı yatak odasını doldurmuş durumda. Odalar küçük, çalışma odasında ise 2 masa, biri masaüstü diğeri ise notebook olmak üzere iki bilgisayarı var. Programlama dilleri ve network ile ilgili kitaplarla dolu bir de rafı var. Sabah erken saatlerde spora çıkar, koşar, yürür ve sonra da giysilerini giyip çalıştığı işyeri olan reklam şirketine gider. İşyerindeki görevini açıklamak gerekirse, web tasarım programcı ve sitenin güvenliğini sağlıyor. Site üzerindeki açıkları kapatır ve zafiyetleri giderir.
Her 3 saatte bir kahve alıp içiyor. Öğle arası yemeğini yedikten sonra tekrar hemen işbaşı yapar. Coder, asosyal bir insandır. Çevresi pek geniş olmamakla beraber arkadaşları yok denecek kadar azdır. Buradaki çalışma nedeni ise boş vaktini burada değerlendirip sistem açıklarını ve zafiyetlerini öğrenmek, yeni yeni attackları keşfetmek. Evde ise Geceleri kodlarla boğuşup yakınındaki kişilerin hesaplarını, kredi kartlarını yani tanıdığı kişilere ait ne varsa hepsini hackler. Gece, bunun uğraşını verir. Günde en fazla 3 ila 4 saat uyur. Genel olarak günü böyle geçer. Tabi psikoloğunun randevularını unutmamak şartıyla. Codere bipolar tanısı konmuştur. Doktoru ilaçlarını aldığı takdirde 1-2 yıla kadar iyileşeceğini söylemesine rağmen Coder sadece bipolar hastalığının tedavisi için verilen ilaçlarını alır. Bipolar hastalığı tanımlarsak riskli davranışlar nedeniyle ilişkilere ve kariyere zarar veren, tedavi edilmediği zaman intihara bile yol açan ciddi ruhsal bir hastalıktır. Bazen ağlıyor bazen en ufak bir şeye dahi çok çabuk sinirlenip aklından geçen her şeyi söyleyebiliyor. Böylece arkadaşlarıyla olan ilişkisi genelde kötü oluyor bu durumdan ötürü her şeyi içine atıyor ve sürekli ağlıyor. Coderin tedavisi sürerken psikoloğunun tüm bilgilerini hackliyor insanları çok iyi okuyabiliyor. Sürekli kişisel gelişim kitapları ve sosyal mühendislik adına kitaplar okuyup bitiriyor. İnsanların kafalarında geçen her şeyi öğrenmek istiyor. Bir adamın hal ve hareketlerine konuşmalarına bakarak onları çözmeyi çok seviyor. Coderin hayattaki en büyük amacı öyle bir program yazmakki, insanların bütün sorunlarını çözmek ve açıklarını kapatmak ama böyle bir şeyin çok zor olacağını biliyor. Hele günümüzde her gün yüzlerce binlerce yeni yeni virüsler ortaya çıkıyor. Coder bunları düşündükçe deliye dönüyor.
Dünyadaki yapılan haksızlıkların önüne geçmeyi savaşların durmasını istiyor fakat bir türlü çözüme ulaşamıyor Ben kimim ki böyle bir şeyi başarayım demiyor ama öz güveni yüksek biri Coder ve egosu da bazen oldukça yüksek oluyor. Okul hayatına gelirsek Coder, ilköğrenimini kolejden sonra teknik bir lisede bilgisayar bölümünde, üniversiteye ise bilgisayar programcılığından başlıyor. Şuan 2.sınıfta ve işi okuluna engel değil. Çünkü ikinci öğretim olarak öğrenim görüyor. Okuldan pek hoşlanmasa da öğretmenlerin verdiği bilgiler onu tatmin etmese de aklında olan soruları sorma gereksinimi duyduğu için ve belki de bilmediği bir şeyler vardır diye okula gidiyor. Tabi birde okulundaki o güzel kızı unutmamak gerekir. Sevdiği kızın adı Melissa okuldaki en güzel kızlardan biri ve oldukça egolu biri kimseyle çıkmaz sadece erkekleri peşinden koşturmayı seven bir tip. Boyu 1.75 dolgun bir yapıya sahip sarı saçları ve mavi gözleriyle erkekleri kendine hasta eder. Dersleri pek iyi olduğu söylenemez ama Codere sürekli ders notları için ve sınıfı geçmesine yardımcı olması için yanına sokulur. Coder genelde yardım etmeyi prensibi olarak gördüğü için Melissaya bu iyiliği yapmayı ister nede olsa kızı seviyor sonuçta ve sınav sorularının bulunduğu odaya girer bir gece. Odada sınav sorularını bulduktan sonra alır bir kopyasını çantasına koyar ve yoluna devam eder. Sabah olup Melissaya götürür ve bunu kimseye söylememesini ister. Kız ise soruları gördüğü gibi çok sevinir ve Codere sarılır. Coder ilk defa böyle bir şey yaşadığı için çok heyecanlanır ve utanır orayı terk eder. Ders bittikten sonra eve döner. Spor aletleriyle biraz çalıştıktan sonra Bilgisayarının başına Melissayı hacklemek ister. Melissa hesabını hacklemek için Bilgi toplama adımlarını yapmaya başlar. Bir wordlist hazırlayacağı için şu sorulardan başlar.
