Tarıma dayalı uygarlıklar ortak özellikleri
Ortadoğunun birtakım insan toplulukları İ.Ö 7000 yıllarında tarım yaptıkları ve bazı hayvanları evcileştirdiklerini ile ilgili deliller mevcuttur. Aslında tarım devrimi, çok az bir vakitte, tüm insanlığın belli başlı bitki ve hayvan çeşitlerini kontrol altına alarak, daha iyi hale getirme süreci ile açıklanabilir. Tümden tarıma muhtaç olan uygarlıkların hiç biri evrensel bir boyut ve nitelik kazanmamıştır. Tarıma dayalı uygarlıklar hemen hemen hepsi kendilerine yeterek dışarıdan izole şekilde yaşamlarını sürdürmüşlerdir.
Mezopotamya halklarının su kanalları ile çalışmaları, dönemin ilk otoriter hükümdarlığı bu civarda yerleşmesi sağlamıştır. Hayati ehemmiyeti olan su kanallarının yapmak ve onarmak, pek çok insanın bir araya getirerek nizamlı olarak çalışması imkan sağlamıştır. Bu da ancak ve ancak tartışmasız politik bir itaat, ilerlemiş bir bürokrasi ve yönetimle sağlanabilir. Nehirler değil de yağışın olmadığı yerlerde tarım yapıldığında ve su kanalları kullanılmadığından ilerleme sağlanamayan bölgelerde örneğin o derin Avrupa kıtasında böyle güçlü devletler görmek mümkün değildir.
Bazı insan grupları yerleştikleri yerlerde yerleşkenin dışında yaşayan konar göçer hayatı yaşayan insanlarla, varlıklı kentlere karşı yaptıkları yağma ve hırsızlık hareketlerine karşı kendilerini savunmaya ihtiyaç duydular. Böylelikle Mezopotamya da düzenli askeri birlikler oluşturmayı zorunlu kılmıştır. Bunun avantajı da şehir devlet modelindeki merkezi otoriteyi güçlendirmiştir.
Mezopotamyanın senenin çoğunluğu gökyüzü bulutsuzdur. Yıldızlardan etkilenen insanların bir bölümü bunu kendi lehine çevirmeyi amaçlamıştır, bir çok insanın takip ettiği hava durumlarını ilgili alametlere uğraşarak, din adamlarının ortaya çıkışını neden olmuş ve kral din adamı çelişkisi doğmuştur.
Nilde var olan ve arka arkaya kurulan mısır devletlerinin de Ortadoğu dünyadaki tartışmasız olan üstünlüğü içinde bulundurabiliriz.
Mezopotamyada birikmeye başlayan zenginliğin nedenleri arasında da civarda ağaç, taş ve değerli madenlerin olmamasındandır. Böylece civardaki insanların ürettiği tarım ürünleri karşılığında bu öğeleri istemek zorunda bırakmıştır.bununla birlikte civarda gelişen alım satım işleri ile uğraşan tüccar kesimini ortaya çıkarak ve zenginliğini artırarak uygarlığın gelişmesinde katkı sağlamıştır.
Tarıma dayalı uygarlıkların geleceğe yaptığı bazı önemli katkılar şunlardır.
1. İlkelde olsa belirli bir siyasal kuram ve siyasal bağlılık hissi
2. Gelişmiş bir bürokrasi ve nitelikli bir ordu
3. Ticaret ve tüccar sınıfları
4. Gelişmiş bir hukuk
5. Din görevlileri ve bunların tartışmalı yetkileri
Tarıma dayalı uygarlıkların din ve buluşları.
Mezopotamyada halklarının dinleri dört ciddi nitelik çıkarılabilir
Güneşe tapma
Ölüme karşı aşırı bir merak
Politeizmden monoteizme yavaş bir geçiş
Bu devirde ortaya çıkan Yahudi ve arkasından gelen Hıristiyanlık monoteizm dinlerin etkileneceği ruhlar alemi veya yüce kat fikridir.
Ortadoğuda oturan halklar ilk defa buğday ekmiş ve ****l bilgisi elde etmiştir. Takvim, hiyeroglif (resimli yazı) ve çivi yazısı. Rakamlar sistemi, ağırlık ve uzunluk ölçüleri ilk defa Mezopotamya halkları bulmuş ve kullanmıştır. Anadoluda ilk kez hayatın denizlerde başladığı düşüncesi çıkmış, parşömenin üstüne yazı yazılmış, ticarette gümüş ve altın kullanılmıştır.
kaynakça
SANDER, Oral. Siyasi Tarih İlk Çağlardan 1918'e. Ankara, 2017.
Ortadoğunun birtakım insan toplulukları İ.Ö 7000 yıllarında tarım yaptıkları ve bazı hayvanları evcileştirdiklerini ile ilgili deliller mevcuttur. Aslında tarım devrimi, çok az bir vakitte, tüm insanlığın belli başlı bitki ve hayvan çeşitlerini kontrol altına alarak, daha iyi hale getirme süreci ile açıklanabilir. Tümden tarıma muhtaç olan uygarlıkların hiç biri evrensel bir boyut ve nitelik kazanmamıştır. Tarıma dayalı uygarlıklar hemen hemen hepsi kendilerine yeterek dışarıdan izole şekilde yaşamlarını sürdürmüşlerdir.
Mezopotamya halklarının su kanalları ile çalışmaları, dönemin ilk otoriter hükümdarlığı bu civarda yerleşmesi sağlamıştır. Hayati ehemmiyeti olan su kanallarının yapmak ve onarmak, pek çok insanın bir araya getirerek nizamlı olarak çalışması imkan sağlamıştır. Bu da ancak ve ancak tartışmasız politik bir itaat, ilerlemiş bir bürokrasi ve yönetimle sağlanabilir. Nehirler değil de yağışın olmadığı yerlerde tarım yapıldığında ve su kanalları kullanılmadığından ilerleme sağlanamayan bölgelerde örneğin o derin Avrupa kıtasında böyle güçlü devletler görmek mümkün değildir.
Bazı insan grupları yerleştikleri yerlerde yerleşkenin dışında yaşayan konar göçer hayatı yaşayan insanlarla, varlıklı kentlere karşı yaptıkları yağma ve hırsızlık hareketlerine karşı kendilerini savunmaya ihtiyaç duydular. Böylelikle Mezopotamya da düzenli askeri birlikler oluşturmayı zorunlu kılmıştır. Bunun avantajı da şehir devlet modelindeki merkezi otoriteyi güçlendirmiştir.
Mezopotamyanın senenin çoğunluğu gökyüzü bulutsuzdur. Yıldızlardan etkilenen insanların bir bölümü bunu kendi lehine çevirmeyi amaçlamıştır, bir çok insanın takip ettiği hava durumlarını ilgili alametlere uğraşarak, din adamlarının ortaya çıkışını neden olmuş ve kral din adamı çelişkisi doğmuştur.
Nilde var olan ve arka arkaya kurulan mısır devletlerinin de Ortadoğu dünyadaki tartışmasız olan üstünlüğü içinde bulundurabiliriz.
Mezopotamyada birikmeye başlayan zenginliğin nedenleri arasında da civarda ağaç, taş ve değerli madenlerin olmamasındandır. Böylece civardaki insanların ürettiği tarım ürünleri karşılığında bu öğeleri istemek zorunda bırakmıştır.bununla birlikte civarda gelişen alım satım işleri ile uğraşan tüccar kesimini ortaya çıkarak ve zenginliğini artırarak uygarlığın gelişmesinde katkı sağlamıştır.
Tarıma dayalı uygarlıkların geleceğe yaptığı bazı önemli katkılar şunlardır.
1. İlkelde olsa belirli bir siyasal kuram ve siyasal bağlılık hissi
2. Gelişmiş bir bürokrasi ve nitelikli bir ordu
3. Ticaret ve tüccar sınıfları
4. Gelişmiş bir hukuk
5. Din görevlileri ve bunların tartışmalı yetkileri
Tarıma dayalı uygarlıkların din ve buluşları.
Mezopotamyada halklarının dinleri dört ciddi nitelik çıkarılabilir
Güneşe tapma
Ölüme karşı aşırı bir merak
Politeizmden monoteizme yavaş bir geçiş
Bu devirde ortaya çıkan Yahudi ve arkasından gelen Hıristiyanlık monoteizm dinlerin etkileneceği ruhlar alemi veya yüce kat fikridir.
Ortadoğuda oturan halklar ilk defa buğday ekmiş ve ****l bilgisi elde etmiştir. Takvim, hiyeroglif (resimli yazı) ve çivi yazısı. Rakamlar sistemi, ağırlık ve uzunluk ölçüleri ilk defa Mezopotamya halkları bulmuş ve kullanmıştır. Anadoluda ilk kez hayatın denizlerde başladığı düşüncesi çıkmış, parşömenin üstüne yazı yazılmış, ticarette gümüş ve altın kullanılmıştır.
kaynakça
SANDER, Oral. Siyasi Tarih İlk Çağlardan 1918'e. Ankara, 2017.
Moderatör tarafında düzenlendi: