Yeni Bir Hayat İçin Gitmek İstiyorum

maggellan

Katılımcı Üye
3 Tem 2012
346
0
İsveç
Arkadaşlar 20 yaşındayım kısa dönem üniversite okudum fakat buralarda durmak istemiyorum bana göre kötü bir şehirde yaşıyorum internetten iki üç kuruş kazandığımla gidip geliyordum üniversiteye . ailemle aram hiç iyi değil gece dışardan evi izleyip ışıklar söndüğünde uyuduklarında eve girip yatıyorum çok stresliyim çok sıkıldım artık kendime kötü birşey yapmamdan korkuyorum . Birgün sabah kalkıp antalyaya gidip orada bir iş aramak küçük idare edicek bir ev tutmak istiyorum kimsem yok akraba , tanıdık sıfırdan bir hayat istiyorum bana fikir verecek olan deneyimi olan varmı ?
 

Umutarslan

Katılımcı Üye
8 Ocak 2017
439
0
Tır şöfürlüğüne başlarsan belki sıfırdan başlama imkanın olur bilmiyorum.
Şehirler arası otobüslerde muavin olabilirsin.
Antalyada bir otelde yatılı olarak iş bulabilirsin mesala temizlikçi, aşçı, resepsiyon ne bilim işte. Artık para biriktirip düzene skarsın hayatını bilmiyorum.
Benimde ailele aram iyi değil. Bende yeni bir hayat istiyorum. Bu yüzden sene sonu askere gidicem. Bitiminde ise sözleşmeli asker olmalı düşünüyorum. Tabi Allah nasip ederse.
 
3 Haz 2017
144
1
Sana Tavsiyem Yatıcak yeri olan bir iş yerine gir orda paranı biraz biriktirirsin sonra otele falan gidersin 1 2 hafta sonra parası daha çok olan bir işe girersin orda daha çok biriktirirsin otel fazla yemez zaten günlüğü 30 40 falandır :) sonra yavas yavas paranı biriktirir ev tutarsın olmadı iş yeri açar iş yerinde kalırsn arkadşam aklım byu kadarına bastı kusura bakma
 

maggellan

Katılımcı Üye
3 Tem 2012
346
0
İsveç
Tır şöfürlüğüne başlarsan belki sıfırdan başlama imkanın olur bilmiyorum.
Şehirler arası otobüslerde muavin olabilirsin.
Antalyada bir otelde yatılı olarak iş bulabilirsin mesala temizlikçi, aşçı, resepsiyon ne bilim işte. Artık para biriktirip düzene skarsın hayatını bilmiyorum.
Benimde ailele aram iyi değil. Bende yeni bir hayat istiyorum. Bu yüzden sene sonu askere gidicem. Bitiminde ise sözleşmeli asker olmalı düşünüyorum. Tabi Allah nasip ederse.

Fikirlerin için teşekkürler . Tırcılıkta bir tırın olması lazım yoksa o işin hakkını alınmaz . Muavinlik tanıdık olunca olur diğer türlü zor arkadaşlarımın başına gelmeyen kalmadı .
otel işi aklıma yatıyor ama şuana kadar arayıp sorduğum sezonluk arıyor girip sonra çalışırkende iş aramayı düşünüyorum . Hepimiz için hayırlısı olsun kardeşim her konuda

Sana Tavsiyem Yatıcak yeri olan bir iş yerine gir orda paranı biraz biriktirirsin sonra otele falan gidersin 1 2 hafta sonra parası daha çok olan bir işe girersin orda daha çok biriktirirsin otel fazla yemez zaten günlüğü 30 40 falandır :) sonra yavas yavas paranı biriktirir ev tutarsın olmadı iş yeri açar iş yerinde kalırsn arkadşam aklım byu kadarına bastı kusura bakma

kosgeb belgesi alıp bir iş yeri açmayı düşünüyorum fakat benimde yatırım yapmam lazım kredi çekip açsam işler yolunda gitmesse diye cesaretlenip açamıyorum . Ama araştırıyorum bir yerde bi eksiklik görürsem bir berber vb şeyler açıcam :) teşekkürler yorumun için
 

Leopic

Yaşayan Forum Efsanesi
26 Şub 2016
9,948
10
YENİ BİR İŞ YENİ BİR AŞK YİNE GÜLECEK BİR NEDEN LAZIM.