- Adı ve Soyadı
- Doğum Yeri ve Doğum Tarihi
- Telefon Numarası
- Anne Adı ve Baba Adı
- Okul Numarası v.s
Bu bilgileri bildiğinden dolayı wordlistini hazırlar ve programı başlatır. Epey süre geçtikten sonra şifresini kırmayı başarır. Şifresi çok garibine gider. Kızın şifresi oldukça karmaşıktır. Doğum tarihi telefon numarasının beraber yazılmış hali Yani 1990053622... diye bir şifre sosyal hesabına giriş yaptığında kızın kız arkadaşlarından başka pek kimse ile görüşmediğini anlar. Sabah olunca işyerine gider. Her şey normal giderken bir bilgisayarda sorun olduğunu söyler Patronu ve o bilgisayara bakmasını söyler. Coder işyerindeki bilgisayarların bakım onarım işine de bakıyor. Gidip bilgisayara bakınca bilgisayar kendiliğinden bir şeylere girip farklı farklı web siteleri açtığını görür. Bu işlemler öyle hızlı yapılıyor ki takip etmek neredeyse imkansız gibi gözükür. Ama Coder iyi bir gözlemci olduğu için saldırganın asıl hedefini anlar. Saldırganın hedefi bilgisayar içindeki önemli olan reklam tasarımlarını almak ve yapım aşamasında olan bir projenin planını ele geçirmek olduğunu anlar. Coder bilgisayarın internetini söker ve bilgisayarı kapatır. Patronuna bilgisayarın virüslü olduğunu ve format atılması gerektiğini söyler. Saldırganı bulabileceğini de söyler. Ama Patron onu bulmakla uğraşmamasını ve formatı çekip işine dönmesini söyler. Patronuna hard diskin yandığını ama o planların yedeğini olduğunu hatırlatır. Patron da yeni bir hard disk takmasını söyler. Halbuki hard disk yanmamıştır. Coder hard diksi alıp evine döner formatı attıktan ve gerekli programları yükledikten sonra. Bu hard diski kullanmadığı bilgisayarına takar ve saldırganın harekete geçmesini bekler. Saldırgan 03.00 sularında bilgisayara bağlanıp yine aynı işlemleri yapar. Coder bilgisayarı bir monitöre daha bağlar bağladığı monitörde iki ekran seçimini yapar bir ekranda ön planda olan şeyler gözürkürken diğerinde ise masaüstünün gösteren bir ekran vardır ve arka planda neler yaptığını görmek ister. Bağlayıp arka plana baktığında Saldırganın hedefini tahmin ettiği şey çıktığını anlar. Bunun üzerine saldırganın bilgisayarını ele geçirmek için öncelikle hedef bilgisayarı arar ve bulur ve o bilgisayara arka planda Saldırgan dosya transferi yaparken o dosyayı da gönderir. Kendi yazdığı yazılımı o dosyaya entegre eder. Saldırganın bilgisayarına gönderdikten sonra bekleme moduna geçer. Bu belki haftalar sürebilir. Çünkü saldırganın 300 GB 'ta yakın veri aldığını biliyor. İş yerine gidip işini bitirdikten sonra okula geçer ve okulda Melissanın el ele tutuştuğu birini görür ve çok zoruna gider. Eve gidince Sosyal hesaplarına girince Coder gördüklerine şaşkınlık içinde bakar. Melissanın ilk defa biriyle çıktığını görür ve böyle samimi olduğu birine ilk defa rastlar. Melissa ile çıkan çocuğun adı ise James'tır. James yakışıklı biri ama o kadar da pek karizmatik sempatik olduğu söylenemez. Ama gideri olduğu kesin. Çocuğu hacklemek ister ama elinde yeterli bilgi olmadığı için şuan için bilgi toplama evresine geçer. Coder dışarı çıkar ve tedarikçisini arar. Evet doğru Coder arada mutluluğu, rahatlamayı madde kullanarak arar. Kullandığı madde pek önemli değil. Ama rahatladığını anlar. Bunun içinde aynı tedaviyi görür. Fakat doktoru Coderin maddeye yeniden başladığından haberi olmadığı için test yaptırmaz yaptırsa da en fazla 4 5 ayda bir yaptırır. Coder maddeyi aldıktan sonra evine içmeye gider. Gariptir ki 3 yıl öncesine kadar takip edildiğini doktoruna söyler. Ailesiyle paylaşır fakat kanıtı olmadığı için kimse ona inanmaz. Coder son zamanlarda çok şüpheci davranmaya başlar. Tekrar takip edildiğinden şüphelenir arkasına bakar ve gerçekten de 2 kişinin onu takip ettiğini fark eder. Direk ayakkabısını bağlama numarası yapar ve arkasına bakınca adamlarında durup etrafa baktığına şahid olur. Bu kez emin olur takip edildiğinden ve onlara doğru yürür. Adamlarb istifini bozmaz Adamlara bağırarak beni takip mi ediyorsunuz ne istiyorsunuz der. Adamlar hiç oralı olmadan dalgamı geçiyorsun sen der ve çekip giderler. Eve doğru tekrar yürümeye başlar. Evin karşı tarafında siyah jip tarzında bir araba görür. Eve çıktığında o araba hala orda durur. İçinde birileri olduğundan emin çünkü görür. O diğer iki adamda o arabaya binince kesinlikle emin olur. Yine takip ediliyorum der ve takmaz başta maddesini hazırlar ve başlar çekmeye içmeye.
BÖLÜM 3
Dumanı içine çektikçe kafası ayrı bir güzel olan Coder, dışarıdaki arabayı kontrol etmek için Pencereye doğru yönelir ve arabanın halen kapının önünde olduğunu görür. Bu kez de neden takip edildiğini öğrenemezse ve takip edildiğini kanıtlayamazsa herhalde intihar yolunu seçecektir bu haliyle Coder. Madde bittiği gibi bilgisayarının başına geçip saldırganın bilgisayarı ratı yedimi yemedi mi diye bakar. Henüz ortada bir şey olmadığını anlar. Yarın doktora randevusu olduğu için ve doktorunun bu kez test yaptıracağından emin olduğu için evden çıkar. Markete doğru yürümeye başlar. Çıktığı gibi arabanın motorunun çalıştırıldığını anlar. Ne tarafa giderse arabada o yönde ilerler. Markete girince arabada motoru durdurur ve beklemeye başlar. Kanının o zehirden temizlenmesi için yoğurt süt gibi ürünler alıp marketten çıkar. Araba yeniden motorunu çalıştırır. Marketin tam karşısında bir ara sokak ve önünde ise çift yönlü yol bulunmaktadır. Karşıya ara sokağa girme kararı verir. Girdiği gibi sokak dar olduğu için arabadan inenleri görür ve adımlarını sıklaştırır. Hızlı adımlarla yürümeye başlar. Adamlarda ona yetişmek için daha hızlı yürür. Sağa döner ve beklemeye başlar. Adamlar tam geldiği zaman önlerine çıkar. Adamlar 3 kişidir. Biri Coderın boyunda diğeri 180 cm kısa olanın boyu ise 175 cm dir. İkisinin kalıbı yerli yerinde ama kısa olan hafif cılızdır. Adamların hepside Siyah gözlük ve takım elbise ile dolaşırlar. Coder, tam derdiniz ne diye soracakken adam söze girer. Biz sizin güvenliğiniz için sizi takip ediyoruz. Şaşırır benim güvenliğim sizi neden ilgilendirir ve ayrı eten beni kimden koruyorsunuz diye bir soru sorar. Detayları sonra konuşuruz deyip arabaya binmesini söylerler. Coder da nedeni öğrenmek için doğru onlarla beraber arabaya yürür ve biner.
Melissa, James ile bir cafede oturup yemek yerken Coder araba pencerisinden, Melissa ve Jamesi görür ve çok üzülür. Coder, Melissadan hoşlandığını öğrense acaba ne düşünür diye düşünürken araba birden durur ve Adamlar Coderın artık kendi başına devam etmesini söyler. Durdukları yer tenha ve bir fabrikanın olduğu yerde dururlar. Etraf çok sessiz diye düşünür. Bu sessizliğin altından bakalım neler çıkacak diye düşünmeye başlar. Fabrika, epey eski gibi gözüksede birazdan içine girince ne kadar güzel restore edildiğini görecektir Coder. Yanı ağaçlarla çevrili ve yakınında iki hurdalık araba görür. Neyse fabrikaya doğru içeri girince gerçektende çok güzel bir şekilde içeriyi restore ettiklerini görür. Bilgisayar parçaları üretilen fabrikaya girdiğini görür. Müdürün odasına götürür Onunla eşlik eder biri. Coder, müdürün odasına doğru ilerler. İçerdeki adamların gece bile çalıştığını ilk defa görür. Normalde fabrikalarda çalışma süresi akşam 5 te sona ermesi gerekirken burada ise Akşam Saat 23.00 de halen çalışılmaya devam ettiğini görür elemanların. Müdürün odasına girince tekerlekli bir sandalyede birinin oturduğunu görür. Adama bu müdürmü diye sorar yüz ifadesiyle. Sorduğu adam cevabını kafasını sallıyarak onaylar. Müdür geç otur diyerek koltuğu gösterir. Yanındaki adama da çıkabilirsin diye eliyle işaret eder. Coder, hafiften adamı süzer adam, kel kısa biri ve şişman tipik patron gibi yani. Etrafı süzünce masada bir bilgisayar hesap makinesi, kalemler ve birde birkaç defterden ibaret. Codera nasıl hitap edeceğini sorar. Tom demeniz yeterli der. Adam söze başlar. Codera seni takip edip rahatsız ettiğimiz için üzgünüm der böyle olmasını istemezdik. Seni bir süredir izliyoruz. Şirketinde olsun okulunda olsun sürekli izleniyorsun. Herhangi bir güvenlik endişesi yok seni kimseden koruduğumuzda yok adamlarımın öyle bilmesinde fayda var. Her neyse konuya gireyim direk. Bir yazılım güncellemesi yaptık geçenlerde şirketimizde, fakat şirketteki yazılım otomatik olarak güncellenirken bir bug oluştu buga girdi anlıyacağın ve bu bugu senin çözebileceğini düşündük. Beni nereden buldunuz nerden biliyorsunuz o bugu çözebileceğimi dedi. Müdür ise Benim adım Alex senin çalıştığın yerin asıl sahibi benim ve ben orada bilgisayarda en iyi anlıyanın senin olduğunu biliyorum. Bu işi yapıp yapmamak senin elinde sana sunacağım teklifi duyunca elbette varım diyeceksin. Eğer o bugu çözüp yazılımın düzgün şekilde çalışmasını ve güncellenmesini sağlarsan sana 50 bin $ vereceğimi bilmiş ol. Coder, bunu duyunca epey sevindi ama belli etmedi. İlk defa bu kadar parayı bir kerede görecekti. Bir an için Melissa ile neler yapabileceğini düşündü ve tamam kabul ama parayı işten sonramı alıcam yoksa öncemi öğrenmek isterim dedi. İstediğin zaman alabilirsin hatta ihtiyacın oranında da istiyebilirsin. Benim için farkeden birşey yok. Senin bu işi yapabileceğinden eminim dedi Alex. Coder, ise ben yazılımı görmeden işi bitirmeden parayı almak istemiyorum dedi. Alex onayladı ve içeriye nefes nefese kalan biri girdi. Üzeri kan lekeleriyle doluydu. Burnundan ve ağzından kan akıyordu. Belli ki biri iyice dövmüştü onu. Adam içeriye girir girmez Müdürüm dedi ve ...
