korkuu hikayelerii(tırsabiLiRSiNizzZz)

TsuGuse

Katılımcı Üye
2 Eki 2007
678
16
korku_hikaye_1.jpg
O Geceden Sonra
Ablamla gideceğim gün çok mutluydum.Çünkü bizim ev çok tuhaftı,uyuyamıyor,her gece nedesiz bir şekilde aynı saatte uyanıyordum.ablamlara gittim yanımda boynumdan hiç çıkarmadıgım kur'anım vardı.gittim yerleştim eve bizim ev gibi ürkütücü olmadıgı için rahattım.ben orda hiçbirşey rahatsız etmeyecekti.o gece rahatlıkla uyudum ama yine aynı saatte terler içinde uyandım üstümde bir ağırlık vardı ağlıyordum ama ne sesim çıkıyordu nede yataktan kalkmaya gücüm vardı...öylece kaldım ablamlar benden habersiz uyuyorlardı onlara seslenememek çok kötüydü.20 dakka zar zor nefes alarak yatakra ourdum en sonunda geçmişti o tuhaf sy.hemen dua etmeye başladım boyumdan kur'anımı almak için hareket ettım ama kuranımı bulamadım o gece takmayı mı unutmustum...?? o kötü olayların hepsi bundan olabilirdi...Ama o geceden beri hiç kur'anımı çıkarmadım yatağımın yanına kur'an astım her gece dua ettim.ve çok rahat uyudum herşeyden uzaklaşmış ,bütün korkularımı yenmiştim...



korku_hikaye_2.JPG
Mezarlıktaki Yangın
Şu an 17 yaşındayım ve olay bundan 3-4 sene evvel yaşanmıştır. O yaz en büyük zevkimiz arkadaşlarla gece aşağı inmek idi ve hemen hemen indiğimiz her gece birbirimize korku hikayeleri anlatırdık. Anlattığımız hikayeler genelde kendi hayal ürünümüz olurdu fakat anlatırken sanki yaşsaol teşekkür ederimış gibi anlatırdık ve kendi uydurduğumuz hikayeye o ortamın verdiği gerilimle kendimiz de inanır ve korkardık. İçimizde en çok hikaye anlatan Nedim diye bir arkadaşımız idi. Nedim yaşça bizden büyüktü ve bizi korkutmayı iyi başarıyordu açıkçası. Yine böyle bir gecede Nedim bize çok ilginç bir hikaye anlattı. Hikayeye göre bazı insanlar sebepsiz yere içlerinden gelen bir ateşle küle dönüşecek kadar yanıyorlarmış. Bu yanma o kadar çabuk gerçekleşiyomuşki, kendisini kurtarmaya zamanı olmuyormuş kurbanın. Ayrıca bu olay kurban yalnızken gerçekleşiyormuş, yani görgü tanığı olmuyormuş hiçbir zaman. Bu anlattığı hikaye ilginç olduğu kadar inandırıcı gelmemişti çoğumuza. Fakat Nedim evinden getirdiği ansiklopedi de yazılanları bize gösterince tüylerimiz diken diken olmuştu hepimizin. Bu olaylar gerçek yaşanmış olaylar olarak anlatılıyordu ansiklopedide kanıtları ile. O gece eve koşar adımlarla çıktım ve bütün gece gözlerime uyku girmedi. Ertesi gün ise belki hepimiz için hayatımızın en korkunç günü olmuştu. Gelen habere göre Nedim bir sokak arasında ölü bulunmuştu ve işin ilginç yanı Nedim'in gömüldüğü mezarlıkta 1 hafta sonra yangın çıkmıştı ve bütün mezarlar yok olmuştu. İnanmayan arkadaşlar eski gazeteleri karıştırabilirler. Tarih: 3 Eylül 1997, Mersin mezarlığı orman tarafında onlarca mezar yanmıştır.



korku_hikaye_3.jpg
Şeytanın Oğlu Sıraya Giriyor
Türkler, 1431 yılında Orta Romanya'daki Sighişoara kasabasında dünyaya gelen Vlad'ın hayatında, henüz küçücük bir çocuk olduğu günlerden, savaş meydanında son nefesini verdiği âna dek daima en belirleyici unsur oldular. Buna belki de "alınyazısı" demek daha doğru olur.

Macar kralı Vladislav'ın seçkin birliklerinde yer alan babası Vlad Dracul cengâverliği ve acımasızlığıyla ünlenmiş bir şovalyeydi. Soyadı olarak kullandığı lâkâbı "Dracul"un Romencede "şeytan" anlamına gelmesi de ona yönelik kitlesel korkunun somut bir ifadesiydi aslında.

Vladislav'a bağlı diğer bütün seçkin şovalyeler gibi, kılıcında ve zırhında bir ejderha figürü bulunan baba Vlad, giriştiği savaşlarda uçurduğu yüzlerce kafaya rağmen, oğlu doğduğunda bütün babalar gibi pamuk kalpli bir adama dönüştü ve sevinçten bayram etti. Evladını el bebek gül bebek büyütebilmek için de bütün imkânlarını seferber edecekti nâmlı cengaver...

Romenlerin "Wallachia" olarak andıkları bu topraklar Sultan 2'nci Murat'ın amansız akınlarının ardından Eflak ve Boğdan adlarıyla Osmanlı'ya bağsaol teşekkür ederimınca, baba Vlad da Türklerin o dönemdeki başkenti Bursa'ya ister istemez bağlılığını iletmek zorunda kalıyordu.

Osmanlıların fetih politikasında, kazanısaol teşekkür ederim yeni topraklara, merkezden o yöreye yabancı yöneticiler atamak pek sıklıkla başvurulan bir yöntem değildi. Devlet, bunun yerine daha akıllıca bir yola başvuruyor ve ele geçirdiği her yeni diyara yine o bölgelerde doğup büyümüş sadık yerel liderler tayin etmeyi tercih ediyordu. Bu doğrultuda Wallachia'nın sözü geçen soylularının geniş bir istihbaratını yaptıran Sultan Murat Han, onlar arasından Vlad Dracul'un adının ön plana çıktığını görecekti. Bunun üzerine şovalyenin küçük oğlu ile kızı, bizzat babalarının rızasıyla, yetiştirilmek üzere başkent Edirne'ye getirildi. Ablası sarayda "prenses" statüsünde ağırlanırken, gelecekte Eflak ve Boğdan Voyvodası (Osmanlı'da geniş yetkilerle donatılmış, bir çeşit genel valilik rütbesi) olması planlanan küçük kardeş Vlad da seçkin çocuklara verilen özel bir eğitim programına alınıyordu.

"Ölünceye dek kardeşiz"

Küçük Vlad, Edirne'yi ve Osmanlı saray hayatını kısa sürede benimser. Murat Han da sarayının koridorlarında ablasıyla birlikte koşturup duran bu küçük konuğun üzerine titremektedir. Gelecekte Osmanlı'nın Balkanlardaki uçsuz bucaksız topraklarını kendisi adına sadâkatle yönetecek olan bu zeki Romen ******nun her açıdan kusursuz bir eğitim almasını arzulamaktadır Sultan. Türkleri sevmesi için çok geçmeden onun yanına bir de arkadaş verir. Bu kişi, sonradan "cihan fatihi" olarak anılacak olan sevgili oğlu Mehmet'tir.

Şehzade Mehmet, kendisinden yalnızca bir yaş küçük olan Romen arkadaşıyla yıllar boyunca omuz omuza çok sıkı bir eğitimden geçer. Birlikte en seçkin hocalardan yabancı dil dersleri alır, kılıç kullanmayı, ata binmeyi ve devlet yönetiminin türlü inceliklerini öğrenirler. Zamanla arkadaşlıkları iyice derinleşecektir iki ******n. Büyüdüklerinde birbirlerini hiç unutmayacakları ve kanlarının son damlasına kadar destek olacaklarına dair karşılıklı yeminleşir, ardından da kesık parmaklarını birleştirerek "kan kardeşi" olurlar.
korku_hikaye_4.jpg
Her Zaman İyi Olmayın Yoksa...
10-15 gün önce bazi TV kanallarinin anahaber bültenlerine çikan feci bir olayi size aktarmak istedim. Olay Çengelköy'de oldu. Karsidan karsiya geçmek isteyen yasli bir teyze yoldan geçenlerden yardim ister,kimsenin orali olmadigi teyzeye
23 yasinda bir kiz yardim eder, karsidan karsiya geçirirken kiz aniden bayilir, masum görünüslü yasli teyze bir taksi çevirir kizi taksiye atar ve
taksiciye:
-kizim yolda yürürken fenalasti, hemen eve saol teşekkür ederimürmem lazim der.
Taksiyi ATA2 sitelerine yakin bir yerde durdurur,taksiciden yardim alarak kizi arabadan indirir komsularindan yardim alacagini söyleyerek taksiciye gitmesini söyler.Taksici oradan uzaklastiktan kisa bir süre sonra arabanin içinde telefon çalmaya baslar kendi telefonunun çalmadigini anlayan taksici kisa bir aramadan sonra arka koltugun altina düsmüs olan telefonu bulur, israrla çalan telefonu açar telefonda bir erkek vardir:
-bu telefon kizima ait,eve gelmesi gerekiyordu ama hala gelmedi siz kimsiniz diye sorar, telefonu açan taksici kendini tanitir ve kizinizi annesiyle falanca adrese biraktim der baba hayir annesi yanimda bulundugun yeri söyle beni kizimi biraktigin adrese saol teşekkür ederimüreceksin der ve polise haber verir, polisler baba ve taksici kiziarar ama ne o adreste öyle bir teyze vardir nede kiz ortadadir. Ertesi günü kiz Çengelköy'de MAXI alisveris merkezinin önündeki bir çöp konteynerinin içinde ölü bulunur, tüm organlari alinmisitr, otopsi raporuna göre kiza igne yapilmis ve bayilmasi saglanmis, aile feryat figan tüm çengelköy ayaga kalkmis durumda. kime güvenecegiz.Yardim etme güdülerimizi de köreltiyorlar, gerçekten yardima ihtiyaci olana da yardim edemeyecegiz bunlar gibi soysuzlar yüzünden. Allah ailesine sabir versin. Lütfen daha dikkatli olalim, gün geçtikçe böyle olaylar çogalmakta ve biz neyin nerden gelecegini bilmez halde sans eseri yasiyoruz
korku_hikaye_5.jpg
Misafir Cinler
misafir cinler - " Size anlatmak istiyorum. Çok güzel bir gündü en sevdiğim arkadaşlarımı evime çağırmıştım. Beraber çay içeriz oturup dertleşiriz diye düşünmüştüm. Beklemeye başladım. Tabi boş durmuyordum müzik dinliyor günün keyfini çıkarıyordum. Olacaklardan habersizdim her zamanki ki gibi fondaki müzik her ne kadar hareketlide olsa içimde birşeyler oluyordu. Gündüzdü ama karanlıklar hissediyordum. Kapı çalındığında korkmadım desem yalan olur. Gelenler onlardı arkadaşlarım en sonunda geldiniz diyip eve konuk ettim onları bir kenara oturdular gülüp eğleniriz diye gelmişlerdi ama suskunlardı. Konuşturmak için çok çalıştım ama çabasızdı. İçeceğimiz bir bardak çayın bizi neşelendirebileceğini düşünüp oradan çay getirmek üzere ayrıldım. Garipti çünkü birbirleriyle bile konuşmuyordu. İçimi tarifsiz duygular kapladı neler oluyordu acaba. Yanlarına çaylarla geldiğimde ikisi birden bana öyle bir baktılar ki gözlerinde nefret vardı. Havayı dağıtmak istedim yine sustular. Tam o esnada arkadaşım çayını upuzun tırnaklarıyla karıştırmaya başladı. Tırnaklar gördüğüm an kaynar sular boşandı. Korkuyordum nasıl uzaklaşabilirdim... (Cinler insan kılığına girdiklerinde ya tırnakları uzun olur yada vücutlarının bir bölümü farklı olur) Son çırpınışlarımdı. Kaçmalıydım tam o esnada bugüne kadar sesine sinir olduğum kapı zili bana en güzel şarkılar gibi gelerek çaldı. Müsadenizle diyip kapıya yöneldim sessiz durmaları beni korkutmuştu ama kapıyı açmak son çaremdi. Kapıya yöneldim kapıda abim vardı. Hızla olayı anlattım hadi gidelim çabuk olmalıyız kaçmalıyız dedim içerde cinler var. Nerden anladın dedi. Kısaca önemsemeyerek uzun tırnakları vardı dedim. Abim hızla yüksek sesle tırnaklarını gösterip böylemi dedi. Ve o anda bayılmışım sonra geciken arkadaşlarım geldiğinde beni ayıltılar.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.