Sanatın her dalı ve sanatçılar iyi ki varlar değilmi?

Kendi içimizde kendimize bile anlatamadığımız, çok şeyi bazen ilginç cümleler ile, bazen de, müziğin çekici duygu dolu notaları ile anlatıveriyorlar bizlere.

SİL BAŞTAN

Hayata yeni baştan başlamak mümkün olmasa da hayata yeni baştan bakmak mümkündür. Nitekim biraz dikkatli bakıldığında görülecektir ki insan kendini yineler durur.

Sonradan pişman olsa da sinirlendiğinde karşısındaki insana kırıcı sözler söyleyen bir kişi, daha sakin olmaya çalışsa da kendisini hiç beklenmedik bir anda bağırıp çağırırken bulabilir. Bu yinelemeyi kırmanın yolu da hayata yeni baştan bakmakla mümkündür. Yaşadıkları, edindiği deneyimler ve bilgiler ışığında hayatı başka bir gözle görmek, insan hayatında çok şey değiştirebilir.

Hayata yeni baştan bakmak için edilgin bir şekilde bir şeylerin değişmesini beklemek ya da geçici bir heves gibi istemek yeterli değildir. Etkin olmayı, istemeyi, isteğinin takipçisi olmayı, azimli ve sabırlı olmayı gerektirir.
Diğer yandan, böyle durumlarda her zaman cesur bir şekilde hayatını tamamen değiştirecek kararlar alınması gerektiği düşünülür. Oysa bazen var olanı yeni bir bakış açısıyla sindirerek kabullenmek de bir çözümdür. Kabullenme, edilgin bir razı oluş değildir. Olup bitenleri doğru değerlendirmeyi, üzerine düşen sorumluluğu ne eksik ne fazla görebilmeyi ve sorumluluğu bütünüyle başkalarına ya da kendisine yüklememeyi gerektirir. Sorumluluğu sürekli başkalarında aramak, yaşananların gerçekçi biçimde değerlendirilmesini engeller ve çoğu zaman insanın kendisini kandırmasından başka sonuç yaratmaz. Kuşkusuz, asıl çözüm, kişinin yaşadığı sorunların nedenlerini saptayarak, değiştirilebilir olanları değiştirmesidir.

Hayata yeni baştan bakmaya başlamak, sanıldığından çok daha zor bir süreç; konuşulduğu ve görüldüğü kadar da kolay değil. Doğduğundan beri (hatta doğmadan önce anne ve babadan gelen genlerle doğumdan önce) hayatı belli bir şekilde yaşamaya, yaşadıklarını belli kalıplar içinde değerlendirmeye programlanmış insanlar/kişiler olarak bu programı değiştirmek uzun soluklu çaba harcanmasını gerektiren bir durum. Sabırlı davranamayan, kararlı olamayan ve sıkıntılara katlanmayı beceremeyen kişilerin bunu başarması mümkün değil.

Hayata yeni baştan bakmasının gerekip gerekmediğini değerlendirebilmesi için insanın kendisine bazı basit sorular sorması ve bunlara verdiği basit ve gerçekçi, yalın yanıtları da oturup ayakları yere basarak incelemesi gerekiyor.

Mutlu musun?
Zaman, zaman hayatınızda çeşitli zorluklarla karşılaşsanız da kendinizi mutlu bir insan olarak görüyor musunuz?

Yoksa kendinizi mutsuz bir insan olarak mı nitelendiriyorsunuz? "Mutsuzum" diyorsanız, öncelikle bunun süreklilik gösterip göstermediğini ayırt etmeniz gerekir.

Zaman, zaman ya da son günlerde mutsuz hissetmek ile sürekli mutsuzluk hissetmek çok farklı anlamlar taşıyor hepimizin hayatında.

Sevebilen ve sevilen bir insan mısınız?
Sevgi, insanoğlunun en önemli ruhsal enerji kaynaklarından biridir.

Kuşku duymadan sevdiğinizi ve sevildiğinizi hissediyor musunuz?

Karşılık beklemeden ya da bir şeylerin karşılığı olmadan sevdiğiniz insanların gelişimini elinizden geldiğince destekler misiniz? Bu doğal olarak hepimizin kendi kişiliği ile alakalı.

İnsanlara güvenir misiniz?
Yoksa "Öyle şeyler yaşadım ki, artık kimseye güvenemiyorum" diyenlerden misiniz? İnsanoğlu için en yıkıcı olan konulardan biri de insanlara olan güveni yitirmektir.

Hiç güvenmemek kadar "içinde hiçbir kuşku taşımadan bir başka insana güvenmenin de sorunlu bir duygu ve davranış olduğunu biliyorsunuzdur zaten.

Özgüvenli bir insan mısınız?
Herhangi bir işe kalkıştığınızda neyi yapıp neyi yapamayacağınızı gerçekçi bir biçimde değerlendirebiliyor musunuz? Her zaman yaptığınız bir işi yeniden yapmanız gerektiğinde, yeterince iyi yapıp yapamayacağınız konusunda kuşkuya düşer misiniz?

Güvensizlik kadar temeli olmayan bir özgüvenin(?) de insanlarla ilişkilerde sorunlar yarattığını biliyor musunuz?

Kendinizi değerli bir insan olarak görüyor musunuz?
En az diğer insanlar kadar değerli bir insan olduğunuza inanıyor musunuz?

Başkalarının da size değer verdiğini düşünüyor musunuz?

Yoksa kendinizi değerli bir insan olarak görebilmeniz için mutlaka başkalarının sizin hakkınızdaki olumlu sözler söylemesi mi gerekiyor?

Geleceğe umutla bakıyor musunuz?
Yaşadığınız bunca olumsuz olaya karşın yine de güzel günler göreceğinize inanıyor musunuz? Yoksa gelecekle ilgili hiçbir umudunuz kalmadığını mı düşünüyorsunuz? Umudunuzu yitirdiyseniz, en önemli yaşam kaynaklarından birinden yoksun kaldınız demektir. Malum umut yaşamımızın en önemli katığı.

İyimser bir insan mısınız?
Yoksa her şeyin kötümser yönüne odaklanır, sık, sık her şeyin bittiğini, hayatın anlamsız olduğunu mu düşünürsünüz?

Karamsarlığa kapıldığınızda bundan kurtulmak çok zamanınızı alır mı?

Hepimizin iş/aile sorunları yaşadığımız anlarımızda karamsar ve umutsuzluğa düştüğümüz anlar oluyor malum. Bu tür anlarda/süreçlerde en büyük destek yine aileden ve dost/arkadaştan oluyor tabi ki. Olmalı da çünkü başka türlü düşünülebilir mi ki?

İnsanlara bağlanabilir misiniz?
Bağlanma ile bağımlılığın birbirinden çok farklı kavramlar olduğunu, başka insanlara bağlanmanın insanın doğasında olduğunu biliyormusunuz?

Herhangi bir insanın diğer insanları dikkate almayan (bağımsız/özgür) bir yaklaşımla mutlu olabileceğine inanıyor musunuz?

Yaşama sevinci hissediyor musunuz?
Zaman, zaman üzülseniz de, çeşitli sıkıntılar yaşasanız da, yine de yaşama sevincinizi koruyor musunuz? Yoksa sanki her şey sizin için anlamını yitirmiş gibi mi görünüyor? "Gün batımı", "ilkbahar" ve "rengarenk açan bir çiçek" gibi sıradan olaylar size artık çok anlamsız mı geliyor? Sektörden tanıdığım büyüklerim, arkadaşlarım veya yakın dostlarımın çoğu şuan işsiz bunu okuyunca ne düşünürler bilemiyorum. Fakat bir gülümseme bir tebessüm ile içlerinden geçirecekleri sözü tahmin ediyorum sanki.

Yakın arkadaşlarınız var mı?
Zaman, zaman anlaşamadığınız konular olsa da hiçbir şekilde bitmeyen arkadaşlıklarınız var mı? Kendinizi yakın, yanında kendinizi güven içinde hissettiğiniz, başınız sıkışınca en azından dertleşmek için aradığınız bir arkadaşınız var mı?

İşinizi severek mi yapıyorsunuz?
Tabi ki önce sormak gerekiyor: Bir işiniz var mı? Yoksa bir an önce emekli olmanın ya da başka bir iş bulmanın peşinde misiniz? Sizin için iş, yalnız para kazanmak için yapılan zorunlu bir etkinlik mi?

Üretken bir insan mısınız?
Üretme isteği insanın doğasında vardır. Siz de işinizi ve üzerinize düşen görevleri en iyi biçimde yapıyor musunuz? Yoksa başkalarının ürettikleri ile geçinip giden bir insan mısınız?

Eğlenceye vakit ayırır mısınız?
Eğlence sizin için yalnız boş zamanlarda değil özel olarak zaman ayırdığınız bir etkinlik mi? Yoksa eğlenceyi boşa harcanan bir zaman olarak mı görüyorsunuz?


Mizahtan hoşlanır mısınız?
Yaşananların eğlenceli yönlerini görebilir misiniz? En zor zamanınızda bile yaşadıklarınızı espri konusu yapabiliyormusunuz? Yeri geldiğinde diğer insanlarla ilişkilerinizde ve iletişim kurmada mizahı kullanır mısınız? Bazıları gibi durmadan fıkralar mı anlatırsınız?

Uzun süreli arkadaşlıklar/birliktelikler kurabiliyor musunuz?
İnsanlarla ilişki içinde olmak insanın doğasında vardır.

Yıllardır tanıdığınız, kalıcı dostluklar kurduğunuz arkadaşlarınız var mı?

Uzun süreli arkadaşlıklarda olması gereken alma/verme dengesini kurabiliyor musunuz?

Başkalarına iyilik yapmaktan hoşlanır mısınız?
Hiçbir karşılık beklemeden, yalnız karşıdakinin gereksinim duyduğunu düşünerek ona yardımcı olur musunuz? Diğer insanların ve toplumun gelişmesi konusunda sizin de sorumluluğunuz olduğunu düşünür, elinizden geleni yapar mısınız?

Yoksa herkes kendi yoluna mı dersiniz?

Affedebilir misiniz?
Yoksa kolay, kolay hiçbir kötülüğü unutmayanlardanmısınız?

Günlük yaşamda basit olaylar nedeniyle insanların en iyi dostlarını bile kaybedebildiklerini biliyor musunuz?

Kinci bir insan olduğunuz söylenebilir mi?

Affetmeyi "geri adım atmak" ya da "suçlu olduğunu kabul etmek" olarak mı görüyorsunuz?
Hayata yeniden başlamak için, yeni bir iş, yeni bir eş yada mekan değişikliği gerekmiyor.
Bu sorulara vereceğiniz yanıtları incelediğinizde hayata yeni baştan bakmaya gereksiniminiz olduğu ortaya çıkıyor ise kendinize "iş başına" deme zamanı gelmiş demektir. Göreceksiniz, çabanız hiçbir şekilde boşa gitmeyecek.

Hepinize yeni hayatınızda kolaylıklar dilerim.
 
Üst

Turkhackteam.org internet sitesi 5651 sayılı kanun’un 2. maddesinin 1. fıkrasının m) bendi ile aynı kanunun 5. maddesi kapsamında "Yer Sağlayıcı" konumundadır. İçerikler ön onay olmaksızın tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulmaktadır. Turkhackteam.org; Yer sağlayıcı olarak, kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriği ya da hukuka aykırı paylaşımı kontrol etmekle ya da araştırmakla yükümlü değildir. Türkhackteam saldırı timleri Türk sitelerine hiçbir zararlı faaliyette bulunmaz. Türkhackteam üyelerinin yaptığı bireysel hack faaliyetlerinden Türkhackteam sorumlu değildir. Sitelerinize Türkhackteam ismi kullanılarak hack faaliyetinde bulunulursa, site-sunucu erişim loglarından bu faaliyeti gerçekleştiren ip adresini tespit edip diğer kanıtlarla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulununuz.