Lozanı tanımayan stratejik müttefiğimiz:abd

Hacker M

Üye
27 Ocak 2012
64
0
Türkiye uzun zamandır yakın geçmişini tartışıyor. Gündeme hiç taşınmayan bir olay var ki Türkiye’nin bugününe ışık tutuyor. Türkiye’nin bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve sınırlarını belirleyen Lozan Antlaşması’nı onaylamayan ülkelerden biri Türkiye’nin “Stratejik ortağı” ABD. Peki ABD niye Lozan’ı onaylamadı? Bunun Türkiye için anlamı ne?


Gökçen Göksal Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışının simgesi haline gelen Sevr Antlaşması’nı baş mimarı olan ABD, Türkiye Cumhuriyeti’nin “Kuruluş Senedi” olan; Lozan Barış Antlaşması’nı aradan geçen 89 yıla rağmen hâlâ tanımadı. ABD Lozan’ı onaylamayan tek ülke. Aradan geçen bunca yıla rağmen Türkiye ABD’ye bu anlaşmayı onaylaması için herhangi bir uyarı ve çağrıda bulunmadı. Peki ABD Lozan’ı neden onaylamadı.


İç dengelerle ilgili bir durum

Bu durumu değerlendiren Emekli Büyükelçi Onur Öymen “Tek bir tane ABD yok öncelikle bunu belirtmek gerekiyor. ABD’de anlaşmalar Kongre’nin onayından geçiyor. Kongrenin onayı olmadan olmaz. Başkan ve Kongre arasında bir denge var. Başkan her istediğini kabul ettiremiyor. Örneğin 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekâtı nedeniyle Türkiye’ye uygulanan ambargo. Başkan ve Hükümet bu ambargoya karşıydı. Ama Kongre ambargonun çıkmasını sağladı. Kongre çoğu zaman Başkan’ın elini kolunu bağlayabiliyor. Burada iç dengeler çok önemli. ABD’nin bu anlaşmayı onaylamaması iç dengelerle ilgili bir durum. Orada bir güçler dengesi var. Şu iyi bilinmelidir ki ABD için kendi menfaatleri her şeyden önce gelir.” şeklinde konuştu.


İki nedeni var

“1927′de Lozan’ın imzalanmasının ABD tarafından reddedilmesi ise, iki gerekçeye dayanmaktaydı” diyen Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Seyfettin Erol “Birincisi, Türkiye topraklarında bir Ermeni Devleti’nin kurulamaması ve dolayısıyla Wilson Prensiplerine ters düşülmesi, ikincisi ise, kapitülasyonlara son verilmesiyle gayri Müslimlere sağlanan imtiyazların ortadan kaldırılmasıydı. İki ülke arasında kesilen diplomatik ilişki, ancak 11 Şubat 1927 yılında modus vivendi ile tekrar başlatılmıştır, Hoseph C. Grew, ABD’nin ilk büyükelçisi olarak Türkiye’ye gönderilmiştir.” dedi.
Hesabımız daha bitmedi imajı

Erol “Bir diğer ifadeyle, daha o yıllarda ortaya çıkan ABD-Avrupa ve daha özelde ABD-İngiltere çıkar ayrılıklarının Amerika’yı böylesi bir karara itmesi söz konusudur. ABD, Ortadoğu üzerindeki Avrupa-İngiltere düzenini ve oldu bittilerini kabul etmeyeceğinin bir anlamda mesajını Türkiye üzerinden vermiştir; Bu kapsamda Lozan’ı imzalamayarak yeni düzen ve bölge ile ilgili hesabının bitmediğini ve sonraya bırakıldığı mesajını vermek istemiş olabilir (Nitekim sonraki yıllarda ortaya çıkan gelişmeler, örneğin sözde soykırıma ABD’nin sahip çıkması ve bunun üzerinden Türkiye’ye baskı yapması ile birlikte yine Wilson Prensipleri içerisinde yer alan “Kürt Devleti” projesinin hayata geçirilmesi noktasında izlediği politikalar ve bu bağlamda BOP bu tespitimizi fazlasıyla teyit etmektedir)” şeklinde konuştu.
ABD’nin çağın gerisinde olduğunu gösteriyor

Prof. Dr. Mümtaz Soysal da “ABD’nin Lozan’ı onaylamıyor oluşu, onun kısa görüşlülüğünü ve dar bakış açısını gösterir. ABD’nin Lozan’ı imzalamıyor oluşu, bizde bir eksiklik uyandırmaz. Lozan’ı tanımıyorum diye hukuki açıdan bize bir şey yaptıramaz. İmzalanan başka anlaşmalar ve sözleşmeler var. Bu yönden bizden elde edeceği bir şey yok. Hukuken de bir sorun teşkil etmiyor. Burada üzerinde durulması gereken husus çağdaş, her yönden ileriyi gören uygarlığı temsil ettiği iddia edilen ABD’nin ileriyi göremediği ve bu sıfatları sıralayanların düştüğü gülünç durumdur.


ABD’nin yaptığı iki yüzlülük

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin, ABD’nin Lozan Barış Anlaşması’nı onaylamamasındaki en büyük nedenin Ermeni lobisinin baskısı olduğunu savundu.” Lozan Anlaşması’nın tertip edilmesindeki amaç, Ermenilere yurt verilmesiydi” diyerek I. Dünya Savaşı’nda Osmanlı’ya karşı itilaf devletlerinin yanında yer alan Ermenilere ödül olarak toprak taahhüt edildiğini kaydeden Prof. Dr. Bilgin, “Lozan’da İngiltere, Fransa ve ABD’nin temel amacı Doğu Anadolu’da bir Ermeni devleti kurmaktı. Yani İngiltere ve Fransa I. Dünya Savaşı’nda kendilerine yardım eden Ermeni, Rum ve Yahudileri mükâfatlandırmak istiyorlardı. İngiltere, Ermenilere Anadolu’da yurt kurmanın siyasi ve ekonomik yükümlülüklerinden kaçınarak bunu ABD’ye devretti. ABD’de bunu araştırma üzere General Harbord başkanlığında bir komisyon oluşturdu. Doğu Anadolu’da araştırma yapan komisyon nüfus olarak bölgede Müslümanların çoğunlukta olduğu ve ekonomik olarak da bölgenin Ermenilerce devlet kurulmasına müsait olmadığını rapor etti. Böylece ABD’de bu projeden vazgeçti” dedi.
Lobi faaliyetleri var

Günümüzde Türkiye’nin yakın müttefiki olan ABD’nin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş senedi sayılan Lozan’ı onaylamamasını iki yüzlülük olarak tanımlayan Prof. Dr Bilgin, “Şu an ABD Lozan’ı kabul ederse Ermeni ve Rumların Türkiye’den toprak taleplerini de reddetmiş olacaktır. Tabi teorik olarak böyle. Lobiler devleti olan ABD’nin bunu kabul etmesi günümüzde çok zor. Çünkü Ermeni, Rum ve Yahudi lobileri Türkiye’nin aleyhinde tüm baskıları yapacaklardır” şeklinde konuştu.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.