BÖLÜM 4
Adam içeriye girer girmez Müdürüm dedi ve arkasından bir adam daha girdi içeriye. Aynı şekilde onunda üstü başı kanla doluydu. Coder, şaşkınlık içinde onlara bakıyordu. Müdürde meraklı gözlerle onlara bakıp ne oluyor diye bağırdı. Adamlar korkar birşekilde kekeliyerek müdürüm o dediğiniz adamları takip ediyorduk. Adamlar takip edildiğini anladılar ve biz bir arasokağa kadar onları takip ettik. O sokakta üstümüze üşüştüler. Canımızı zor kurtardık. Müdür öfkeden deliye dönmüştü. Elindeki içkiyi alıp adamlara fırlatıp bir işi de düzgün yapın diye sitem etti. Çıkın dışarı sonra görüşecem diyip Adamları dışarı yolladı. Coder, şaşkınlığı üstünden atmaya çalışıyordu. Müdür, diyeceklerim bu kadar diyip adamlarım seni bırakacak diyip ayağa kalkıp Coder'ı uğurladı. Coder eve dönerken marketten birşeyler alacağını hatırladı ve adamlara marketin önünde inmek istediğini söyledi ve Adamlarda markette indirdi onu. Coder, markete girince birden karşısında Melissa yı gördü. Melissa onu görünce selam verdi ve;
- Merhaba. Nasılsın Tom dedi.
Coder,
- Merhaba Melissa. İyiyimm teşekkür ederim sen nasılsın ? diye sordu.
- Bende iyiyim teşekkür ederim. Tom biraz yürümek istermisin benimle ? senin için bir sakıncası yoksa ? diye sordu Coder'a.
- Tabi neden olmasın yürüyelim.
Eşyaları aldıktan sonra ikisi beraber Melissa'nın evine doğru yürümeye başladılar.Söze Melissa başladı.
- Tom biliyormusun bilmiyorum ama James ile çıkıyorum ve o gerizekalının beni aldattığını düşünüyorum. Bugün cafede otururken telini vermek istemedi. Bende şüphelendim biraz, lavaboya gidince telefonunu aldım. Ama şifreli olduğu için giremedim telefonuna. Şifresini tahmin etmeye çalıştım ama birtürlü giremedim. Tam telefonu bırakacağım an bir mesaj geldi Jessica diye birinden. Mesajda aynen şöyle yazıyordu. Seni bekliyorum evde, ne zaman geliceksin diye bir mesaj geldi. Ben şok oldum. Sonra James lavabodan geldi. Ona bunu söylemedim. Ama kim olduğunu öğrenmek istiyorum ve yardımın gerek. Sınıfta bilgisayardan anlıyanlar arasından en iyisi sensin notlarından belli yani. Bana yardımcı olabilirmisin ?
Coder, bunları duyunca bir yandan çok sevinmişti diğer yandanda biraz çekinmişti. Melissa'nın o çocuktan ayrılmasını istiyordu. Fakat Melissanın onu hacklemesini istemesi biraz onu korkutmuştu. Nede olsa suç bu yani eğer yaparsa ve Melissada bunu Alex'e söylerse sıkıntı olcaktı onun için. Ama sevdiği kız söz konusu olunca tamam demekten başka çareside yoktu.
- Tabi yardımcı olurumda nasıl bir yardım istiyorsun ?
- Mesela James'in telefonuna nasıl girebilirim. Yada sosyal medya hesaplarına nasıl girebilirim. Telefonunda ne yaparsa yapsın ben görebileyim istiyorum veya o Jessicanın kim olduğunu öğrenmekte yeter bana. Bu konularda bana yardımcı olabilir misin ?
- Şey benim bu konularda bilgim yok malesef. Ama araştırırım senin için sıkıntı yok. Bakarız bir çaresine takma kafaya sıkma canını sen Melissa.
- Gerçekten de yaparmısın bulabilir misin ?
- Neden olmasın kimse ulaşılmaz değilki dedi Coder gülümseyerek.
Melissa bunu duyunca Coder'a sarıldı ve teşekkür etti. Tom, onu eve bıraktıktan sonra oda eve doğru yürüdü. Kafasında Alex'in telefonuna veya sosyal medya hesabına nasıl sızacağının planlarını yapıyordu. Ama elinde onun hakkında yeterli bilgi olmadığı için şuan için bişey yapamayacağını anlar ve yarın Melissa ile onun hakkında detaylı konuşması gerektiğini hisseder. Tom, apartmana girip evinin kapısına gelince kapının açık olduğunu farkeder. Açık unutmuşum der ve kapının kolunu tutup açmaya çalışırken kilidin söküldüğünü farkeder. İçeriye girdiğinde evi tamamen dağınık görür ve gözlerine inanamaz. Bilgisayarları yerinde duruyor ama iki kasanın da içi açık şekilde yerde durduğunu görür. Kasaların içine bakınca harddisklerin söküldüğünü görür. Bilgisayarlarındaki harddisklerin hepsini aldıklarını görür ve polisi arar. Bunu kim yapmış olabilir diye düşününce aklına rat attığı adam gelir. Ama yok artık o nasıl olsun diyip polisin numarasını telefona girer ve tam polis Alo buyrun deyince arkadan biri Kapat lan o telefonu ve sakın arkanı döneyim deme sakın der. Coder sesi tanıyamaz ve arkasına dönüp bakmaya çalışacakken adam yine uyarır. Sana telefonu bırak ve arkanı dönme dedim der. Ama Coder dayanamaz ve arkasını döner. Adam, maske takmış ve elinde kendisine doğru tutulmuş bir silahın olduğunu görür ve Coder döndüğü gibi adam tetiğe basar ve Coder, ...
BÖLÜM 5
Gece 03.15 mevsimlerden kış hava epey soğuk ve sisli, iki adam biri uzun boylu zayıf kafasında şapka ve yüzünde bir maske, diğeri kısa ve kaslı onunda kafasında bir şapka ve yüzünde bir maske, ikiside takım elbiseli kıravatlı ve konuşuyorlar.
Söze başlıyor uzun adam.
- Bu işi bir an önce halletmeliyiz. Adam şuan yaralı bize canlı getirilicek diye emir verildi. Sakın vurmayın denildi. Sen ise gidip adamı vurdun. Şimdi ne halt yiyecez.
- Merak etme ben kafamda tasarladım herşeyi plan yaptım bak şimdi Adamı almaya gittik
diyecez ve adam direk üzerimize saldırdı. Koltuğun altından silah çıkardı ve tam bize sıkacakken biz sıktık. Yoksa adam bizi öldürecekti. Aynen böyle diyecez. Adamın birşeyinin olmadığını sadece kurşunun kolunu sıyırdığını söyliyecez. Anladın değil mi dediklerimi harfiyen bunları söliyecez.
- İyide adamın dili yokmu ya yok yalan söylüyorlar derlerse ne olcak ?
- Merak etme onuda düşündüm adamı vurduktan sonra eline bir silah verdim. Silahtaki parmak izi ona ait kanıt olarak diyecezki adam bize bu silahı sıkmaya çalışıyordu. Onlarda test ettiklerinde adamın parmak izi çıkınca bize inanacaklardır.
- Vaybe gerçekten iyi düşünmüşsün.
- Tabi lan ne sandın hadi gidelim.
Adamlar arabayı çalıştırıp gidecekleri yöne doğru arabayı sürerler. Coder'ın gözleri bağlı, elleri bağlı şekilde ve dizleri üzerine çöktürülmüş şekilde oturtulmuş, araba devam ederken birden bir ses işitir.
- Tom beni tanıdın mı kardeşim?
Tom sesin ne taraftan geldiğini anlamaz ilk başta kısık sesle geldiği için ses.
- Sende kimsin? Der.
Adam cevap verir ;
- Tom, sen kardeşini nasıl tanımazsın ne çabuk unuttun beni kardeşim? Der.
- Seni tanımıyorum kimsin sesinden çıkaramıyorum. Beni nereye götürüyorsunuz kimsiniz siz neden gözlerimi açmıyorsunuz korkuyormusunuz? Polise gideceğimi mi sanıyorsunuz ?
- Tom Tom kardeşim, yapma benim senden başka kimseden korkmadığımı biliyorsun. Ben senin o parmaklarından ve klavyenden korkuyorum kardeşim. Bu dünya da başka hiç birşeyden korkmadığımı biliyorsun kardeşim değil mi?
- Tom, bunları duyunca şoka girer, çok şaşırır Adamı tanır.
Kekeleyerek derki;
- Sen sen hayır doğru olamaz sen şuan karşımda olamazsın. Hayır Yemin ederim sen şuan karşımda olamazsın imkansız.
- Tom, kardeşim Hiçbirşey imkansız değildir diyen sensin unutma sözünü ve şuan bunu senden duyuyorum. Beni herzaman ki gibi şaşırtıyorsun.
- Sen hayır olamaz senin burada benimle konuşamaman lazımdı.
Adam, elindeki bıçakla Coderin kafasının arkasından gözlerine bağladığı bezi yırtar ve gözlerini açar. Tom, gözlerini hafiften açtığı zaman karşısında Tanıdığı o yüzü görünce şok geçirir ve bayılır.
BÖLÜM 6
Tom, kendine gelir ve etrafını kolaçan eder. Karanlık bir odada tek başına oturur elini ve kolunu açık bırakmışlar, kalktı ve kapıyı açmaya çalıştı.
İçerden bir ses;
- Boşuna zorlama açamazsın.
- Beni onun yanına götürün konuşacam o ölmüştü nasıl karşımda olur ?
- Merak etme birazdan götürcez zaten sana yemek bıraktık yanına onu ye.
- İçine birşey bırakmadığınızı nerden bilecem ??
- Bilemezsin zaten ama yemek zorundasın herhalde açlıktan ölmeyi istemezsin.
Tom, yemeği yer ve beklemeye başlar.
Kapı açılır ve içeriye ışık girer. Gözleri kamaşır.
- Hadi kalk gidiyoruz. Patron seni bekliyor.
- Tamamda ne yapacak bana ne istiyor benden o ?
- Gidince görürsün bizde bilmiyoruz.
Coder'ı alıp patron dedikleri adamın yanına götürdü ve Patron konuşmaya başladı.
- Merhaba Coder, Nasıl oldun iyimisin şimdi kardeşim ?
- İyiyim sen ölmüştün nasıl olduda karşımda duruyorsun ?
- Siz benm öldüğümü sandınız öyle gerekti kardeşim ve seni çok özledim sarılabilirmiyim sana ?
- Peki olur dedi.
Sarıldılar birbirlerine ve adam konuşmaya başladı.
- Hatırlıyormusun hacke başladığımız zamanı daha ergenler gibi sosyal medya hesapları kırardık. Rat atar millet korkuturduk. Tabi bunlara hack denilirse okula ne demeli hocaların heasplarını patlatıp yüksek not verirdik. Karnemiz çok iyi gelirdi.
- Tamamda abi haklısın çok güzel günlerdi sen nasıl ölmedin bana onu anlat. En son beraber kaza yaptık. Seni kendi ellerimle gömdüm abi.
Tomun kardeşiydi abisiydi herşeyiydi Josef çok severlerdi birbirlerini ve hacke beraber başlamışlardı.
- Siz öyle sandınız bir adam bana sahip çıktı tedavimi üstlendi tanımıyordum. Ama babamızın dostuymuş bende bilmiyordum. Onlara söyleme dedi gün gelecek geçecen karşısına merak etme.
- Şimdi tanıyormusun adamı ?
- Evet sende çok iyi tanıyorsun. Melissanın babası ölen babası
- Neee Melissanın babası ölmüştü imkansız. Abi o nasıl yaşadı intihar etmişti babası.
- Yalan la oda ölmemiş. Melissanın haberi var sana söylememiş sanırım.
- Of ya beni salak ettin. E şimdi niye birden karşıma çıktın ?
- Tüm ülkenin geleceğine yön verecek dünyanın güzel bir yer olmasını sağlıyacak projeler geliştirecez.
- Ne yapacaz lan merak ettim ?
- Devlete çalışan bir hacker grubu var oraya katılacaz. Gerçi ben zaten oradayım.
- İyide neden Devlete çalışacağız ne gerek var ?
- Çünkü devletimiz çok güçlü tek başımıza böyle birşeyi başaramayız.Devletin gücüyle hackte kendimizi geliştirebiliriz.
- Ben kendim bu sınıra kadar geldim. Kendim herşeyi öğrendim. Kendim yinede başarabilirim.
- Tek başına bir şey başaramazsın.
- Tamam haklı olabilirsin ama devletin içine girmeye gerek yok bence. Kendimiz bir grup oluşturabiliriz.
- Hayır Devletin içine girersek daha iyi olur.
- Peki ne yapacağız işleyişi anlat neler olacak ?
- 8 Kişilik bir grubumuz olacak. 4 Kız ve 4 Erkekten oluşuyor. Her biri kendi alanında uzman. Düşman devletlere saldırı yapıyoruz. Devletimizin siber alanda gelişmesini sağlıyoruz.
- Buarada Çok yakından tanıdığın bir kız arkadaşın orada.
- Kim o tanıdığım kız arkadaşım ?
- Hatta Melissanın babasını Senin karşına çıkmanın zamanının geldiğini ve görüşmem için o ikna etti.
- Kim o artık söylermisin .. ?
BÖLÜM 7
Coder, merakla abisinin o ismi söylemesini bekler ve abisi.
- Kardeşim onu ilerki zamanlarda öğreneceksin. Bunu söylemem için özellikle Melissa'nın Babası Robert Amca tembihledi kusura bakma ama söyliyemem.
Coder, resmen deliye döner ama zamanının şimdi olmadığını anlıyarak sesini etmez ve.
- Tamam abi ben beklerim sıkıntı yok der ve kolunu göstererek artık şunu bi sarsanız diyorum. Benim kolumu unutttunuz heralde kurşun sıyırmış ama acıyor çok kan kaybettim başım dönüyor artık.
- Unutmuşum kardeşim nasıl oldu bu olay bizimkilermi vurdu seni ?
O soruyu sorarken doktor çağırırlar ve doktor gelip Coder'ın elini tedavi eder ve bir sorunun olmadığını söyler. Coder'ın dediği gibi sadece kurşunun sıyırdığını söyler.Coder cevap verir.
- Evet birden gelişti ben bile anlamadım nasıl olduğunu der.
- Ben onlardan acısını çıkarırım. der ve konuyu kapatır.
Coder uzun süreden sonra abisini bulduğuna o kadar sevinirki içi içine sığmaz. Abisinin yanından ayrılır ve Josef sana haber vereceğim der. Coder, harddiski ve evine girenin onlar olup olmadığını anlamak için sorar.
- Josef evime girip 2 kasamı açıp harddiski siz mi aldınız kardeşim ? . der
-Hayır biz almadık ne harddiski biz adamlarımın seni alması için gönderdik.Hardiskten felan haberim yok.
- Anladım tamam sıkıntı yok. Sebebini ve ne harddiski deme anlatacak hiç mecalım yok direk gidip uyumak istiyorum çok yorgunum der.
- Tamam sıkıntı yok sonra konuşuruz der Josef.
Coder, eve doğru yol alır ve eve varır.Eve vardığında direk kafasını yastığına koyup uyumaya başlar..
Sabah olur ve Coder, kahvaltısını yapıp okula doğru yol alır. Melissa'yı görmesi gerektiğini hatırlar ve okulda Melissa'yı arar. Onu James'in yanında görür. Şimdi onun yanına gitmenin zamanın olmadığını anlar ve tam geri dönecekken Melissa onu görür ve onu çağırır.Coder, istemeyerek yanlarına doğru gider ve.
- Merhaba Tom nasılsın ? der Melissa.
- İyiyim teşekkürler sen nasılsın Melissa ?
- Bende iyiyim teşekkür ederim. Bak bu James erkek arkadaşım der ve Coder'ı James ile tanıştırır. James te memnun olduğunu söyler.
James dersinin olduğunu söyler ve oradan ayrılır. Melissa hemen konuya girer.
- Ne yaptın Tom bişeyler buldun mu ?
- Evet bir yolunu buldum yalnız James hakkında her datayı bilmem gerek.
- Nasıl yani ne mesela ?
- Numarasını, hobileri , fobileri , sevdiği müzikleri , yani ne varsa hakkında bilmem lazım.
- İyide buna neden ihtiyacın varki onu anlamadım ?
- Bir wordlist yani bir şifre listesi oluşturcam tahmin yapcam deneme yanılma yoluyla yapcam veyahut sana bir program vercem telefonuna veya bilgisayarına yükliyecen bunu başarabilirmisin ?
- Sen bi o deneme yanılma yolunu yap olmazsa diğer yolu deneriz.
- Tamamdır olmazsa diğer yolu deneriz varmı bi isteğin ?
- Yok çok teşekkür ederim bu iyliğinin karşılığını nasıl ödiyecem bilmiyorum.
- Sorun yok sen yeterki mutlu yok dert etme bazı şeyleri dünya gelip geçici görüşürüz.
- Görüşürüz.
Coder, Melissa'nın yanından ayrıldıktan sonra telefonu çalar ve o müdürün aradığını görür. Telefonu açar..
BÖLÜM 8
BİR TEŞEKKÜRÜ ÇOK GÖRMEYİN EMEĞE SAYGI LÜTFEN
BİR TEŞEKKÜRÜ ÇOK GÖRMEYİN EMEĞE SAYGI LÜTFEN
Son düzenleme:
